Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
İmam Rabbani (k.s.) düşmanları zehir zemberek
Hadikatü’l-Evliya’da İmam-ı Rabbani'nin şöyle dediği nakledilmiştir;
“Kıyamet gününe kadar Tarîkat-ı Muhammediye’me (Nakşibendi) dahil ve salik olacak mürid ve dervişin hepsine, Hz. Allah tarafından muttali kılındım; hepsinin isimleri bana bildirildi. Bu tarikata salik olanların hepsinin cehennem ateşinden kurtulacaklarını Cenab-ı Hak bana tecelli ettirmiştir.”
Oy oy aman aman, eğer bunu gerçekten dediyse bu Allah'a atılmış büyük bir iftiradır ve bunu diyen kafirin önde gidenidir.
Oy oy aman aman, eğer bunu gerçekten dediyse bu Allah'a atılmış büyük bir iftiradır ve bunu diyen kafirin önde gidenidir.
sen Allahın alemleri yarattıgına inanıyorsun da, bir kuluna böyle bir bilgiyi vermesine mi tuhaf karşılıyorsun.. herşeyi yaratan Allah'ın böyle bir bilgiyi vermekten aciz olacağını söylüyorsun?
Gerçekten o tarikata salik olabilmek ne güzel bir nimettir..
* * *
bugün öyle bir telnoloji var ki, 6 milyar insanın bütün telefon görüşmeleri kaydediliyor. bütün internet yazışmaları takipte.. kullar tarafından icat edilen teknolojilerle bir avuc insana muttali oluyor bütün bu bilgiler :)
hadi bakalım redveKAbul dök içini dök.. korkma battı balık yan gider.. kanuni sultan süleyman da kafir mi acaba
sen Allahın alemleri yarattıgına inanıyorsun da, bir kuluna böyle bir bilgiyi vermesine mi tuhaf karşılıyorsun.. herşeyi yaratan Allah'ın böyle bir bilgiyi vermekten aciz olacağını söylüyorsun?
Gerçekten o tarikata salik olabilmek ne güzel bir nimettir..
* * *
bugün öyle bir telnoloji var ki, 6 milyar insanın bütün telefon görüşmeleri kaydediliyor. bütün internet yazışmaları takipte.. kullar tarafından icat edilen teknolojilerle bir avuc insana muttali oluyor bütün bu bilgiler :)
Aciz bu sözlerinden eğer gerçekten samimi isen vay haline, Allah sana ve senin gibi dinden zerre nasibini alamamışlara akıl fikir versin. Gerçekten size acıyorum, İslam'a rağmen helak olmak ne kadar acı.
“Kıyamet gününe kadar Tarîkat-ı Muhammediye’me (Nakşibendi) dahil ve salik olacak mürid ve dervişin hepsine, Hz. Allah tarafından muttali kılındım; hepsinin isimleri bana bildirildi. Bu tarikata salik olanların hepsinin cehennem ateşinden kurtulacaklarını Cenab-ı Hak bana tecelli ettirmiştir.”
Bu sözleri kim söylerse söylesin küfre girmiştir. Zira;
“ De ki “Allah dilemedikçe ben kendime bir fayda ve zarar verecek değilim. Eğer gaybı bilseydim, daha çok iyilik yapardım ve bana kötülük de dokunmazdı. Ben ancak, inanan insanlar için bir uyarıcı ve müjdeciyim.” ( 7-Araf 188 )
Peygamber dahi Allah'ın bildirmesi dışında gaybe muttali değilim diyor.
“(Ey Muhammed!) De ki; “ Size “Allah’ın hazineleri elimdedir” demiyorum; gaybı da bilmiyorum; size: “ Ben bir meleğim” de demiyorum. Ben, ancak bana vahyolunana uyuyorum.” De ki: Kör ile gören bir midir? Hiç düşünmüyor musunuz?” ( 6-Enam 80 / 11-Hud 31 )
“ (Ey Muhammed!) De ki: “Ben (diğer) elçilerden (farklı) türedi birisi değilim;ne benim, ne de sizin başınıza gelecekleri bilirim;ben ancak bana vahyolunana uymaktayım; ben apaçık bir uyarıcıyım.” ( 46-Ahkaf 9 / Al’i İmran 44-79 )
Bu ayetleri okuyor musunuz ?
