Samimi bir şekilde, hıçkıra hıçkıra ağlayarak, içi yanarak tövbe etmelidir.

Bir insan eğer Allah'tan ümidini keserse Allah korusun imanından olur. Mümin hiç bir zaman Allah'tan ümidini kesmez. Elbette ki yaptıgı günahdan pişmanlık duyup tövbe etmelidir. Aynı zamanda da düşünmelidir bu duruma neden gelindi diye. Dinimizde zaten erkek arkadaşı caiz değildir. Boyle durumlardan kaçınılmazsa zina ya düşme tehlikesi her zaman mevcut olur. Dolayısı ile de zinaya yaklaşmayın ayeti vechiyle uyarak zina etmek değil yaklaşmak tan bile kaçınmak lazımdır. Tövbe edip haramlardan korunmak gerekir. Asla ümitsiz olup Allah affetmez denilemez. Allah'ın yerine biz karar veremeyiz. Samimi bir tövbe edilip hayatına ceki düzen verirse elbette ki affedilmesi umulur. Affedilmeyi umarak nasuh tövbesi gerekir.
Rabbim günahlarımızı af edip hayırlı kullarından eylesin cümlemizi. Allah'a emanet olun.

Allah kimleri affediyor, bu günahımı affetmeyecek,

onu değilde 61 gün nasıl oruç tutacağını düşünsün bence.

birde harama götüren yollarda haramdır. yani karşı tarafın isteğiyle deyince, zaten onla bir araya gelmesi de haramken, bu günaha düşmesi zaten normal.

+ kendisi gibi düşünmeyen bir insanla nasıl bir araya geliyor oda ayrı.

bu zina olayı gerçekden çok sıkıntılı çünkü, zina yapanların zina yapmamış olanlarla evlenemeyeceğine dair hükümler var. buyük günahtır Allah hepimizi korusun...

Selmand kardeşim. Bahsettiginiz hükümleri rica etsem kaynağı ve tefsiri ile yazarmisiniz?
Kaynak belirtmeden ahkam kesmeniz cok tehlikelidir.
Selamlar.

oruçu yok hükmünde gören biri ile birliktelik o kişiyi de cehenneme götürtecektir..

60 + 1 gün kefaret ve kaza orucu tutması gerekir..

Nur suresi üçüncü ayet-i kerimede "Zina yapan erkek, zina yapan kadınla ya da bir müşrik kadınla evlenir; zina yapan kadın da zina yapan bir erkekle ya da müşrik bir erkekle evlenir." buyuruluyor. Kardeşimiz bu ayeti kasdetmiş olabilir. Ancak bu hüküm mensuhtur.

Yine de evlenirken ehl-i iffet olanları Bu işlere hiç bulaşmamış veya nasuh tevbe etmiş olanları tercih etmek lazımdır.

Nur suresi üçüncü ayet-i kerimede "Zina yapan erkek, zina yapan kadınla ya da bir müşrik kadınla evlenir; zina yapan kadın da zina yapan bir erkekle ya da müşrik bir erkekle evlenir." buyuruluyor. Kardeşimiz bu ayeti kasdetmiş olabilir. Ancak bu hüküm mensuhtur.

