Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


BaŞöRTüSü TaKaNLaR ve BaŞöRTüSüNe TaKaNLaR...

BaŞöRTüSü TaKaNLaR ve BaŞöRTüSüNe TaKaNLaR..


İskilipli Atıf Hoca "Frenk Mukallitliği" isimli kitabından muhakeme edilirken, hâkim diyor ki: "Hoca, bir metre bez için bu kadar ısrara gerek var mı?"

Atıf Hoca direkte dalgalanan bayrağı gösteriyor, diyor ki: "Hâkim bey, şu bayrak da iki metrelik bir bezdir. Yırtıp atabilir miyiz?"

İşte o bayrak nasıl ki bizim istiklalimize alâmettir, başörtüsü de kadının istiklaline alâmettir.

Nasıl ki bir hanım başı açık okuluna girebiliyor, başı örtülü hanım da okuluna girebilmeli. Buna izin verilmemesi, insan haklarıyla, özgürlükle bağdaşmaz!

Almanya Köln'de "kadının özgürlüğü" isimli bir konferans tertip edilmişti. Konu şu: Müslüman kadınlar başlarını zorla mı örtüyorlar, yoksa kendi istekleriyle mi örtüyorlar?

Sosyalistler, kapitalistler, papazlar, hocalar... Hepsi, hepsi sırayla konuştular? Bir genç hanım söz istedi, dedi ki: "Ben Alman'ım. Ziraat mühendisiyim. Başımı örtmekten çok memnunum. Kadın, birilerinin zevkine kurban edilmemelidir. Neden bizimle meşgul oluyorsunuz da, şortla gezen Alman kadınlarıyla meşgul olmuyorsunuz?" Kadının bu konuşması paneli bitirdi.

Bana göre Avrupalı, başörtüsünü görünce Osmanlı'yı görüyor! Osmanlı'nın gelmesinden korkuyor! Osmanlı devleti gökten inmedi. Osman Gazi isminde bir adam, Osmanlı devletini kurdu.

Başörtüsünden korkanlar da böyle düşünüyor. "Başörtüsü, Türkiye'yi Osmanlı yapmaya yetebilir!" İnsanlar, Avrupavâri yaşayabilmek için, Avrupa'yı istiyor.

Bugün bir kız üniversiteye başörtülü girse, şeriat mı gelmiş olur? Bu bir korkudur. Korkulan, şeriat değil, dindir.

Türkiye'de devlet adamları teferruatla çok meşgul oluyorlar. Hâlbuki Amerika'da tahsil yaptığım sıralarda, Almanya'da çalıştığım sıralarda gördüm ki, gerek Amerika gerekse Almanya, teferruattan çok memleketin ekonomisini nasıl düzeltebiliriz, memleketin sosyal yapısını nasıl daha iyiye götürebiliriz, dünya politikasında daha güçlü nasıl olabiliriz, bu meseleler üzerinde duruyorlar.
Ne yazık ki, Türkiye'de başörtüsü meselesi fazla büyütülüyor.


Devlet, başörtüsüne bakmamalı, başın içindeki ilme bakmalı. Bilkent'e, Ortadoğu Üniversitesine giden kızın kafasının içinde fizik var, kimya var, cebir var, geometri var, bilim var! Ve bu kızlar derslerinde başarılı. Başörtüsü, fiziği öğrenmeye mani değil. Fiziğin formülleri gelip başörtüsüne çarpıp da yere düşmüyor; kızın kafasına girebiliyor.
Ekonomimizi daha iyiye nasıl götürebiliriz, sosyal imkânlarımızı nasıl geliştirebiliriz, dünya politikasında ağırlığımızı nasıl koruyabiliriz; mesele budur!

HeKiMoĞLu iSMaiL


Bende üniversiteye giderken mecburen çıkartıyorum ama o an neler düşündüğümü neler hissetiğimi bir ben birde Allah bilir düşünebiliyor musunuz yanından türbanla geçtiğin bir erkeğin yanından tekrar başı açık geçmek başım açık geçtiğim an sanki dünyalar başıma yıkılıyor kalbim çok acıyor gerçekten çok büyük bir utanç müslüman ülkesinde türban yasak Benim safi niyetlerle taktığım başörtümü bu derece kafasına takan onu insanların düşüncelerinden silmek için bu derece çalışan insanlara inat başörtümü bir bayrak gibi başımıntacı yapmak bana büyük bir haz veriyor...

