Cenab-ı Hakk'ın huzuruna temiz bir kıyafetle çıkmak gerekir, temiz olmasının yanında imkan nispetinde tertipli ve düzenli olunmalıdır. Bu tertip ve düzen saçın jöleli olmasını, saçın sakalın modaya(!) uygun bir vaziyette olmasını ya da daracık elbise giyilmesini gerektirmez. :)

Jöleli bir saç, her ne kadar namaza zarar vermese de o şekilde namaz kılmak kerahatle mekruh olur. Jöleli bir saçla namaz kılacak kişi zaten takke takmaz, "aman saçım bozulmasın" diye... Takkesiz namaz kılmak namazın mekruhlarındandır.

Namaz dinin direğidir, hesabı ilk verilecek ibadettir. Dolayısıyla geçiştirilmemesi gerekir. Şayet namaz kılacak kişi hakikaten bu ibadeti yapmaya niyetlendi ise saçını yıkama zahmetinde bulunur, namazını daha rahat kılar. Niyette namaz kılmak değil de "kılmış olmak" var ise jöleli saçla da dar kotla da namaz kılar... "Ben kıldım oldu" misali...

Cenab-ı Hakk ibadetlerimizi hakkıyla yapanlardan eylesin...

alakasız belki ama bu selamın aleykümün espirisi ne kitaplarda da bu tarz selam çok geçiyor selaamün ile arada ki fark ne?

Herhangi bir esprisi yok, sadece "selamün" lafzının "selamın" şeklinde söylenildiği zannı. "Selamün aleyküm" ifadesi Arapça bir ifade, oradaki "selamün" lafzının durduk yerde "selamın" şeklinde gelmesi gibi bir durum olamaz herhalde... Kaldı ki o durumda esrenin kalın okunması da yersiz, "selamin" dense idi bir esprisi olup olmadığı konusunda fikir yürütebilirdik... ;)

:)

En fesih şekli "Selamün aleyküm" ibaresidir