S.a. Selmand kardeşim.
Dogru bilgileri dogru kaynaklardan edinmeye cok itina göstermemiz gerekmektedir.
Yoksa söylediğiniz gibi kafanızın karışması ve hatta imanımizdan (bilmeden) çıkmamiza bile sebebiyet verebilir.
Zira dinimizin bir emrini dahi helal iken haram saymak dinden çıkmak icin yeterlidir. Vermiş olduğunuz link bir blog yazarının dir.
Allahımızın emirlerini ayetlerini bloglardan değil de ehli sünnet alimlerin kitaplarindan ve bu kitaplari kaynak olarak alan EHLİ SUNNET kardeslerimizin sitelerinde paylastiklari vede kaynaklarını da belirttikleri güvenilir sitelerden arastirabilirsiniz. Dikkat etti iseniz blog sahibi güvenilir bir kaynaktan paylaşım yapar iken araya kendi fikrini de koyup recmedilme nin dinimizde olmadıgını iddia etmektedir. Buna delil kaynak gosterememektedir. Gösteremez de çünkü recm dinimizde sahih hadisler ile sabittir. Örneğin: İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Hz. Ömer (radıyallahu anh)'i hutbe verirken dinledim. Şöyle demişti:
"Allah Teâla hazretleri Muhammed (aleyhissalâtu vesselâm)'i hak (din ile) gönderdi ve O'na Kitab'ı indirdi. Bu indirilenler arasında recm âyeti de vardı! Biz bu âyeti okuduk ve ezberledik. Ayrıca, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) zinâ yapana recm cezasını tatbik etti, ondan sonra da biz tatbik ettik. Ben şu endişeyi taşıyorum: Aradan uzun zaman geçince, bazıları çıkıp: "Biz Kitabullah'da recm cezasını görmüyoruz (deyip inkâra sapabilecek ve) Allah'ın kitabında indirdiği bir farzı terkederek dalâlete düşebilecektir.
Bilesiniz, recm, kadın ve erkekten muhsan olanların zinâları, -delil veya hamilelik veya itiraf yoluyla- sübût bulduğu takdirde, onlara tatbik edilmesi gereken Kitabullah'da mevcut bir haktır. Allah'a kasemle söylüyorum, eğer insanlar: "Ömer Allah Teâla' nın kitabına ilâvede bulundu" demeyecek olsalar, recm âyetini (Kitabullah'a) yazardım." [Buhârî, Hudud 31, 30, Mezâlim 19, Menâkibu'l-Ensar 46, Megâzî 21, İ'tisâm 16; Müslim, Hudud 15, (1691); Muvatta, Hudud 8, 10, (, 823, 824); Tirmizî, Hudud 7, (1431); Ebu Dâvud, Hudud 23, (4418). Evvela; bu hadiste, Kur’an’dan herhangi bir şeyin kaybolduğunu gösteren bir ifade yoktur. Bilakis, vurgulanan şey, recim konusunda da önceleri okunan bir ayetin bulunduğu, ancak daha sonra lafzının nesh edildiği, fakat hükmünün baki kaldığı hususudur. Hz. Ömer’in endişesi, ileride lafzı nesh edilmiş bu ayetin hükmünün de kalktığını veya böyle bir ayetin olmadığını söyleyip recmi uygulamamalarıdır.
Değerli kardeşim, nesh ve mensuh ile ilgili konuyu buradan kaynakları ile okuyabilirsiniz.
Nesh nedir, Nesh anlami, hadislerde Nesh, anlamlari, Nesh ne demek, hadis terimleri
Ayrıca ihya sitelerinde kaynağı sahih bir cok ilim mevcuttur.
Rabbim cümlemizi yanlis ve günahlardan korusun.

Güzel açıklamanız için teşekkür ederiz. Yalnız bir değişiklik mi olmuş? Konuyu ve yazılan cevapları aynı anda göremedim. Böyle biraz zor olmuş sanki.