Kardeşim bu konu yıllardır ülkemizdeki ''BAZI''kesimlerin aşamadığı bir konu. Dediğin gibi aşılmasıda çok zor görünüyor,insanlar medeniyet dedikleri şeyi bizim saçımız görünmüyor diye bizde bulunmadığını düşünüyorlar.Aslında bi çoğundan daha medeni,daha yenilikçi insanlarız.Hem kurtuluş savaşını o beğenmedikleri başı örtülü kadınlar sayesinde kazanmadık mı?Daha neyi tartışıyoruz?Benimde yarama tuz bastınız çünkü bende baş örtüsü sorunu nedeniyle okuyamayan bir kızım :'(

avrupalasacagiz diye kendilerinden geciyorlar...boyle giderse zaten duzelmez bu isler.
dinsiz , imansiz bir vatan olmaz olsada zaten yasanmaz...

benim anlam veremedigim ve soruldugunda cevap bulamadigim bir konu...burada yani Avusturya gibi bir Avrupa devletinde ne Üniversitelerde ne de diger Okul ve Devlet Dairelerinde Basörtü sorunu yasanmiyo ama benim kendi ülkemde yasaniyo...burada Basörtüsü ile Okul'a gitmek serbest, burda hor görülmüyor tam aksine saygi duyuluyor dinini yasadigindan yasamaya calistigindan bunun arkasinda durdugundan dolayi saygi görüyorsun...ama kendi Ülkemizde bu mümkün degildir...eger ki sebep Avrupalasmaksa o zaman soruyorum nerede bunun Avrupai tarafi...Avrupa'da serbest - Türkiye'de degil (asil geride kalmislik budur)...Saygilar...

TESETTÜRLÜYÜM ÇÜNKÜ ;

Allahı hatırlamak ve hatırlatmak için..

Yaratılış gayemin gereği…

Özel olduğum için ..

Özel hissettiğim için ..

İnsanların gözünde değil Rabbimin nazarında özel olduğum için..

Kulluğumun gereği..

Rabbimin rızasını kazanmak için..

Tesettürlüyüm diyorum.

Örtü, yükseklerden bir emir ve yüksek bir eylemdir! Allah’tan kuluna mahsus bir hediye, Mü’mine mahsus bir ahlaktır!

Göklerden gelen hediyeyi kabul ettiğim için Tesettürlüyüm...

Tesettürlüyken daha rahat olduğum için,
Dışarıda kendimi en rahat hissedebileceğim giyim şekli olduğu için,
Allah rızası için,
Birtakım kötü gözlerden koruduğu için,
Tesettürlü bir insan dış görünüşüyle değil de kişiliği ve ahlakıyla davranışlarıyla, düşünceleriyle ön planda olduğu için…

Tesettürlüyüm çünkü hürüm ben…

tesettürüm sayesinde namahremim saygı duruşuna geçmek zorunda…

(öyle bir temsil etmeliyim ki bu olmak zorunda)

Tesettürlüyüm çünkü Hak böyle istiyor…

Hakk istedi mi, şek yok şüphe yok koşul yok şart yok…

Tesettürlüyüm çünkü; hürüm ben…

Budur sebebi örtümü başımda taşırken gözlerimin ışıması…

Gurur addetmeyiniz…

Tesettürlüyüm çünkü ;


ben çiçek gibi taşımıyorum başımda örtümü
ben örtümü kurşun gibi yüreğimde saklıyorum




Tesettürlüyüm çünkü ;,

değerliyim!!

Tesettürlüyüm Çünkü..

Kem gözler-çirkef bakışlar bana göre değil….