İslam'a göre cennetlik olabilmek için, iman edip,yararlı amel işlemek şarttır. Tartı yok, terazi yok Nakşibendi oldun mu tamam hoop direk Cennete, nasıl oluyor bu? Peygamber kızı Fatıma olmak Cennet için garanti değilken Nakşi olmak cennet için garanti öyle mi? Halbuki Rabbim sizin pis iftiralarınızı yalanlıyor ve kurtuluşun yegane yolu iman ve salih amel olduğunu ayrıca hesap ve mizan'ın hak olduğunu söylüyor.
"Erkek veya kadın kim mümin olarak salih amel işlerse, onu mutlaka güzel bir hayat ile yaşatırız. Ve onların mükâfatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile veririz." Nahl 97
"Kimlerin (amellerinin) tartıları ağır gelirse işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Kimlerin tartıları hafif gelirse işte onlar da kendilerini ziyana sokanlar, cehennemde ebedi kalanlardır" Mü'minun 102-103
Aslında cevap vermeye bile değmez çünkü Allah'ın ayetleri sizin imanınızı değil tam tersi cehaletininizi artırıyor. Kimse benim üslubumu eleştirmeye kalkışmasın. Şahsa yönelik saldırılara sabredebilir, tahammül gösterebilirsiniz ama Allah'a ve dinine bu kadar açıktan yapılan iftiralara sabredemezsiniz. Resmen Allah'ın dini ile alay ediyorlar ya.
İmam-ı Rabbani'ye kafir diyenin kendisi kafirdir. Ve bu terbiyesizliğinin cezasını daha dünyadayken görür.
Bir başka küfür dolu sözler;
Rabbani kendi yolunu tarif saadetinde diyor ki;
Bir mektubumda Hace (Hoca)'ya sekr hali ürünü olan şu iki beyti yazdım:
"Şeriat, ah (alan), körlerin yoludur
Bizim yolumuz kafirlerin ve ateşe tapanların yolu
Küfr ve iman kilit ve güzelliğin yüzüdür
Bizim yolumuzda küfr ve iman birdir."
Bu durum aylar ve yıllarca devam etti.
(Prof Dr. Abdülhak Ensari, Şeriat ve Tasavvuf, shf. 23, 24; Rehber Yay: 19, Ankara, 1991)
Bana bir şeyler olmaya başladı, bir ağırlık çöktü üzerime, gözüm karardı... acaba... acaba... :=D:
iki ayet bulup yapıştırınca ŞAH ve MAT :)
biz de kafiriz kardeşim. size göre kafiriz. aramızda ne işiniz var? gidin şii caferi iran forumlarında yazınız
* * *
Gelelim asıl noktaya, ayet yapıştırıp karşındakini mat ettiğini sanıyorsun ya. bak belki görmediğin okumadıgın ayetler de vardır:
"Onlar, gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar
ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
Ve onlar, sana indirilene, senden
önce indirilenlere iman ederler ve ahirete de kesin bir bilgiyle inanırlar. İşte
bunlar, Rablerinden olan bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler
bunlardır." (Bakara Suresi, 3-5)
"Allah, mü’min erkeklere ve mü’min
kadınlara içinde ebedi kalmak üzere, altından ırmaklar akan cennetler ve Adn
cennetlerinde güzel meskenler vaadetmiştir. Allah’tan olan hoşnutluk ise en
büyüktür. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur." (Tevbe Suresi, 72)
"Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır. Kim
Allah’a ve elçisine itaat ederse, onu altından ırmaklar akan, içinde ebedi
kalacakları cennetlere sokar. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur." (Nisa
Suresi, 13)
İman edip salih amellerde bulunanlar
ise cennet halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır. (Bakara Suresi, 82)
Gerçekten takva sahibi olanlar,
cennetlerde ve pınar başlarındadır. (Hicr Suresi, 45)
Ayeti celileleri okumuşsundur. Bütün müslümanlar cennete girecek.. Nakşibendi tarikatı da müslüman olduguna göre onlar da mutlaka bir gün cennete girecek..
