Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


takva boyutu

Ebubekir Hazretleri çok zaman korkudan sesini kısar sessiz konuşurdu Efendimizle sallallahü aleyhi vesellem..
Ne dedin ya Ebabekr demese bazen dediğini anlayamazdı....
Bunun sebebi Hucurat Suresindeki Rabbimizin tehtidi idi....

Bismillâhirrahmânirrahim...
2 - Ey iman edenler!Seslerinizi Peygamber'in sesinden fazla yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın. Öyle yaparsanız, siz farkına varmadan amelleriniz boşa gider.

Cenab-ı Hak cümlemize böyle bir takva nasip etsin...

Sufyan-i Servi Hazretleri...

"İşlediğim günahtan dolayı beş ay gece ibadetinden
mahrum kaldım" buyurdu...

sordular "günahın neydi" diye...

"BİR KİŞİYİ AĞLARKEN GÖRMÜŞTÜM DE
BU ADAM SAMİMİ DEĞİLDİR RİYA YAPIYOR
DİYE AKLIMDAN GEÇİRMİŞTİM.."

buyurdu..

Pazar yerinde gezerken İmam-ı Azam hazretleri
tırnak büyüklüğünde bir çamur elbisesine sıçrar.
Büyük imam hemen o çamuru yıkamaya başlar.
Ya imam derler yanındakiler...
Belli bir miktarda necasete bize ruhsat vermiştiniz
ama bakıyoruz ki bize söylediğinizin çok daha
küçüğü için siz hemen temizlik yapıyorsunuz..
İmam-ı AZAM Ebu Hanife hazretleri dinledikten
sonra yanındakileri şu cevabı verdi..
"EVET ÖYLEDİR...
SİZE SÖYLEDİGİM FETVA...YAPTIĞIM İSE TAKVADIR.."

Rabbimiz bizleri de fetvadan takvaya ulaştırsın inşAllah ...

Aminnn...

Ebu Talha Hazretleri Medine'de kendine ait
hurma bahçesinde namaz kılarken
kuş sesleri ve cıvıl cıvıl bahçedeki manzara,
bir an kendisini gaflete düşürür.
ve namazın kaçıncı rekatında olduğunu şaşırtır.

namaz sonunda Talha Hazretleri Efendimiz
S.A.V. e gelerek
"YA RASÜLELLAH...! S.A.V.
ben hurma bahçemi sadaka ediyorum.
çünkü beni namazımda oyaladı ve gaflete düşürdü.
onu istediğiniz yere sarfediniz efendim."
buyurmuştur.

bu Osman El-Hayri Hazretleri
bir ziyafete davet edilmişti. Davet edilen eve gelip kapıyı çaldıgında içeriden kapıyı açan ev sahibi dileyerek musait olmadıklarını ve davetten vazgeçtiklerini söyledi.
Ebu Osman El-Hayri hazretleri tamam deyip on adım atmamıştı ki ev sahibi hocam buyrun dedi.
Ebu Osman El-Hayri hazretleri tekrar geri geldi fakat aynı kişi tekrar musait olmadıklarını söyleyip kabul etmedi.
Ebu Osman El-HayriHazretleri tekrar yola koyuldu henüz yedi sekizadım atmamıştı ki
ev sahibi tekrar hocam buyrun gelin dedi.

bu hal tam sekiz kere tekrar etti.
ve sonunda ev sahibi dayanamayıp şunları söyledi.

"EFENDİM BEN SİZİN ÜSTÜN AHLAKINIZA HAYRAN KALDIM.
DEFALARCA SİZİ ÇAGIRIP DEFALARCA KAPIMDAN ÇEVİRDİM.
FAKAT SİZ BİR KERRE BİLE BANA KIZMADINIZ.
KÖTÜ SÖZ SÖYLEMEDİNİZ. SİZ NE YÜCE BİR İNSANSINIZ."


Ebu Osman El-Hayri Hazretleri bu meth sözlerine karşı şu cevabı verdi.

"BENDEKİ AHLAK KÖPEK AHLAKIDIR.
ÇAGIRIRSINIZ GELİRİM. KOVARSANIZ GİDERİM.
HERSEFERİNDE ESKİYİ UTUNURUM."

Ebul Hasan-el Harkani hazretleri..
vefatına yaklaştığı günlerde vasiyetinde
şunları söylemiştir.