Tesettürlüyüm Çünkü..
Allah’a İtaat Ediyorum..
Tesettürlüyüm...Çünkü

Allah’a Teslim oldum…

Tesettürlüsün Çünkü

güzelsin ve güzel olduğun için gizlisin(saklısın),Gizli olman emredilmiş…Göz önünde olanın, kolay ulaşılanın ne değeri vardır ki?…

Tesettürlüyüm Çünkü;

Yüce Rabbim emretmiş.
o, bu dedi diye vazgeçecek kadar basit olsaydı başımda taşımaya utanırdım.
elhamdülillah gururla taşıyorum...

Tesettürlüyüm Çünkü;

“O” öyle emretti.

Tesettürlüyüm Çünkü;

AHLAK ANLAYIŞIMDIR

Tesettürlüsün Çünkü;

Büyük bir Allah ağrısı çekmeyeceksin ..

Tesettürlüyüm Çünkü;

o benım kımlıgım !!

Tesettürlüyüm Çünkü;
Rabbim in verdiği bedenle dünyaya cihat için gönderildim.

onu koruyacak en güzel zırhtır tesettür ..

Ve silahimdır başörtüm …

zalime ve zulme karşı direnmek ben Rabbimin emriyim dıye haykırmak için..

Tesettürlüyüm Çünkü;

başımda bulunan ufak bir bez parçasıyla sevap kazanıyorum,
Tesettürlüyüm Çünkü;

İslam’dan rahatsız olanlarla kavgasız,gürültüsüz,kansız-cansız ancak böyle savaşabiliyorum,
Tesettürlüyüm Çünkü;

öbür tarafta tesettürsüzden tek ayrılcalığım bu olacak,
Tesettürlüyüm Çünkü;

zevk alıyorum,
Tesettürlüyüm Çünkü;

kendimi seviyorum,Rahat yaşıyorum çünkü;TESETTÜRLÜYÜM..

Daha ötesi varmı?


TESETTÜRLÜYÜM ÇÜNKÜ ;

Allahı hatırlamak ve hatırlatmak için..

Yaratılış gayemin gereği…

Özel olduğum için ..

Özel hissettiğim için ..

İnsanların gözünde değil Rabbimin nazarında özel olduğum için..

Kulluğumun gereği..

Rabbimin rızasını kazanmak için..

Tesettürlüyüm diyorum.

Örtü, yükseklerden bir emir ve yüksek bir eylemdir! Allah’tan kuluna mahsus bir hediye, Mü’mine mahsus bir ahlaktır!

Göklerden gelen hediyeyi kabul ettiğim için Tesettürlüyüm...

Tesettürlüyken daha rahat olduğum için,
Dışarıda kendimi en rahat hissedebileceğim giyim şekli olduğu için,
Allah rızası için,
Birtakım kötü gözlerden koruduğu için,
Tesettürlü bir insan dış görünüşüyle değil de kişiliği ve ahlakıyla davranışlarıyla, düşünceleriyle ön planda olduğu için…

Tesettürlüyüm çünkü hürüm ben…

tesettürüm sayesinde namahremim saygı duruşuna geçmek zorunda…

(öyle bir temsil etmeliyim ki bu olmak zorunda)

Tesettürlüyüm çünkü Hak böyle istiyor…

Hakk istedi mi, şek yok şüphe yok koşul yok şart yok…

Tesettürlüyüm çünkü; hürüm ben…

Budur sebebi örtümü başımda taşırken gözlerimin ışıması…

Gurur addetmeyiniz…

Tesettürlüyüm çünkü ;


ben çiçek gibi taşımıyorum başımda örtümü
ben örtümü kurşun gibi yüreğimde saklıyorum




Tesettürlüyüm çünkü ;,

değerliyim!!

Tesettürlüyüm Çünkü..

Kem gözler-çirkef bakışlar bana göre değil….

Tesettürlüyüm Çünkü..
Allah’a İtaat Ediyorum..
Tesettürlüyüm...Çünkü

Allah’a Teslim oldum…

Tesettürlüsün Çünkü

güzelsin ve güzel olduğun için gizlisin(saklısın),Gizli olman emredilmiş…Göz önünde olanın, kolay ulaşılanın ne değeri vardır ki?…

Tesettürlüyüm Çünkü;

Yüce Rabbim emretmiş.
o, bu dedi diye vazgeçecek kadar basit olsaydı başımda taşımaya utanırdım.
elhamdülillah gururla taşıyorum...