İmam rabbani ile siz nasıl bir çelişki görüyorsunuz burada.. Eğer sen de imanın ile gidebilirsen diğer tarafa cennete gireceksin. Tarikat, şeriattan sonra gelir. şeriat yoksa kişide tarikatta yoktur. Ayrıca imam rabbani hazretlerinin yaşadığı dönemi iyi analiz etmek lazım. nasıl ki bugün birisi çıkıp bütün mezhepleri birleştirip yeni mezhep peydahlıyorsa o dönemde de bir vatandaş bütün dinleri birleştirip yeni bir din ortaya çıkarmıştı..
"Şeriat, ah (alan), körlerin yoludur
Bizim yolumuz kafirlerin ve ateşe tapanların yolu
Küfr ve iman kilit ve güzelliğin yüzüdür
Bizim yolumuzda küfr ve iman birdir."
Tasavvufi söylemleri anlamak bazen cok zor. Hele türkçe çevirilerinden anlamak ise çok daha zor.
Sen kendi başına kendi mağaranda dış dünyadan kör oldugun halde ibadetlerinle meşgulken..
Bizim yolumuzda kafirleri ve ateşe tapanları yolumuza katmakla mücadele etmekteyiz.
Eğer sen bu yolda ilerlemek için koydun ise başını, inzivaya kıyıya köşeye çekilmeyeceksin toplumun içinde yaşayacaksın.
bir adım ilerinde küfür varken senin hanende imanın nuru fışkıracak.. (Ekber şah vs. vs. vs. ler onlarla iç içe yaşıyoruz)
Küfür bir kilit gibi onları anlayabilmek, içimizdeki o casusları çıkarıp deşifre edebilmek zordur fakat iman ise güzelliğin yüzüdür..
Ve içindeki münafıklar çok çetin.. aynı tastan çorba içtiklerinden bazıları küfür yolunda münafıklığını yapmakta..
herkes kapasitesi kadarı ile anlıyor.. Tokat gibi bir söz!
ayrıca:
"Münafıklar, küfür ile iman arasında bocalamaktadırlar. Ne bu müminlere bağlanırlar, ne de şu kâfirlere. Allah kimi doğru yoldan saptırırsa, sen artık ona kurtuluş yolu bulamazsın." (Nisa 143)
Osmanlı imparatorlugu neden yıkıldı?
Küfür ile iman iç içeydi. Ve daha 17. yy da imam rabbaniden 50-60 yıl sonrasında osmanlıda müslüman kılıklı ingiliz casusların sayısının yüzbinlerde oldugu söyleniyordu. Bizzat osmanlı medreselerine yerleştirip cocuk yaştan yetiştiriyorlar. daha sonra da farklı şehirlerde ingilizler adına çalışacak müslüman kılıklı ama gerçekte casus-münafık-küfür ehli olan insanlar yetiştiriyorlardı.. Zaten senin gibi yerden bitmeler de işte bu yoldaki küfür ehlinin meyvaları..
büyük insanları küçük beyinlerin anlayabilmesi biraz zordur.. Hele bir de niyeti bağcı dövmekse...
* * *
"Kıyametten hemen önce karanlık gecenin parçaları gibi fitneler var. Kişi o fitnelerde mü'min olarak sabaha erer, akşama kafir olur; mü'min olarak akşama erer, sabaha kafir çıkar. O fitnede oturan, ayakta durandan hayırlıdır. Yürüyen koşandan hayırlıdır. Öyleyse yaylarınızı kırın, kirişlerinizi parçalayın, kılıçlarınızı da taşa vurun. Sizden birinin evine girerlerse Hz. Adem'in iki oğlundan hayırlısı olsun (ölen olsun, öldüren değil)" h.ş.
sizz bunlari tartisa durun :) daha iyisini yaptim
Ayeti celileleri okumuşsundur. Bütün müslümanlar cennete girecek.. Nakşibendi tarikatı da müslüman olduguna göre onlar da mutlaka bir gün cennete girecek..
Tasavvufi söylemleri anlamak bazen cok zor. Hele türkçe çevirilerinden anlamak ise çok daha zor.
