Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Yeni hikayemize başlıyoruz.

Ahmet müthiş korkmuş bir halde arkasını dönüp koşmaya başladı ve arkasından tinerciler kovalıyordu.

Tüm gücüyle bir refleks hareketi daha yaparak koşmaya başladı...
''Yakalamasınlar Allah'ım Ne Olur '' diyerek konuşuyordu...

çok hızlı bir şekilde koştu ve sonunda eve gitti annesi onu böyle görünce oğlum ne oldu nefes nefese kalmışsın dedi ahmet de bişey yok anne dedi eve girdi.

Annesi telaşlı bir şekilde''noldu''diye ısrarla sordu.

Ahmetin yalan söyleme huyu yoktu ve bu yüzden annesine olup biteni anlatmaya başladı.

aslında onların tinerci değil de iş yerinde çalışan diğer işçilerden olduğunu anlamış ve bunları annesine anlatmaya karar vermişti.

annesi ahmete onları yetkililere söyleyeyim dedi hemen ama ahmet o kadar korkmuştuk ki onların bir şey yapacaklarında korktuğu için annesine ısrarla söyleme dedi.

ama annesi ahmeti dinlemedi ve yetkililere herşeyi anlattı bi plan yapcaklardı ama ne?

Hem çocuğuna zarar gelmesin hemde kötü sonuçlar doğurmasın istiyordu...

Nasıl bir devirde yaşıyorduk, artık insanın insana faydadan çok zararı dokunuyordu.

Ahmet işyerindeki arkadaşlarından böyle birşey beklemiyordu.Şok olmuştu.

aslında ahmette bu sırada birşeyler düşünmüş,onlara ders vermek için bir iki şey planlamış ama zamanın gelmesini beklemeye koyulmuş ve dua edip herşeyin hayırlısını istemiş.

(arkadaşlar kusura bakmayın biraz uzun bir cümle oldu)

Onlara bir ustadan çok bir abi olmak istemişti hep; işte şimdi bunu göstermenin tam zamanı diye düşündü.

akşam onları yemeğe çağırdı mütevazi evlerinde ağırladı




(çok iyi huyluymuş)

akşam onları yemeğe çağırdı mütevazi evlerinde ağırladı




(çok iyi huyluymuş)


Eğlenceli Oyunlar

MollaCami.Com