Tesettürlüyüm Çünkü;

“O” öyle emretti.

Tesettürlüyüm Çünkü;

AHLAK ANLAYIŞIMDIR

Tesettürlüsün Çünkü;

Büyük bir Allah ağrısı çekmeyeceksin ..

Tesettürlüyüm Çünkü;

o benım kımlıgım !!

Tesettürlüyüm Çünkü;
Rabbim in verdiği bedenle dünyaya cihat için gönderildim.

onu koruyacak en güzel zırhtır tesettür ..

Ve silahimdır başörtüm …

zalime ve zulme karşı direnmek ben Rabbimin emriyim dıye haykırmak için..

Tesettürlüyüm Çünkü;

başımda bulunan ufak bir bez parçasıyla sevap kazanıyorum,
Tesettürlüyüm Çünkü;

İslam’dan rahatsız olanlarla kavgasız,gürültüsüz,kansız-cansız ancak böyle savaşabiliyorum,
Tesettürlüyüm Çünkü;

öbür tarafta tesettürsüzden tek ayrılcalığım bu olacak,
Tesettürlüyüm Çünkü;

zevk alıyorum,
Tesettürlüyüm Çünkü;

kendimi seviyorum,Rahat yaşıyorum çünkü;TESETTÜRLÜYÜM..

Daha ötesi varmı?



------Tesettürlüsünüz çünkü Cenabı Hakk Emrediyor.----------

Şer'i Tesettüre olan inancınızdan dolayı sizleri tebrik ederim.

Çok önemli bir noktayı hatırlatmadan geçemedim.Şöyle ki:

Müslüman kadının hanesi ki;onu örten ilk yerdir.Ahir zamanın bid'akarane fikirlerini neşreden sözde medeniyet,müslüman kadını;zaruret halleri müstesna yuvalarından çıkarmakla, tehlikeye atmıştır.
Bu tehlikeli gidişatın devamında ise;şer'i hicabın aslından uzaklaştırılmış ve giyinik çıplaklar haline dönüştürülmüşlerdir.Maalesef!
Hem,şer'i hicab olduğu halde; erkeklerle birlikte, besmelesiz bir eğitim sistemi içinde bulunmakta bir sakınca görmemekle;tehlikenin bir başka boyuta ulaştığından gafil olunmaktadır.
Özetle;hakkı savunurken,başka bir hakka hürmetsizlik edilmemelidir.
Müslüman kadın;şer'i hicabın aslına taraftar olmalıdır.Evinde oturmalı...(Zaruretler müstesna)
Yok illa okuyacağım diyorsa;kendisi bilir...Günahına katlanır...
Tesettürümle okuyacağım diye; başka bir hakka hürmetsizlik etmez.İnancını bir başka inancı bozmakla çifte tehlikeye düşmez.

Not:Lütfen! Ortamı gerdiğimi düşünmeyiniz ve beni yanlış anlamayınız!

yolcu kardesim, hassas ancak dogru noktaya parmak bastiniz... yüksek tahsil yapan hanim kardeslerimizin pek hosuna gitmesede gercek budur...

anlayışınıza sığınarak...
"Dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olma" diye buna denir...

[quote=yolcu ]
Şer'i Tesettüre olan inancınızdan dolayı sizleri tebrik ederim.

Çok önemli bir noktayı hatırlatmadan geçemedim.Şöyle ki:

Müslüman kadının hanesi ki;onu örten ilk yerdir.Ahir zamanın bid'akarane fikirlerini neşreden sözde medeniyet,müslüman kadını;zaruret halleri müstesna yuvalarından çıkarmakla, tehlikeye atmıştır.
Bu tehlikeli gidişatın devamında ise;şer'i hicabın aslından uzaklaştırılmış ve giyinik çıplaklar haline dönüştürülmüşlerdir.Maalesef!
Hem,şer'i hicab olduğu halde; erkeklerle birlikte, besmelesiz bir eğitim sistemi içinde bulunmakta bir sakınca görmemekle;tehlikenin bir başka boyuta ulaştığından gafil olunmaktadır.
Özetle;hakkı savunurken,başka bir hakka hürmetsizlik edilmemelidir.
Müslüman kadın;şer'i hicabın aslına taraftar olmalıdır.Evinde oturmalı...(Zaruretler müstesna)
Yok illa okuyacağım diyorsa;kendisi bilir...Günahına katlanır...
Tesettürümle okuyacağım diye; başka bir hakka hürmetsizlik etmez.İnancını bir başka inancı bozmakla çifte tehlikeye düşmez.