Ya Aciz belli ki bu zamana kadar forumda istediğin gibi at koşturmuşsun, kimse itiraz etmemiş koyun gibi herkes kafa sallamış. Ve bu durum senin ego ve enaniyetini tavan yaptırmış. Ve bundan dolayı en ufak bir itirazda hemen saldırıya geçiyor demogoji ile sıyrılmaya çalışıyorsun. Hiç bir konuya cevap verdiğini görmedim, sadece laf kalabalığı. Baça her ne kadar eğri de olsa, dumanı doğru çıkarmış ama senin bacan tıkalı hemşerim.
Nakşibendi tarikatı müslüman olduğuna göre onlar da mutlaka cennete girecek öyle mi? Yuuuhhh...
SubhanAllah! Yahudilerin Al-i İman 24'de söyledikleriyle ne kadar da benzeşiyor; "Sayılı günlerin dışında bize asla ateş dokunmayacaktır"
Senin formulüne göre devam edelim;
Hanefiler Müslüman olduğuna göre, Şafiiler Müslüman olduğuna göre, Diyalogcular Müslüman olduğuna göre...vs sen devam et... hepsi Cennetlik. Ohhhh ne ala memleket. Bir yere üyeliğini yaptır cenneti kap...amel,iman, itikat salla... nasılsa Cennet garanti.
Hatta Firavun belki son nefesinde ölüm korkusu olmadan(!) iman etmiş olabilir e bu durumda onun da cennetlik olma olasılığı çok yüksek hele bir de İbn Arabi bunu demişse...Alllaaah.
Bir hadis paylaşacağım yine gümbürtüye gideceğinden eminim ama ben yine de cevabını bekleyeceğim, hadisi iyi oku ve adam gibi çık doğruyu söyle;
Ensar'dan bir kadın olan Ümmü Alâ anlatıyor: Müslümanlar Mekke'den Medine'ye hicret ettikleri zaman, Ensar yani Medineliler arasında kur'a ile taksim edilmişlerdi. Bizim aileye de Osman İbn Maz'ûn düşmüştü. Biz Osman'ı evimizde konuk ettik. Osman bir süre sonra hastalandı ve vefat etti. Yıkandı, kendi elbisesi ile kefenlendi. Tam bu sırada Peygamberimiz cenazeye geldiler. Ben cenazeyi tezkiye ederek.
- Ey Ebû Saib. Allah sana rahmet etsin. Senin hakkında bildiğim ve bu cemaate bildirmek istediğim şudur ki. Sen Allah Teâlâ'nın rahmetine erişmiş bahtiyar bir zatsın, dedim.
Ben böyle söyleyince, Peygamberimiz bana dönerek:
- Allah Teâlâ'nın bu ölüye rahmet ettiğini nereden biliyorsun? dedi. Ben:
- Ey Allah'ın Resûlü, babam-annem sana feda olsun, Allah, (Osman İbn Maz'ûn gibi inanmış ve Allah'ın emirlerine uyup yasaklarından sakınmış bir kuluna ikram etmez de) ya kime ikram eder?dedim. bunun üzerine Peygamberimiz:
- Osman İbn Maz'ûn ölmüştür. Allah'a yemin ederim ki, ben de bu ölü için hayır ve mutluluk dilerim. Yine Allah'a yemin ederim ki, ben, Allah'ın bir Peygamberi olduğum halde bana (ve size kıyamet günü) ne muamele edeceğini bilemem, buyurdu.
Ümmü Alâ diyor ki: "Vallahi, Peygamberimizin bu uyarısından sonra ben, kimseyi tezkiye etmeye cesaret edemedim"
Osman İbn Maz'ûn, müslüman olanların ondördüncüsüdür. Önce Habeşistan'a, sonra da Medine-i Münevvere'ye hicret etmiştir. Bedir savaşında bulunmuş ve büyük yararlıklar göstermiştir. Hicretin ikinci yılında Medine-i Münevvere'de vefat etmiştir. Medine'ye hicret edenlerden ilk vefat eden Sahabi budur.
