Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Buğday Satıcısı
Adamın biri satmak için pazara buğday götürmüş. Akşam olmuş, pazar toplanmaya başlamış. Herkes malını satıp savmış. Bu adamın malına müşteri çıkmamış. Çıkan da pazarlıkta uyuşmamış. Adam koca çuvalı geri getirmenin sıkıntısıyla düşünürken meşayıhten birinin yolu pazara uğramış:
O zat sormuş:
-Ne o evladım malını satamadın mı? Bak pazar toplanıyor.
Adamcağız boynu bükük:
-Müşteri çıkmadı, Efendi Hazretleri! demiş.
Şeyh efendi yerden avuç avuç kum alıp buğdaya karıştırmaya başlamış ve:
- Şimdi çıkar evlad! demiş.
Adam şeyhin bu hareketine itiraza yeltenecekmiş ki; hemen yanı başında beliren müşteri mala talip olmuş.
Tebessümle oradan ayrılmak üzere olan şeyhin eteğine yapışıp:
-Bu ne haldir Efendi Hazretleri!” diyen buğdaycıya şeyh şu cevabı vermiş:
-Sus! Para, layık olduğu mala gider.
Anlamak için 2 kez okumam gerekti ya :)
Yani adamin parasi pek helal olmadigi için, helal malda almasi mümkün degil. Mala katkilar girince parasi ancak ona layik oluyor degilmi?
Güzel bir yazi, paylasim için saolun kardesim..
Teşekkürler degerlikardeşim
gerçekten etkilendiğim bir hikaye oldu,
günümüzde gerçek müslümanların rızık darlığına da açıklama olabilir mi diye düşünüyorum!
ALLAH razı olsun kardeşim günümüz ticaretini ne kadar anlatıyor...
-Sus! Para, layık olduğu mala gider.
ßu söz çok yerindeydi.Mecaz anLamında da kuLLanınca ''aynen'' diyesim geLdi...ßitLi ßakLaLarın kör aLıcıLarı oLduğu yanı sıra ,aç gözLü aLıcıLarın da ßir sürü ßitLi ßakLası var.
ßizLer şehir şehir terazinin kefesini dengeLemeye çaLışırken,atı aLan üsküdarı geçmiş durumda.Doğru yoLdan ayırmasın Raßßim.ELßet gerçek kefede ßuLuşacağız...
Çok manidardı.TeşekkürLer payLaşım için.