Not:Lütfen! Ortamı gerdiğimi düşünmeyiniz ve beni yanlış anlamayınız!
Yolcu kardeşim ne demek istediğini anlayanlardanım.
Yazına müsadenle bir ekleme yapmak istiyorum.
Başörtüsünün üzerinde o kadar duruluyor ki maalesef müslüman kızlarımız kadınlarımız herhalde başını kapatınca herşeyin tastamam olduğunu zannediyorlar ki her nereye gidersem gideyim çevremde, sokakta, işyerinde vs. vs. tesettürlü kızımızı kadınımızı bir elin parmaklarıyla sayabileceğimiz şekilde görebiliyorum. (Ya altta pantolon var, başürtüsü kısa boyun gözüküyor, bir de şimdi yeni moda oldu herhalde boğaza garip bir halat düğümü atılıyor buna çok kere rastladım gene boyun ortada, ya da etek bir karış yukarda vs. vs.) Kadın için örtünmek; yüz hattı, el ve ayaklar dışında hiçbir uzvunun belli olmamasıdır.
Bir kızın için sorulan "tesettürlü mü değil mi" sorusu toplumda yerini "başı açık mı kapalı mı?" sorusuna bırakmıştır.
Bakın ısrarla söylüyorum bu bir tuzak tuzağa düşmeyelim onların istediği bir biçimde tepki veriyoruz. Sadece başörtüsününün değil, TESETTÜRÜ ve yolcu kardeşimizin de değindiği gibi tesettürün bir müslüman kız kardeşimize yüklediği sorumlulukların üzerinde duralım ki toplumsal bilinç bu yönde gelişsin.
Sonuç olarak;
Üzülerek söylüyorum ama, kızlarımız kadınlarımız mücadelelerinde samimi olmadıkça Allah bu zulmü kaldırmayacaktır.
Saygı ile...

Yolcu kardeşim ne demek istediğini anlayanlardanım.
Yazına müsadenle bir ekleme yapmak istiyorum.
Başörtüsünün üzerinde o kadar duruluyor ki maalesef müslüman kızlarımız kadınlarımız herhalde başını kapatınca herşeyin tastamam olduğunu zannediyorlar ki her nereye gidersem gideyim çevremde, sokakta, işyerinde vs. vs. tesettürlü kızımızı kadınımızı bir elin parmaklarıyla sayabileceğimiz şekilde görebiliyorum. (Ya altta pantolon var, başürtüsü kısa boyun gözüküyor, bir de şimdi yeni moda oldu herhalde boğaza garip bir halat düğümü atılıyor buna çok kere rastladım gene boyun ortada, ya da etek bir karış yukarda vs. vs.) Kadın için örtünmek; yüz hattı, el ve ayaklar dışında hiçbir uzvunun belli olmamasıdır.
Bir kızın için sorulan "tesettürlü mü değil mi" sorusu toplumda yerini "başı açık mı kapalı mı?" sorusuna bırakmıştır.
Bakın ısrarla söylüyorum bu bir tuzak tuzağa düşmeyelim onların istediği bir biçimde tepki veriyoruz. Sadece başörtüsününün değil, TESETTÜRÜ ve yolcu kardeşimizin de değindiği gibi tesettürün bir müslüman kız kardeşimize yüklediği sorumlulukların üzerinde duralım ki toplumsal bilinç bu yönde gelişsin.
Sonuç olarak;
Üzülerek söylüyorum ama, kızlarımız kadınlarımız (tabiki herkes değil) mücadelelerinde samimi olmadıkça Allah bu zulmü kaldırmaz.
Not:Kusura bakmayın yazıyı iki defa gönderdim. Çünkü yanlışlıkla biri alıntı gibi oldu
Saygı ile...