S.a. Selmand kardeşim.
Dogru bilgileri dogru kaynaklardan edinmeye cok itina göstermemiz gerekmektedir.
Yoksa söylediğiniz gibi kafanızın karışması ve hatta imanımizdan (bilmeden) çıkmamiza bile sebebiyet verebilir.
Zira dinimizin bir emrini dahi helal iken haram saymak dinden çıkmak icin yeterlidir. Vermiş olduğunuz link bir blog yazarının dir.
Allahımızın emirlerini ayetlerini bloglardan değil de ehli sünnet alimlerin kitaplarindan ve bu kitaplari kaynak olarak alan EHLİ SUNNET kardeslerimizin sitelerinde paylastiklari vede kaynaklarını da belirttikleri güvenilir sitelerden arastirabilirsiniz. Dikkat etti iseniz blog sahibi güvenilir bir kaynaktan paylaşım yapar iken araya kendi fikrini de koyup recmedilme nin dinimizde olmadıgını iddia etmektedir. Buna delil kaynak gosterememektedir. Gösteremez de çünkü recm dinimizde sahih hadisler ile sabittir. Örneğin: İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Hz. Ömer (radıyallahu anh)'i hutbe verirken dinledim. Şöyle demişti:
"Allah Teâla hazretleri Muhammed (aleyhissalâtu vesselâm)'i hak (din ile) gönderdi ve O'na Kitab'ı indirdi. Bu indirilenler arasında recm âyeti de vardı! Biz bu âyeti okuduk ve ezberledik. Ayrıca, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) zinâ yapana recm cezasını tatbik etti, ondan sonra da biz tatbik ettik. Ben şu endişeyi taşıyorum: Aradan uzun zaman geçince, bazıları çıkıp: "Biz Kitabullah'da recm cezasını görmüyoruz (deyip inkâra sapabilecek ve) Allah'ın kitabında indirdiği bir farzı terkederek dalâlete düşebilecektir.
Bilesiniz, recm, kadın ve erkekten muhsan olanların zinâları, -delil veya hamilelik veya itiraf yoluyla- sübût bulduğu takdirde, onlara tatbik edilmesi gereken Kitabullah'da mevcut bir haktır. Allah'a kasemle söylüyorum, eğer insanlar: "Ömer Allah Teâla' nın kitabına ilâvede bulundu" demeyecek olsalar, recm âyetini (Kitabullah'a) yazardım." [Buhârî, Hudud 31, 30, Mezâlim 19, Menâkibu'l-Ensar 46, Megâzî 21, İ'tisâm 16; Müslim, Hudud 15, (1691); Muvatta, Hudud 8, 10, (, 823, 824); Tirmizî, Hudud 7, (1431); Ebu Dâvud, Hudud 23, (4418). Evvela; bu hadiste, Kur’an’dan herhangi bir şeyin kaybolduğunu gösteren bir ifade yoktur. Bilakis, vurgulanan şey, recim konusunda da önceleri okunan bir ayetin bulunduğu, ancak daha sonra lafzının nesh edildiği, fakat hükmünün baki kaldığı hususudur. Hz. Ömer’in endişesi, ileride lafzı nesh edilmiş bu ayetin hükmünün de kalktığını veya böyle bir ayetin olmadığını söyleyip recmi uygulamamalarıdır.
Değerli kardeşim, nesh ve mensuh ile ilgili konuyu buradan kaynakları ile okuyabilirsiniz.
Nesh nedir, Nesh anlami, hadislerde Nesh, anlamlari, Nesh ne demek, hadis terimleri
Ayrıca ihya sitelerinde kaynağı sahih bir cok ilim mevcuttur.
Rabbim cümlemizi yanlis ve günahlardan korusun.

Selmand kardeşim. Sahih kaynakları ile hadisi şerifi aktarmış bulunmaktayım. Nesh sebebi açıkça yazmıyor. Sebebini Allah bilir.
Bu konuda ihtilaflar olsa bile en sahih ve kaynakları sağlam hadisi aktarmış bulunmaktayım. Daha da fazla incelemek istiyorsanız arastirabilirsiniz. Bu konuda bilgisi olan kardeşimiz varsa yanitlayabilirler. İstirhamimiz sadece sahih olan kaynağı ile bildirim yapılması. Kimsenin kafasına göre birseyler yazmamasıdir.
Selam ve dua ile.

Selmand kardeşim. Sahih kaynakları ile hadisi şerifi aktarmış bulunmaktayım. Nesh sebebi açıkça yazmıyor. Sebebini Allah bilir.
Bu konuda ihtilaflar olsa bile en sahih ve kaynakları sağlam hadisi aktarmış bulunmaktayım. Daha da fazla incelemek istiyorsanız arastirabilirsiniz. Bu konuda bilgisi olan kardeşimiz varsa yanitlayabilirler. İstirhamimiz sadece sahih olan kaynağı ile bildirim yapılması. Kimsenin kafasına göre birseyler yazmamasıdir.
Selam ve dua ile.