Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim

İlim Öğrenmek Hakkında...

" Ya âlim ol, ya öğrenci ya da dinleyici ol. Sakın bunların dışında dördüncüsü olma, perişan olursun. "

Ebû Derda (r.a.)

Şöyle anlatılır:
Basralılar bir konuda görüş ayrılığına düştüler.
Bâzıları dedi ki:
— İlim maldan iyidir.

Bâzıları da:
— Mal ilimden üstündür, görüşünü savundu.

Bunun üzerine, İbn Abbas (r.a.)'a elçi yollayıp durumu öğrenmeye karar verdiler. Elçi gidip, sordu. İbn Abbas (r.a.) şu cevabı verdi:
— İlim üstündür.

Elçi şöyle dedi:
— Bunun için benden delil sorarlarsa, ne diyeyim?

İbn Abbas (r.a.) şöyle dedi:
— De ki, ilim peygamberlerin mirasıdır, mal da firavunların mirasıdır,
İlim sana bekçilik eder, ancak malın bekçiliğini sen yaparsın.
İlmi, Allah sevdiğine verir, ama malı sevdiğine de verir, sevmediğine de. Ancak, çoğu kez, sevmediğine verir.
Şu âyeti görmez misin:
"Eğer, insanların kafirlere imrenipte tek bir inkarcı topluluk haline gelmeleri tehlikesi olmasaydı, Rahmanı inkar eden o kafirlerin evlerinin tavanlarını, çıkacakları merdivenleri, odaların kapılarını, yaslanacak koltukları hep gümüşten yapardık(Zuhruf sûresi, âyet: 33-34)
İlim, öğretmekle, yaymakla eksilmez; mal harcarken, dağıtırken eksilir.
Mal sahibi ölünce adı unutulur; ilim sahibi ölünce, ünü kalır.
Mal sahibi ölür; ilim sahibi ölmez.
Mal sahibi, dirhemine kadar, sorguya çekilir; ilim sahibi, her sözü ile cennette bir derece alır.

...

Hz. Ali (r.a.) der ki: İnsanlar üç kısımdır:
a) Rabbani âlim.
b) Kurtuluş yolunda ilim öğrenen kimse.
Diğer insanlar... Bunlar, sinek sürüsü gibi boğazına çalışan kimselerdir ki bunlar, her çağıranın havasına göre yön değiştirirler.

Devam etti:
İlim maldan hayırlıdır; ilim seni bekler, sen malı beklersin.
İlim harcanmakla güzelleşir, mal harcanmakla eksilir.
İlim sahipleri asırlar boyu insanlığın hafızasında yaşarlar. Bedenleri gitse bile, eserleri kalplerde kalır.

...

Ebû Derda (r.a.) şöyle der:
— Öğreten de, öğrenen de sevap almakta eşittirler. Çünkü, insanlar iki kısımdır: Âlimler ve ilim öğrenmeye çalışanlar. Bunlar dışında kalanlarda hayır yoktur.



İlimle Amel
— İnsan öğrenci olmadıkça, âlim olamaz. Bildiği ile âmil olmadıkça da hakiki âlim olamaz.

— Bilmeyene bir defa yazık olsun. Bilip de gereğini yerine getirmeyene yedi defa yazıklar olsun.


Ebû Derda (r.a.)

Resûlüllah (s.a.v.) âlimi kendi makamına koydu, şöyle buyurdu:

— "Bir kimse, bir âlimi ziyaret ederse, beni ziyaret etmiş olur.
Bir kimse, bir âlimle müsâfaha ederse, benimle musafaha etmiş olur.
Bir kimse, bir âlimle oturursa, benimle oturmuş olur. Dünyada benimle oturanı ise, Allahü Teâlâ kıyamet günü cennette benimle beraber oturtur."




Tenbihu'l Gâfilîn Bostanül Arifin

Fıkıh - İlmihal