Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


# Tesettür

Öncelikle öğrenmemiz gereken şey şu; tesettür ne demektir? Neden tesettür emredilmiştir? Nasıl olur bu tesettür? Herkes kafasına göre bu işi yapacaksa Allah Kuran'ı Kerim'i neden indirdi ve Rasulü'nü neden gönderdi? Dini bir konu, ahireti ilgilendiren bir konu nasıl olurda insanların kendi arzularına göre serbestçe ve kuralsızca olur?

Tesettür demek örtmek demektir, setr etmek yani. Nereyi örtmek? İnsanların görmesi haram olan yerlerini, sana bildirilen şekilde örtmektir. Yalnız bakın giyinmek demiyorum, örtmek diyorum. Çünkü bazı ticari firmalar şu sloganı kullanıp kafaları karıştırıyorlar "Örtünmüyoruz giyiniyoruz, giyinmek güzeldir, tesettürde şıklık ve moda, vs..". Yani bunu diyerek, 'bizim derdimiz Allah'ın emri falan değil biz sizi güzelleştirip erkeklerin önüne hazır yemek gibi sunmak ve onların zevklerine uygun bir şekilde sizi süslemek istiyoruz' diyorlar. Önce bunu doğru anlayın, örtünmüyoruz diyen biri Allah'ın emrine itaat etmiyor demektir, çünkü tesettür örtmek demektir ve Allah "örtünün" diye emretmiştir.

Tesettürün mantığı nedir diye soracak olursanız, tesettür insanların zinaya yaklaşmamaları için birbirlerinden etkilenip hoşlanmalarına engel olmak ve giyim, kuşam, davranış dahil her yönüyle kadınlar ile erkekleri birbirinden ayırmaktır. Nefis daima kötülüğü emreder, siz devamlı nefsinize kadın veya erkek gösterirseniz artık nefis onu elde etmek ister. Siz bu nefis ile mücadele etmeyi öğrenemediyseniz bu durumda günah çukurlarına düşmeniz kaçınılmazdır. Allah bizlere zinaya yaklaşmayın diye emrediyor, tesettürü de bunun için bir vasıta olarak yaratmış. Zinaya yaklaşmamanın yolu, Allah'ın bildirdiği şekilde örtünmektir. Kapalı olan kardeşlerimizin sadece başörtü takıp kapandık demeleri İslami bir hüküm değildir, çünkü başörtüsü tesettürün sadece bir parçasıdır. Ağacın bir yaprağını ağacın kendisi sanmak nasıl bir cehalet olacaktır, tesettürü de başörtüsünden ibaret sanmak aynı şekilde cehalettir. Baöşörtüsü kadınların evde, akrabalar ve komşular, yakın çevre arasında taktığı bir örtüdür. Ayrıca namaz kılarken, Kuran okurken de takması gerekir. Burada bir sorun yok ama gelelim sokağa çıkma konusuna; sokağa çıkarken Allah'ın bir diğer emri olan "Cilbab" devreye giriyor. Yani Allah, sokağa çıkarken cilbablarını örtsünler diye emrederken, evde giydikleri kıyafetten ve başörtüsünden farklı birşeyi kasdediyor. Cilbab, kadınların sokağa çıkarken giymeleri gereken bir örtüdür, ayette cibablarını örtsünler diye geçiyor. Bu ayete göre şuan ülkemizdeki hangi şeyler cilbab olamaya uygundur? Daha önemlisi Allah'ın cilbab'dan kastı nedir? Yani Allah cilbab derken neyi murad ediyor? Tüm tefsir alimleri buna "Çarşaf, ferace" diye mana vermişler. Bazıları tefsirlere bakmaz inanmaz ozaman onlara şunu söyleyelim, şuanda günümüzde örtü olabilecek cilbab şeklinde çarşaf ve feraceden başka hiçbir kıyafet yoktur. Pardesü veya ona benzer şeyler cilbab olmaz, çünkü onlar örtü değildir. Bu örtü meselesi önemlidir, renk konusunda da Ümmü Selem r.a validemiz bize "kara kargalar gibi" diyerek açıkça siyah olması gerektiğini bildirmektedir. Hem siyah olacak, hem örtü olacak, hemde ev kıyafetinin üzerine giyilecek şimdi bu özelliklere uyan çarşaf ve feraceden başka bir şey varsa buyrun onu örtün üzerinize.