"Kabrimi derin kazın , yatacağım yer
hocam Beyazıd-i Bistaminin mezarından
daha asağıda bulunsun."

İmam-ı Azam hazretleri bir cenaze vesilesi ile
bir mahalleye gider.
güneş tam tepede öyle yakar ki
adeta insanların beyinleri kaynar.
herkez kendine göre bir gölgelik bulur
kalan sadece bir duvardır.
gel derler sen de buraya sığın...
gelmez imam-ı Azam hazretleri..
neden derler cevap şudur:

" O DUVARIN SAHİBİ BANA BORCU OLAN BİRİDİR.
BORÇLU OLANIN HAKLARINDAN İSTİFADE ETME
VE ONDAN YARARLANMA FAİZDİR VE HARAMDIR.
BEYNİM KAYNASA BİLE O DUVARIN GÖLGESİNE GİRMEM."

Bir gün İbrahim Edhem Hazretlerinin de hazır bulunduğu bir mecliste bir zat: "Şu saraylar ne muhteşem saraylardır" diyerek yapılan evleri gösterdi. İbrahim Edhem Hazretleri "asıl saray bu değil kabir sarayıdır. Çünkü bunlar eskir, harap olur gider ama kabir sarayları eskimez. Kabirden murad ise kabirin taşı toprağı değil manevi varlığıdır" dedi.

Bu mecliste o muhteşem saraylarda oturan bir de paşa vardı. İbrahim edhem hezretlerinin kim olduğunu bilmeden "Bu sofular da her şeye bir kulp takar" diyerek bir tokat vurdu. İbrahim Edhem Hazretleri hiç karşılık bile vermeden, çekip gitti. Biraz sonra bu hadiseye şahid olanlar: "sen ne yaptın. O senin tokat vurduğun adam eski Belh Sultanı İbrahim Ethemdir. O Allah için tacını tahtını terkedip terki dünya eylemiştir." dediler. Hata ettiğini anlayan kumandan İbrahim Edhem hazretlerini bularak: "Hakkını helal et. Ben hata ettim." dediğinde İbrahim Edhem Hazretleri "Asıl sen hakkını helal et. Çünkü bana tokat vurmakla senin belki elin ağrımıştır. Biz ise böyle şeylerden zevk alırız." dedi.

M. bin Vasi hazretlerinin ayağında çıban çıkmıştı.
arkadaşı ona ;
"Bu çıbandan dolayı sana acıyorum" dedi

cevap olarak mübarek Zat

"FAKAT BEN BU ÇIBAN ÇIKTIĞINDAN BERİ
İYİ Kİ GÖZÜMDE ÇIKMADI DİYE ALLAH A ŞÜKREDİYORUM"
buyurmuş

Tesekkürler...
Bugün de sohbetsiz kalmadim sayenizde...
Hepsi birbirinden degerli kissadan hisseler...

rica ederim eğer faydalı olmuşsak ne mutlu bize...

allah sizden razı olsun..

emeğinize sağlık, birbirinden değerli kıssalardı. okumak çok hoştu. teşekkürler.

Hepside cidden ibret verici. Özellikle 2.si.. Sû-i zannin zararindan bahsediyor. Sadece filiyat ile bitmiyor hersey.. Bir gün içerisinde o kadar insanlarla muhatap oluyoruzki, böyle bir hatayi islememek neredeyse kaçinilmaz..

InsaAllah bu günlerin yüzü suyu hürmetine su kissalarda ismi geçen zevat-i kiramin sefaatina nail oluruz ve taksiratimiz affolunur..


emeğinize sağlık, birbirinden değerli kıssalardı. okumak çok hoştu. teşekkürler.


rica ederim eğer faydalı olmuşsak ne mutlu bize...

allah sizden razı olsun..


Hepside cidden ibret verici. Özellikle 2.si.. Sû-i zannin zararindan bahsediyor. Sadece filiyat ile bitmiyor hersey.. Bir gün içerisinde o kadar insanlarla muhatap oluyoruzki, böyle bir hatayi islememek neredeyse kaçinilmaz..

InsaAllah bu günlerin yüzü suyu hürmetine su kissalarda ismi geçen zevat-i kiramin sefaatina nail oluruz ve taksiratimiz affolunur..


değerli yorum ve takipleriniz için allah razı olsun kardeşim....


değerli yorum ve takipleriniz için allah razı olsun kardeşim....


Amin Ecmain...


Tasavvûf

MollaCami.Com