Sen neye, hangi delile dayanarak, birileri hakkında garanti cennetlik iddiasında bulunabiliyorsun? Bakıyorum da Şeytanın avukatlığına soyunup Allah'ın affına güvendirerek milleti kandırıyorsun;
"Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın ve ğarûr olan şeytan, Allah'ın affına güvendirerek sizi kandırmasın." (Lokman: 31/33)
Ashab-ı Kiram kıyamet günü Allah'a verilecek hesaptan endişe ederlerdi, senin gibi işi garantiye almış nasılsa cennete gireceğiz dememişlerdi.
Hz. Ömer bir gün Ebu Musa'ya; Biz ki müslümanlığı kabul ettik, yerimizi yurdumuzu bırakarak göç ettik, her yerde Peygamberimizle beraber bulunduk. Acaba kıyamet gününde bir ecir ve mükafata nail olacak mıyız? dedi. SubhanAllah!
Elbette olacağız, biz bir çok iyilik yaptık. Cenab-ı Hak'tan büyük ihsan ve lütuf bekliyoruz, dedi. Hz. Ömer: Nefsimi kudret elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, Allah'ın huzurunda hesaptan kurtulmaktan başka bir şey istemiyorum dedi.
"Ey Muhammed'in kızı Fatıma, malımdan ne dilersen iste, vereyim fakat Allah'ın azabından hiçbir şeyi senden men edemem.''
Ah ulen ahh Ashab-ı Kiram'a bak bir de şeytanın avukatlığını yapanlara, biri ahirette hesabını nasıl vereceğinden endişelenirken diğeri bol bol cennetten arsa dağıtıyor.
***
"Tasavvufi söylemleri anlamak bazen cok zor. Hele türkçe çevirilerinden anlamak ise çok daha zor."
Tabi tabii, doğru ya "kal ilmi değil hal ilmi", "yaşamayan bilemez". Biz anlarız siz anlamazsınız, o makama gelmek gerekir, mistik bir alemin fıstık yaşantısından tütsü çekmeden sarhoş olunmaz vs bir sürü palavra, sapıkça sözler, Allah'a ve Peygambere iftira.
Kopyala-yapıştır yapıp kenara çekildiğini biliyoruz. Bari muhatabının yazılarını da oku da adam gibi cevap ver.
Eveet İmam Rabbani'Nin küfür dolu sözlerine devam ediyoruz.
İmam-ı Rabban-i peygamberlere ve Allah’a iftira ediyor
Ravzâtü'l-Kayyümiye'de şöyle yazar:
Müceddid-i Elf-i Sânî bir gün sabahleyin teşrif buyurmuşlardı. O ara Peygamber Efendimiz s.a.v, bütün enbiya (peygamberler) aleyh -müsselâm, yakın melekler, evliyayı kiram, ve ümmetin âlimleri ile birlikte teşrif buyurdular. Mübarek ellerinde yer yüzünde eşi emsali görülmemiş çok kıymetli ve değerli bir «hil'at» (elbise) vardı. Bu «hil'at» sanki nurdan yapılmıştı, Efendimiz s.a.v bu «hil'at»i Müceddid-i Elf-i Sânî'ye giydirdiler ve buyurdular:
Bu (tecdid-i elf-i sani» (İkinci Bin Yılın Yenileme) hil'ati'dir. Biz seni, kendimize nâib tâyin ettik ve bu hil'ati de sana verdik. Bundan böyle bütün dînî ve dünyevî işlerin yürütülmesini de sana havale ettik. Tecdîd-i Elf-i Sânî (İkinci bin yılın yenileme) hil'a-tinin nüzulü (inmesi) Rabî'ül-evvel ayının onuncu cuma günü 1010'da vuku buldu.
İmam-ı Rabbani Allah adına yalan söylüyor.
—İmam Rabbani, bir gün namazdan sonra duâ ile meşgul idi. Manevî âleme daldığı bir sırada bütün vücûdunun bir mum gibi yanıp aydınlanmakta olduğunu gördü ve kendi vücûdunun hamurunun Peygamber-i Ekrem s.a.v'in mübarek vücûdlarının hamurunun kalıntısından yoğrulmuş olduğu ilham olundu.
İftiraları görüyorsunuz değil mi? Kendilerine nasıl da yücelik atfediyorlar. Peygamberle aynı hamurdan, kalıntısından vücuda geldiklerini iddia ediyorlar. Yani haşa Allah Peygamberi meydana getirmek için hamur hazırlıyor ama o hamurdan biraz artıyor ondan da İmam Rabbani şekilleniyor. Yahu tam komedi.