Makyaj, parfüm, süslenmenin her türlüsü konusuna gelirsek, bu işin mantığına terstir en başta. Zaten Allah kadınların güzelliklerini erkekler görmesin ve günaha düşüp nefsine yenilmesin diye tesettürü farz kılmıştır. Sen bu sebeple farz olan bir şeyi nasıl olurda tam tersi şekilde yaparsın? Güzelliğini gizlemek tesettürün temelidir, sen güzel görünmeye çalışıyorsun ve tesettürden bahsediyorsun. Bir kadının güzel görünmesi gereken kişi kocası mıdır yoksa sokaktaki yabancı mıdır? Buyrun bu soruya cevap verin. Kadın evde kocasına süslenecek, güzel görünecek ki kocası dışarda başka kadınları görüp etkilenmesin. İnsanlar nefsini bilse Rabbini bilecek ama nefislerinin ne kadar kötü olduğunu hala farkedemiyorlar. Herkes eşinden aşırı bir sadakat ve namahreme göz atmamasını ister ama nefis tam tersini emreder. Sen eşine güzel görünmezsen, yabancı kadınlarda kendl eşlerine güzel görünmeyip sokakta güzel olursa, senin eşin de seni değil diğer kadınları görüp beğenecektir. Zaten her kadın güzelliğini sadece kocasına gösterse, kimse kimsenin karısına bakıp lezzetlenmeyeceği için herkes dünyanın en güzel kadını benim karım zannedecek. Olması gereken budur, kadınlar vicdanlarını bir muhasebeye tutsunlar bakalım sokakta mı daha çok süsleniyorlar yoksa evde mi? Yabancı erkekleri mi tercih ediyorlar yoksa kocalarını mı? Herkes böyle olunca kimse karısını beğenmiyor, herkes başkasının karısını beğeniyor. Böyle bir iğrençliğin yaygınlaştığı bir toplumda zinanın artması ve aldatmaların çoğalması gayet doğaldır. İşte güzelleşmeye çalışan, süslenip kendilerini sokaklarda yabancı erkeklere sergileyen bu kadınlar neye hizmet ediyor görsünler bakalım.

Sen ey müslüman! İster başörtü tak ister şal, eğer güzelleşme çabası içindeysen, makyaj, koku gibi şeylere başvurup erkeklerin hoşuna gidecek şeyler yapıyorsan, kusura bakma sen sadece nefsine köle olmuşsun erkekleri de nefislerine köle yapmaya çalışıyorsun. Bir erkek senin saçını görse belki çok etkilenmeyecek tahrik olmayacak ama o burun yakan parfümünü ve şalınla aynı renk rujunu görünce seni arzulaması kaçınılmazdır... Sen saçını kapatabilirsin ama erkeklere hoş görünerek hala çıplaklığın devam ediyor! Duymadınmı Rasulüllah s.a.v ne buyuruyor, sokakta yabancı erkek senin kokundan parfümünden etkilense şehvetlense sen eve gidene kadar zina yapmış oluyorsun! Bu nasıl bir tehlikedir ki Allah Rasulü zina ile kıyaslıyor, yani meselenin ne kadar hassas olduğunu anlayın.

Sözün özü şudur; sokakta hergün gördüğümüz rengarenk şal takan, başörtü takan, süslenen, etek ve pantolonla uyum sağlayan, parfüm sıkan, makyaj yapan, kendisini bir satıcının rafındaki teşhir ürünü gibi allayıp pullayan, erkeklerin beğendiği ve nefislere hoş gelen, kısaca güzelleşmeye çalışan ve güzel olan tüm kadınlar çıplaktır... Başörtü veya şal takmak bu çıplaklığı örtmez! Çünkü başörtüsü evde kullanılır, sokakta cilbab örtmek farzdır. Madem Allah için kapanıyorsun, Allah'ın dediği şekilde kapan; tekbir, armine, aker, tuğba vs gibilerin dediği şekilde değil! Dinde ölçü Kuran mıdır armine midir? Ben türbanlılara laf söylemiyorum, insan nefsine ağır geldiği için günahkar olabilir amacım bunları eleştirmek değil. Amacım şu: yanlışı yaparken bunun doğru olduğunu savunanlara yaptıklarının doğru olmadığını göstermek. İsterseniz çırılçıplak gezin, günah olduğunu bildiğiniz sürece sizin düzelmeniz umulur. Benim karşı çıktığım şey insanların bu durumdan rahatsız olmamaları ve bu insanları tesettürlü sanmaları. Sokakta şal takıp makyaj yapıp gezerken tesettürlü olmadığını bil, kendini kandırma benim amacım bu. Doğru olanı kabul etmek, yoksa kimsenin yaşantısına karışmak derdinde değilim. Öyle olsaydı kendi yakınlarıma karışırdım ama ne yazıkki kimseye karışamıyorum... Doğruyu doğru olarak bilip kabul edin, sonra ne yaparsanız yapın o sizin günahınızdır. Ben tebliğ vazifemi yerine getirdim. Muvaffakiyet Allah Teala'dandır... Vesselam.


Sizin Makaleleriniz

MollaCami.Com