Allah razı olsun kardeşim. paylaşımın için ve bu malesef midemi bulandıran ve nefrete yol açan bir olay.

yukarda bazı düşünceler var idi. şahsen katılmıyorum. neden. onlar baş örtülüleri görünce Osmanlı kurulacak korkularından değil. Onlar biliyorlar artık osmanlı tarih oldu. Gelmesi çok zor.

Aslında onların istediği nedir biliyomusunuz hayvanca yaşamak hayvan olmak hayvanların yaptığı gibi yapmaktır.

aslında bu baş örtüsü çözülürdü çözülmeye ama devlette adam yok. korkmayacak adam yok. Bizleri bu hale getiren korku makamımızdan olma davası. eğere ki korkmasın bizi yönetenler çoğu şeyi çözerler ama malesef korku.

burda da şu var başını mecbuur örteceksin. sim siyah elbise giyip çıkacaksın dışarı. doktorsanda giyeceksin. ne güzel yaa işte bu.

''Bayrak nasıl ki bizim istiklalimize alâmettir, başörtüsü de kadının istiklaline alâmettir. ''

istikBalim mi istikLalim mi sorusunun cevabını yıllar önce istiklalden yana verince
>:(maalesefki kendi vatanımda kendımı maglup olmuş gıbı hıssettım...
bunun bedelını nasıl ödeyecekler bılmıyorum...

Bırde bazı kardeslerımız kadının yerı evı gıbı yorumlar yapmışlar..
Diger cenahtan RİCA edıyorum..bizim yaşam alanlarımızı kurmak konusunda
daha cömert olalım...Rıza-ı ilahıye uygun bilimin kadın cenahı üzerındekı artı etkılerını gözardı etmeyelım..İlimle zengınlestırılmiş,sosyal,kendıne guvenlı, güçlü
bir o kadarda nisa oldugunu unutmayan,sahıp oldugu artıları sındırebılmış kavram kargasası yasamayan müenneslerın olması bı toplumun zengınlıgıdır..
çünkü onların yetıstırecegı nesıl güçlü bir nesıl olacaktır..
bulundugumuz toplum zaten çesıtlı fıkırlerı barındıran bır toplum..
hiç olmazsa dındar kesımdekı kardeslerımız kadınlarını yuceltıp onların gelışmesı için gereklı kapıları beraber acsınlar ....acsınlarkı bu dının nisa cemaatıne nasıl deger verdıgını bı nebze olsun gösterelım...Kanımca asıl olan dindar ve donanımlı insan yetıstırmektır...bazı kesımın asıl korkusuda buduur ..biz iki cenah olarak sayımızı artırarak bunun hıcde korkulacak bişey olmadııgını göstermek için çalışmalıyız..
hızla gelişen dunyada söz sahıbı olmak için dört duvar arasındakı annelere ihtiyacımız yoktu.. bundan sonrada hıç olmayacaktır..

Tekraren çok RİCA edıyorum.. kapıları acmakta koprulerı kurmakta birbirimize sahıp çıkalım lutfen...SAYGILARIMLA..


Kardeşim bu konu yıllardır ülkemizdeki ''BAZI''kesimlerin aşamadığı bir konu. Dediğin gibi aşılmasıda çok zor görünüyor,insanlar medeniyet dedikleri şeyi bizim saçımız görünmüyor diye bizde bulunmadığını düşünüyorlar.Aslında bi çoğundan daha medeni,daha yenilikçi insanlarız.Hem kurtuluş savaşını o beğenmedikleri başı örtülü kadınlar sayesinde kazanmadık mı?Daha neyi tartışıyoruz?Benimde yarama tuz bastınız çünkü bende baş örtüsü sorunu nedeniyle okuyamayan bir kızım :'(


Mükafatını fazlasıyla Hz. Allahın huzurunda alırsını kardeşim İnşallah ...
Ağzına başörtüyü dolamış sizlere sıkıntı veren nâşerif'ler utansın ...


------Tesettürlüsünüz çünkü Cenabı Hakk Emrediyor.----------

+++++++++++++++++



Şer'i Tesettüre olan inancınızdan dolayı sizleri tebrik ederim.

