Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Ricâlullah
Nüceba, Büdela, Evtad, İmameyn, Kutbu Azam, Gavs kime ya da kimlere denir? Görevleri nelerdir?
Allah dostlarına tasavvuf lisanında âRicâluâl-gaybâ, âRicâlullahâ ya da bir başka ifadeyle âGayb erenleri" de denilmektedir. Arapçaâda yetişkin, büluğa ermiş insan manasına gelen "racül" kelimesinin cemâîsi ile gözden saklı olan, görülüp bilinmeyen şeyler hakkında kullanılan "gayb" kelimesinin terkip biçimi olan âRicâlüâl-gaybâ tabiri, bir tasavvuf ıstılahı olarak üçler, yediler, kırklar... diye bilinen evliyâullahı ifade eder.
Bu Allah dostlarının en başında Kutbüâl-aktâb bulunur. Bunlar, kâinattaki hadiselerin sevk ve idaresinden sorumludurlar. Bâtın âlimlerine göre bunlar; Nücebâ, Büdelâ, Evtâd, İmameyn ve Kutb-i Aâzam olan Gavs'dan teşekkül ederler.
Nücebâ adı verilen veliler kırk kişidir, bu sebeple kendilerine Kırklar da denilir. Bunlar bütün yaratıkların yüklerini taşır, sıkıntılarını gidermeye çalışırlar. Hakâtan gayrısına bakmazlar. Bu Allah dostları ahlak-ı kerîme ve irfan sahibidirler.
Büdelâ denilen veliler ise yedi kişidir; bunlara Yediler de denilir. İçlerinden biri imamlarıdır. Bulunduğu yerde cisim ve sûretini bırakarak sefere çıkmak, aynı zamanda muhtelif yerlerde gözükmek, Büdelânın hususiyetlerinden/özelliklerindendir.
Evtâd ismini alan evliyaullah ise dört zattır. Yerleri; doğu, batı, güney ve kuzey olmak üzere âlemin dört ayrı ciheti/köşesidir. Bunların içinden birisi de onların imamıdır. Çivi veya kazık manasına gelen kelimenin cemâîsi olan Evtâd'a, bu ismin verilişi cihanı ayakta tutan dört direk mesabesinde oluşlarındandır.
İmameyn (iki imam), birisi Kutbâun sağında öbürü de solunda bulunan iki şahıstır. Sağda bulunan imam, melekût âlemine yani ruhânî âleme bakar⦠ve O'nun vücûdu Kutbiyyet merkezinden ruhaniyyet âlemine yönelen bir aynadır. Soldaki imam ise, mülk (madde) âlemine bakar⦠O'nun vücudu da, cisimler dünyasına aynadır.
Gavs'a gelince⦠O, kutb-i aâzamdır. Mühim ve esrarlı işlerini halletmek isteyenler, ona muhtaç olurlar... Teberruken vasıta kılınarak duası alınır. Zira onun duası asla reddedilmez.
Yukarıda da belirttiğimiz üzere bu zevat-ı kirama âRicâlüâl-gaybâ yerine âRicâlullahâ, "Gayb erenleri" de dendiği vakidir. Ancak gayb erenleri on kişidir; huşu' ve Huzû-i Rabbânî sıfatıyla mevsuf ve Rabbânî tecellîlerin tesiri altında olduklarından dolayı ne halk onları tanır, ne de onlar halkı tanırlar. Ancak her asırda mevcutturlar.
Söz konusu zevatın (kaddesallâhu esrârahum) mânevî meclisine âDîvân-ı Sâlihînâ, bu velîler topluluğuna âricâlullahâ veya âricâlülgaybâ denilir. Kutub, bu meclisin başında yer alır.
âHer hafta tensib edilen bir gecede 'Dîvan-ı Sâlihîn' kurulur. Resûlüllah (s.a.v.) teşrîf ederse, reis Oâdur. Teşrîf etmezlerse, Vâris-i Rasûl olan zât riyâset eder. Ve ahvâl-i âleme ait kararlar alınır, hükümler verilir. Cârî hâdisâtın (meydana gelen hâdiselerin) ekserisi bu hükümlere bağlıdır.â [Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretlerinden, nakleden, Ali Erol, Hatıratım, s. 53]