Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


İngilizce eğitimi ve ingilizcenin temelleri

İngilizce öğrenebilmek her şeyden önce kendinize güven ve insan aklının başaramayacağı hiçbir şeyin olamayacağına kendinizi inandırmanızla başlar. Geçmişteki yersiz ve boş korkularınızdan kurtulmanız ingilizce eğitiminde atacağınız ilk adım olacaktır.

Unutmayın İngilizce öyle kolay bir lisandır ki, ezberlemediğiniz sürece öğrenmemek için özel çaba sarf etmeniz gerekir.


Genel hatlarıyla ingilizce dili 4 ana eksen üzerine oturmuştur.

1. Formülüzasyon
2. Türkçe çeviriden taşınan eklerin olmaması
3. Yüklem ve mastar ilişkisi
4. Bağlaç sistemi


Şimdi bunları teker teker irdelemeye çalışalım.

1. İngilizcede Ana Cümle Formülü

İngilizcede istisnai durumlar dışında hiçbir şart ve konumda cümle yapısında oynama yapamazsınız. Yani cümle içinde kelimelerin yerlerini Türkçede olduğu gibi değiştirerek devrik cümleler elde edemezsiniz. Bu da ingilizce öğrenenler için inanılmaz kolaylıklar sağlayarak her şeyin matematik mantığı içinde kalmasına yol açar.

İngilizce bir cümle yapılırken ;

ÖZNE + YÜKLEM + NESNE + BELİRTEÇ + YER + ZAMAN
Kim Neyi Nasıl Nerede Ne zaman

sıralaması uygulanır. Örneğin ;

Tom bahçede masayı bir fırça ile saatlerce temizledi cümlesi

Tom temizledi masayı bir fırça ile bahçede saatlerce mantığı ile yapılır
Ö Y N B Y Z

Yüklem = temizledi
Kim = Tom
Neyi = masayı
Nasıl = bir fırça ile
Nerede = bahçede
Ne zaman = saatlerce

temizliyor
temizleyecek
Tom temizliyordu masayı bir fırça ile bahçede saatlerce
temizleyebilir
temizlemeli

İngilizce içinde bir cümlenin yüklemi değişmesine rağmen malzeme olarak adlandıracağımız cümlenin sabitleri değişmemektedir. Yani cümle standardı her konumda aynıdır ve tek formüle göre yapılır.

2. İngilizcede Eklerin Kullanım Mantığı

Bir ikinci nokta da, İngilizce içinde Türkçede olduğu gibi kelimelerin sonuna gelen ekler yoktur. Başka bir ifade ile kelimeler daima yalın haldedir. Biz bu takıları Türkçeye çevirirken dolgu malzemesi olarak kulağa hoş geldiği şekilde sonradan kendimiz ekleriz. Türk insanının en çok zorlandığı konu da burasıdır. Hep kelime aralarına bir şeyler ekleme ihtiyacı hisseder. Oysa yaptığı şey olmayanı koyma çabasıdır.

baba-cığım = benim baba
gide-cegini = gidecek
sev-diğimi = seviyorum
hasta olduğumuzu = hastayız

Sizi biraz daha aydınlatabilmek için aşağıda ingilizce örnekler verilmiştir. Lütfen dikkatlice inceleyiniz.

Give me. Bana ver. me = bana
Take me. Beni götür. me = beni
I like her. Ondan hoşlanıyorum. her = ondan “from gelmez.”
I hate you. Senden nefret ediyorum. you = senden “from gelmez.”
I will paint the wall. Duvarı boyayacağım. the wall = duvarı
Don’t touch the wall. Duvara dokunma. the wall = duvara “to gelmez.”

3. İngilizcede Fiillerin Diziliş Mantığı

İngilizce bir cümle yapılırken eğer cümlede birden fazla fiil varsa, bir cümlede sadece tek yüklem olur kuralı gereği yüklemden sonra gelen tüm fiiller Türkçe çevirilerindeki eklere bakılmaksızın hep mastar olmak zorundadır.
( Parmakla sayılacak istisnalar haricinde.)

S V yüklem + mastar ( to V ) + Nesne + Belirteç + Yer + Zaman

Eğer cümlede bir yüklem varsa ve " yüzmek, yüzmeyi, yüzmeye, yüzmek için, yüzmekten, yüzecek ..." kelimeleri, cümle içinde ikinci veya çokuncu fiil olarak kullanılacaklarsa, ingilizce cümle dizilişi içinde hep mastar yani " to swim " olarak yer alırlar. Bizlerse kelime sonlarına ingilizcede olmayan " -yi, -ye, -için, -mekten, -ecek " gibi ekleri koymaya çalışarak ingilizce içinde anlamsız cümleler ortaya çıkartırız.

yüzmek = to swim yüzmek istiyorum.
yüzmeyi = to swim yüzmeyi seviyorum.
yüzmeye = to swim yüzmeye çalış.
yüzmek için = to swim yüzmek için hazırım.
yüzmekten = to swim yüzmekten nefret ederim.
yüzecek = to swim yüzecek zamanım yok.