Çok önemli bir noktayı hatırlatmadan geçemedim.Şöyle ki:

Müslüman kadının hanesi ki;onu örten ilk yerdir.Ahir zamanın bid'akarane fikirlerini neşreden sözde medeniyet,müslüman kadını;zaruret halleri müstesna yuvalarından çıkarmakla, tehlikeye atmıştır.
Bu tehlikeli gidişatın devamında ise;şer'i hicabın aslından uzaklaştırılmış ve giyinik çıplaklar haline dönüştürülmüşlerdir.Maalesef!
Hem,şer'i hicab olduğu halde; erkeklerle birlikte, besmelesiz bir eğitim sistemi içinde bulunmakta bir sakınca görmemekle;tehlikenin bir başka boyuta ulaştığından gafil olunmaktadır.
Özetle;hakkı savunurken,başka bir hakka hürmetsizlik edilmemelidir.
Müslüman kadın;şer'i hicabın aslına taraftar olmalıdır.Evinde oturmalı...(Zaruretler müstesna)
Yok illa okuyacağım diyorsa;kendisi bilir...Günahına katlanır...
Tesettürümle okuyacağım diye; başka bir hakka hürmetsizlik etmez.İnancını bir başka inancı bozmakla çifte tehlikeye düşmez.


Allah razı olsun kardeşim ...
Doğrular söylenince gerilecek olan şimdi gerilsin konuşsun doğruları öğrensin veya kabullensin bence ...
Aksi halde Ahirette gerilim farklı şekilde olacaktır ve iş işten geçmiş, dönüşü olmayan bir yola girilmiş olacaktır...



yolcu kardesim, hassas ancak dogru noktaya parmak bastiniz... yüksek tahsil yapan hanim kardeslerimizin pek hosuna gitmesede gercek budur...




anlayışınıza sığınarak...
"Dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olma" diye buna denir...




Yolcu kardeşim ne demek istediğini anlayanlardanım.
Yazına müsadenle bir ekleme yapmak istiyorum.
Başörtüsünün üzerinde o kadar duruluyor ki maalesef müslüman kızlarımız kadınlarımız herhalde başını kapatınca herşeyin tastamam olduğunu zannediyorlar ki her nereye gidersem gideyim çevremde, sokakta, işyerinde vs. vs. tesettürlü kızımızı kadınımızı bir elin parmaklarıyla sayabileceğimiz şekilde görebiliyorum. (Ya altta pantolon var, başürtüsü kısa boyun gözüküyor, bir de şimdi yeni moda oldu herhalde boğaza garip bir halat düğümü atılıyor buna çok kere rastladım gene boyun ortada, ya da etek bir karış yukarda vs. vs.) Kadın için örtünmek; yüz hattı, el ve ayaklar dışında hiçbir uzvunun belli olmamasıdır.
Bir kızın için sorulan "tesettürlü mü değil mi" sorusu toplumda yerini "başı açık mı kapalı mı?" sorusuna bırakmıştır.
Bakın ısrarla söylüyorum bu bir tuzak tuzağa düşmeyelim onların istediği bir biçimde tepki veriyoruz. Sadece başörtüsününün değil, TESETTÜRÜ ve yolcu kardeşimizin de değindiği gibi tesettürün bir müslüman kız kardeşimize yüklediği sorumlulukların üzerinde duralım ki toplumsal bilinç bu yönde gelişsin.
Sonuç olarak;
Üzülerek söylüyorum ama, kızlarımız kadınlarımız mücadelelerinde samimi olmadıkça Allah bu zulmü kaldırmayacaktır.
Saygı ile...


-------------------------------------


''Bayrak nasıl ki bizim istiklalimize alâmettir, başörtüsü de kadının istiklaline alâmettir. ''

istikBalim mi istikLalim mi sorusunun cevabını yıllar önce istiklalden yana verince
>:(maalesefki kendi vatanımda kendımı maglup olmuş gıbı hıssettım...
bunun bedelını nasıl ödeyecekler bılmıyorum...

