Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Şeriat Tarikat Hakikat

Değerli kardeşim, bilmelidir ki.. İnsan için derece üçtür; şöyleki :
a) Şeriat..
b) Tarikat..
c) Hakikat..
Tarikat, hakikatin bahçesidir, tarikat, sağlam bir kale içinde bir bahçedir.,
Şeriat, o bahçenin kapısıdır.
Hakikat ise., o bahçede bulunan türül türlü gülistan ve türlü meyve ağaçlarıdır. Ne bu bahçenin bir sonu var; ne de oradaki ağaçların sonu var. Onun kalesi çok sağlamdır. Bir kimse, kuş olsa dahi, oraya girmesi muhaldir; ancak kapısmdan girmeye ihtiyacı vardır. Bu bahçenin kapıcısı, lânetli şeytandır.

Bir kimse, eksikli bir mürşidin elini tutup da bahçenin kapısına var­dığı zaman, şeytan ona şöyle söyler :
— Eğer sen bu kapıdan içeri girersen, çok zahmet çekersin; mura­dına nail olamaz, şeriat perdesinde kalırsın. Halbuki, şeriat ebrarın işidir. Sen de Hakka aşıksın. Şeriatta kalıp abdestle namazla uğraşmanın âlemi yoktur. Cümlesi Hak'tan ibarettir. Kimden kime ibadet edeceksin. Birine haram, diğerine helâl dersin. Bu ayrılıktan geçmeyecek misin?. Cümle şey, Haktan ibarettir. İyi kötü yoktur; helâl haram yoktur. Bu deyimlerin hepsi perdeden ibarettir; ebrar zümresinin işidir. Yüce Hakkın yüzüne aşık olan, canının istediğini yiyip içmeli; her şeye tek nazarla bakmalı. Hiç bir şeyi ayrı görmeyip cümleden dost yüzünü müşahede etmeli; cümbüşe bakmalı..
Bunlara benzer daha başka şeyler de söyler. Oraya gelen herkesi, bir taraftan nefsin istidadına göre azdırır. Nefis de, anlatılan işleri akla yakın görüp razı olur. Şeytanın yardımına da sevinir.
Bundan sonra, şeytana uyan klmseyi oradan alıp bir çukura yuvar­lar; bin parça ederler. Açıkçası :
— Tarikatı bulayım.
Derken, şeriat dahi elinden gider; dünyasını da âhiretini de berbat eder.
İşte anlatılan sebepten ötürü, salike kâmil mürşid aramak, lüzum­lunun da lüzumlusudur. Zira, kâmil mürşidler, bahçenin bahçıvanları­dır. Şeytah da, o bahçenin kapıcısı olduğundan, bahçıvanların hizmetçi­leri durumundadır. Bundan ötürüdür kl : Kâmil müridlerıne şeytan sal-dıramaz. Şeriattan ayırıp sapıklığa düşüremez. Ancak, ilk hallerinde, kendilerine biraz vesvese verebilir. Bu da her salike göre değildir; teslimi­yeti zayıf olanlara göredir. Teslimiyeti kuvvetli olan salikln semtine dahi şeytan uğrayamaz ki, vesvese versin. Şeyhlerinin himmeti bereketi ile teslimiyeti kuvvetli salikler şeriat kapısından girer; tarikat bahçesini seyrederler. Sülüklerini de tamamlar; o bahçenin güilerini koklarlar.
Velayet makamına da ayak basıp hakikat ağaçlarını görürler.
Razıye sıfatına da büründükleri zaman, o ağaçların altında türlü türlü ilahî feyizlerle gölgelenirler.
miftahül kulub

çok güzel bir paylaşımdı emeklerine sağlık çok anlamlı gerçekten

Allah bizi bu güzel hizmet yolundan ayırmasın amin..

çok güzel bir paylaşımdı emeklerine sağlık


çok güzel bir paylaşımdı emeklerine sağlık çok anlamlı gerçekten

Allah bizi bu güzel hizmet yolundan ayırmasın amin..


çok güzel bir paylaşımdı emeklerine sağlık çok anlamlı gerçekten

Allah bizi bu güzel hizmet yolundan ayırmasın amin..