I want to swim Yüzmek istiyorum. to swim = yüzmek
I like to swim. Yüzmeyi seviyorum. to swim = yüzmeyi
Try to swim. Yüzmeye çalış. to swim = yüzmeye
I am ready to swim. Yüzmek için hazırım. to swim = yüzmek için
I hate to swim. Yüzmekten nefret ediyorum. to swim = yüzmekten
I don’t have time to swim. Yüzecek zamanım yok. to swim = yüzecek

4. İngilizcede Bağlaç Cümleleri ve Mantığı

1.maddede açıklamaya çalıştığımız S V O dizilişi sadece kelimeler için değil aynı zamanda iç içe geçmiş bağlaç cümleleri olarak adlandırılan karmaşık gibi gözüken cümleler için de geçerlidir.

"Yolda yürürken onu gördüğümde evi sattığımı söyleyemedim." bağlaç yapısı

İngilizcede,

Ben söyleyemedim Ben sattım evi -dığında Ben gördüm onu -iken O yürüyordu yolda
S V Neyi Zaman 1 Zaman 2
S V N S V N S V Y


Yüklem = söyleyemedim
Kim = Ben
Neyi = Evi sattım ( -ığını İngilizcede yoktur )
Ne zaman 1 = Onu gördüğümde
Ne zaman 2 = O yolda yürürken

İngilizcede zamanlar küçükten büyüğe göre sıralanır. Örneğin "yarın bu zamanlar" demek istediğimizde, "bu zamanlar yarın" sıralaması yapılır. Yolda yürüme esnası üzerinde anlık görüş olacağından zamanların sıralaması yukarıdaki gibi olur. Yani yolda yürümek büyük, onu görmek küçük zamandır.

Yukarıdaki yapının ingilizcesi,

I couldn't say I'd sold the house when I saw him while he was walking on the street olacaktır.

"Birgün geri geldiğinde burada olmayacağımı anlamıyorsun." bağlaç yapısı

İngilizcede,

Sen anlamıyorsun Ben olmayacağım burada -dığında Sen gelirsin geri birgün
S V Neyi Zaman
S V Y S V Y Z


Yüklem = anlamıyorsun
Kim = Sen
Neyi = Burada olmayacağım ( -ığını İngilizcede yoktur )
Ne zaman = Birgün geri geldiğinde

Yukarıdaki yapının ingilizcesi,

You don't understand I won't be here when you come back one day olacaktır.


"Dışarı çıkmadan önce Leyla'yı aradığında onu dinlediğimi bilmiyordu." bağlaç yapısı

İngilizcede,

O bilmiyordu Ben dinliyordum onu -dığında O aradı Leyla -önce O çıktı dışarı
S V Neyi Zaman 1 Zaman 2
S V N S V N S V Y


Yüklem = bilmiyordu
Kim = O
Neyi = Onu dinliyordum ( -ığını İngilizcede yoktur )
Ne zaman 1 = Leyla'yı aradığında
Ne zaman 2 = O dışarı çıkmadan önce

Önce arayıp daha sonra dışarı çıkacağı için zamanların sıralaması yukarıdaki gibi olur.

Yukarıdaki yapının ingilizcesi,

He didn't know I was listening to him when he called Leyla before he went out olacaktır.

Türkçede karmaşık gibi gözüken cümle yapıları formülde yerine konulduğunda İngilizcesi son derece basit bir hale döner.

İngilizcede cümle yapısı aslen bilgisayar gibidir. Anakart ve onun üzerinde yine kartlardan oluşan ihtiyaca göre yerleştirilen soketler sistemi.

Örnek vermek gerekirse, ana kart üzerindeki ekran kartı, ses kartı, modem vb. gibi. Ana S V O üzerinde yine S V O lardan oluşan iç cümleler dizini.

Unutmayın! İngilizce öğrenmek sizin tahmininizden çok daha kolaydır. Yeter ki o irade sizde olsun. ;)

[faydalı bir 'alıntıdır'] :)..

Güzel ve faydalı bir paylaşım, teşekkürler whitenight kardeşim ;)

ı very lıke whitenight :)

en zor dili konuşuyoruz ingilizceyi mi konuşamayacağız ;) teşekkürler. devamını bekleriz.

Rica ederim.. devamı gelecek inşaAllah..

good,tahnkyou so much whitenight :)

You're welcome ;)

Ellerinize sağlık, Allah'ın izni ile öğreneceğim inşllh teşekkür ederiz.

insallah ogrenirsinde kardesim.... nankor bi dil kullanilmayinca ucuyor....

Unutmak! tabi bu da büyük bir nimet, dil nankör değilde, insanoğlu tekerrür ettirmeyince zamanla unutabiliyor.


İngilizce Kursu

MollaCami.Com