Bırde bazı kardeslerımız kadının yerı evı gıbı yorumlar yapmışlar..
Diger cenahtan RİCA edıyorum..bizim yaşam alanlarımızı kurmak konusunda
daha cömert olalım...Rıza-ı ilahıye uygun bilimin kadın cenahı üzerındekı artı etkılerını gözardı etmeyelım..İlimle zengınlestırılmiş,sosyal,kendıne guvenlı, güçlü
bir o kadarda nisa oldugunu unutmayan,sahıp oldugu artıları sındırebılmış kavram kargasası yasamayan müenneslerın olması bı toplumun zengınlıgıdır..
çünkü onların yetıstırecegı nesıl güçlü bir nesıl olacaktır..
bulundugumuz toplum zaten çesıtlı fıkırlerı barındıran bır toplum..
hiç olmazsa dındar kesımdekı kardeslerımız kadınlarını yuceltıp onların gelışmesı için gereklı kapıları beraber acsınlar ....acsınlarkı bu dının nisa cemaatıne nasıl deger verdıgını bı nebze olsun gösterelım...Kanımca asıl olan dindar ve donanımlı insan yetıstırmektır...bazı kesımın asıl korkusuda buduur ..biz iki cenah olarak sayımızı artırarak bunun hıcde korkulacak bişey olmadııgını göstermek için çalışmalıyız..
hızla gelişen dunyada söz sahıbı olmak için dört duvar arasındakı annelere ihtiyacımız yoktu.. bundan sonrada hıç olmayacaktır..

Tekraren çok RİCA edıyorum.. kapıları acmakta koprulerı kurmakta birbirimize sahıp çıkalım lutfen...SAYGILARIMLA..


Ortam öyle bir ortam olduki kardeşim, alim gelse zor kurtuluyor ...
Önce baş açılması ile başlanıyor, sonra okuldaki mecburi muhatab olmalar, daha sonra samimiyetler ...
Olmaz demeyin, yaşayarak görüyorum ...

hızla gelişen dunyada söz sahıbı olmak için dört duvar arasındakı annelere ihtiyacımız yoktu.. bundan sonrada hıç olmayacaktır..



Lalelif kardeşim kusura bakmayalım ama Fatih Sultan Mehmetler o dört duvar arasındaki analardan yetişmiştir.
Dünya istediği kadar hızlı gelişsin, isterse 3-5 çağ birden atlayalım;
Bir çocuğun gelişiminde, Allah'ın sadece analara bahşettiği merhamet ve şevkat nurlarının çocuğun gönlüne olan tesirini hiç kimse değiştiremez.
10 tane dadı alın, bütün sülaleyi seferber edin, hiçbir ilgi ana ilgisinin yerini dolduramaz. Tabi bu söylediklerim ANALIĞIN ne kadar yüksek bir makam olduğunun farkına varabilenleredir.
(Zaruret sahibi olanlar hariç) ömrünü iş kadını olarak geçirip, çocuğuna analık yapamayanlar bu lütufun farkına varamayanlardır maalesef...
Saygı ile...


hızla gelişen dunyada söz sahıbı olmak için dört duvar arasındakı annelere ihtiyacımız yoktu.. bundan sonrada hıç olmayacaktır..



Lalelif kardeşim kusura bakmayalım ama Fatih Sultan Mehmetler o dört duvar arasındaki analardan yetişmiştir.
Dünya istediği kadar hızlı gelişsin, isterse 3-5 çağ birden atlayalım;
Bir çocuğun gelişiminde, Allah'ın sadece analara bahşettiği merhamet ve şevkat nurlarının çocuğun gönlüne olan tesirini hiç kimse değiştiremez.
10 tane dadı alın, bütün sülaleyi seferber edin, hiçbir ilgi ana ilgisinin yerini dolduramaz. Tabi bu söylediklerim ANALIĞIN ne kadar yüksek bir makam olduğunun farkına varabilenleredir.
(Zaruret sahibi olanlar hariç) ömrünü iş kadını olarak geçirip, çocuğuna analık yapamayanlar bu lütufun farkına varamayanlardır maalesef...
Saygı ile...


Kardeşime bende katılıyorum


Makale Köşemiz

MollaCami.Com