çok güzel bir paylaşımdı emeklerine sağlık çok anlamlı gerçekten

Allah bizi bu güzel hizmet yolundan ayırmasın amin..


Değerli kardeşim, bilmelidir ki.. İnsan için derece üçtür; şöyleki :
a) Şeriat..
b) Tarikat..
c) Hakikat..
Tarikat, hakikatin bahçesidir, tarikat, sağlam bir kale içinde bir bahçedir.,
Şeriat, o bahçenin kapısıdır.
Hakikat ise., o bahçede bulunan türül türlü gülistan ve türlü meyve ağaçlarıdır. Ne bu bahçenin bir sonu var; ne de oradaki ağaçların sonu var. Onun kalesi çok sağlamdır. Bir kimse, kuş olsa dahi, oraya girmesi muhaldir; ancak kapısmdan girmeye ihtiyacı vardır. Bu bahçenin kapıcısı, lânetli şeytandır.

Bir kimse, eksikli bir mürşidin elini tutup da bahçenin kapısına var­dığı zaman, şeytan ona şöyle söyler :
— Eğer sen bu kapıdan içeri girersen, çok zahmet çekersin; mura­dına nail olamaz, şeriat perdesinde kalırsın. Halbuki, şeriat ebrarın işidir. Sen de Hakka aşıksın. Şeriatta kalıp abdestle namazla uğraşmanın âlemi yoktur. Cümlesi Hak'tan ibarettir. Kimden kime ibadet edeceksin. Birine haram, diğerine helâl dersin. Bu ayrılıktan geçmeyecek misin?. Cümle şey, Haktan ibarettir. İyi kötü yoktur; helâl haram yoktur. Bu deyimlerin hepsi perdeden ibarettir; ebrar zümresinin işidir. Yüce Hakkın yüzüne aşık olan, canının istediğini yiyip içmeli; her şeye tek nazarla bakmalı. Hiç bir şeyi ayrı görmeyip cümleden dost yüzünü müşahede etmeli; cümbüşe bakmalı..
Bunlara benzer daha başka şeyler de söyler. Oraya gelen herkesi, bir taraftan nefsin istidadına göre azdırır. Nefis de, anlatılan işleri akla yakın görüp razı olur. Şeytanın yardımına da sevinir.
Bundan sonra, şeytana uyan klmseyi oradan alıp bir çukura yuvar­lar; bin parça ederler. Açıkçası :
— Tarikatı bulayım.
Derken, şeriat dahi elinden gider; dünyasını da âhiretini de berbat eder.
İşte anlatılan sebepten ötürü, salike kâmil mürşid aramak, lüzum­lunun da lüzumlusudur. Zira, kâmil mürşidler, bahçenin bahçıvanları­dır. Şeytah da, o bahçenin kapıcısı olduğundan, bahçıvanların hizmetçi­leri durumundadır. Bundan ötürüdür kl : Kâmil müridlerıne şeytan sal-dıramaz. Şeriattan ayırıp sapıklığa düşüremez. Ancak, ilk hallerinde, kendilerine biraz vesvese verebilir. Bu da her salike göre değildir; teslimi­yeti zayıf olanlara göredir. Teslimiyeti kuvvetli olan salikln semtine dahi şeytan uğrayamaz ki, vesvese versin. Şeyhlerinin himmeti bereketi ile teslimiyeti kuvvetli salikler şeriat kapısından girer; tarikat bahçesini seyrederler. Sülüklerini de tamamlar; o bahçenin güilerini koklarlar.
Velayet makamına da ayak basıp hakikat ağaçlarını görürler.
Razıye sıfatına da büründükleri zaman, o ağaçların altında türlü türlü ilahî feyizlerle gölgelenirler.
miftahül kulub




1- LA
2-TARİKAT
3-HAKİKAT
4-ŞERİAT
doğrusu budur.

Meseleye derinlik kazandırmak niyetiyle;

http://www.mollacami.com/konu/islam-seriat-tarikat-hakikat-ma-rifet-9895.html


Fıkıh - İlmihal

MollaCami.Com