Aciz gibileri nasıl kandıracaklar başka
evet komediye devam
Bir gün bir kimse İmam Rabbânî'nin hâmilik ve kayyumluğunu kabul etmeyerek yüz yüze şöyle dedi:
- «Hazret-i Abdülkaadir Geylânî Rahmetüllâhi aleyh şimdi dirilip gelir ve senin müceddidlik ve kayyumluğuna ikrar verirse biz de sana inanırız.
Hazret-i Müceddid, kutup yıldızına işaret ettiler ve yıldız ayrılıp iki parça oldu. Arasında Hazret-i Şeyh Abdülkaadir Geylânî Rahmetullâhî aleyh göründü, yüksek sesle seslendiler:
- Müceddicl-i Elf-i Sânrhin dediklerini kabul ederim. Çünkü din ve dünya hususunda kemâlât sahibidir. Bu, evliyâyi ümmet arasında en faziletli zevattan biridir. Her kim onu inkâr eder, muhalefette bulunursa din yolundan sapmış olur.
Bu sözü söyledikten sonra, Hazret-i Şeyh Abdülkaadir yine yıldızın ardında kayboldu.
Görüyorsunuz değil mi, yıldız ikiye ayrılıyor aradan Abdülkadir Geylani çıkıyor ve İmam Rabbani'ye muhalefet edenleri din yolundan sapmış olarak zikrediyor : ))
Gerçi Aciz'in de dediği gibi Tasavvuf'un söylemlerini anlamak çok zor : ))
Sen gibi aklına tapanlar mı yoksa o büyük alimler mi daha inandırıcı?
Bırakın bu kompleksleri.
Farabi geldi aklıma nedense :) Medir efendim Farabi'nin özelliği (kpss,Öss,Ygs,Dgs, işte bütün S ile biten sonavlarda sorulur) Akılcılığı ön planda Tutan İslam alimimiymiş. nerden aklıma gelmişse Ayrıca siz artık neyi tartışıyorsunuz bu adamla ben anlamıyorum boş bırakın gezsin dursun forumda. Galiba bu arkadaşı büyürken kimse kaile almamış ondan kendini belli etmeye çalışıyor...
Farabi geldi aklıma nedense Medir efendim Farabi'nin özelliği (kpss,Öss,Ygs,Dgs, işte bütün S ile biten sonavlarda sorulur) Akılcılığı ön planda Tutan İslam alimimiymiş. nerden aklıma gelmişse Ayrıca siz artık neyi tartışıyorsunuz bu adamla ben anlamıyorum boş bırakın gezsin dursun forumda. Galiba bu arkadaşı büyürken kimse kaile almamış ondan kendini belli etmeye çalışıyor...
noldu ?
Aha buyurun kuştan sonra biri daha çıktı. Şarapçının şahidi bozacı diye boşuna dememişler. Verilecek cevap bulamayınca hemen bel altı vurmalar başladı. Sizin ciğerinizi biliyorum merak etmeyin :;-D:
Sorsak; bir yerde çıraklık yapıyorduk. İhlas’ı oku desek, belki 4 ayette 30 yanlışı çıkacak ama gelmiş bize laf yetiştirerek prim yapmaya çalışıyor, hop hooop...
neyse bu seferlik müsaade ediyorum, hadi iyisin :;DD:
http://www.ihyaforum.com/serbest-kursu/35678-rotary-ve-lions-nedir-amaclari-nedir.html
red ve kabul kardesim onlar hizmetlerinde basarili oldu.. suan senin gibi dindar kisiyi ehli sunnet anlayisindan yoksun biraktklari icin....kemiriyolar kemiriyoar yurdum insanini....ahlak din namus iki paralik oldu ulkemde ... basari icin madde icin kandirdilar guzel ulkemin insanlarini.... onlarla karsilasip bunu fark eden kiside .. psikiyatr klinigine dustu gavur ulkede...bastilar igneyi susturdular ....o oyle bi igneydi ki ne his vardi ne derin dusuneme nede duygular zaman gecmez ...