Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


" Terörde Neden Başarısızız? "

TERÖR meselesi çok karmaşık bir mesele, konuyu iyi analiz edebilmek muhtemelen disiplinlerarası bir uzmanlık gerekiyor.

Terör konusunun rant boyutları var, hem uluslararası, hem küresel boyutları var, insan hakları boyutları var, ekonomik boyutları var, kimlik boyutları, siyasi ihtiras boyutları var, istihbarat boyutları var, var oğlu var.
Tüm bunlara ilaveten, terör belasıyla etkin mücadele edebilmek için gerçek uzmanlara da ihtiyaç var.

Uzman derken özel eğitimli güvenlik güçlerini değil, terör meselesini iyi analiz edebilecek nitelikli uzmanları kastediyorum.
Yukarıda saydığım boyutlar dahilinde terör konusu ne kadar bizim kontrolümüzde belli değil, ama terörle mücadelede galiba en büyük zaaflarımızın başında gerçek terör uzmanlarımızın olmaması da var.
Türkiye bir Avrupa/Ortadoğu ülkesi ve burada terörle mücadele etmek zorundaysanız uzmanlarınızın gerçek uzmanlar olması gerekiyor.

Televizyonlarda izleme olanağı (!) bulduğum ve terör uzmanı ünvanını kullanan kimselerin bir bölümünü tanıyorum, bir bölümünü de, merak ediyorum, internetten özgeçmişlerine bakarak tanımaya çalışıyorum.
Bir-iki tane saptamam var, bunları da okurlarla paylaşmak istiyorum.

Kendilerine Türkiye’de yani bir Avrupa/Ortadoğu ülkesinde terör uzmanı diyen arkadaşların çok büyük bir bölümü ibranice, arapça, kürtçe ve rusca bilmiyorlar; ne kadar ingilizce bildikleri ise bir muamma, ingilizceleri mesela her gün iyi bir ABD gazetesini izlemeye yeterli mi, emin değilim.

Arapça, ibranice bilmeden Ortadoğu üzerine, Ortadoğu ile ilişkili bir konuda, mesela PKK konusunda yazıp, çizmeyi, yorumlar yapmayı ve bu yorumlar, tezler üzerinden uzman ünvanı kullanmayı okurların takdirine bırakıyorum.
Bu durum, latince, ibranice hiç bilmeden, ne kadar iyi arapça ve farsca bildiklerine de pek emin değilim, ilahiyatçı olmaya benziyor; latince ve ibranice bilmeyen insana ilahiyatçı (teolog) denemez, dense dense yüksek din adamı denebilir kanısındayım.
Aynen, arapça, ibranice, rusca bilmeyen, ingilizceleri de çat pat olan kimselere Ortadoğu ya da terör uzmanı denemeyeceği gibi; ingilizce bilmeden ABD tarihi uzmanı olmak neyse, bu coğrafyada da arapça, ibranice, rusca bilmeden terör uzmanı olmak aynı şey olsa gerek.

Mesele sadece lisan meselesi de değil; terör uzmanlıkları kendilerinden menkul bu arkadaşların önemli bir bölümü bir STK’da, bir araştırma (!) ve inceleme (!) biriminde görev yapıyorlar; kimse alınmasın diye somut örnekler vermiyorum.

Bir STK’da terör uzmanı olarak görev yapmanın olmaz ise olmazı da, devletin konuya ilişkin tezlerine belirli bir mesafede durabilmeyi de bilmek olmalıdır; devlet ile, resmi görüş ile aynı nakaratı terennüm edeceksen, devletin sana ihtiyacı, o STK’nın da esbab-ı mucibesi ne ola ki diye düşünmeden edemiyor insan o zaman. Bu arkadaşların özgeçmişlerine baktığımda büyük bir bölümünün Harp Akademileri’nden geçtiğini görüyoruz, bu durum tek başına bir nakısa değil elbette ama sorun bu arkadaşların adeta tümünün askerle konuya ilişkin aynı görüşü paylaşmaları, hatta aynı kaynakları kullanmaları; bu durumda TSK bu uzmanlardan (!) ne gibi bir fayda, moral kazanmak dışında, istihsal edebiliyor, doğrusu anlamakta yine zorlanıyorum.

Üçüncü ve çok önemli bir konu da, terör uzmanı (!) arkadaşların meselenin parasal boyutlarıyla ilgili ciddi bir çalışma yapmamaları; büyük çoğunluğu meselenin rant boyutuna değiniyorlar ama konunun uzmanı olmayan kişiler de rant meselesinde bu arkadaşlar kadar kelam edebiliyorlar doğrusu. Terörün parasal boyutunun tarafsız bir biçimde çalışılmaması başlı başına bir çalışma konusu da olabilir bizim ülkemizde.

Bu uzmanlık (!) sorunu, özellikle güvenlik konularında bizde çok yaygın; Irak savaşı esnasında ekranlarda Güneydoğu’da görev yapmış, 33 erin şehit edildiği gün bölge sorumlusu olan, çok daha önemli olmak üzere, Harp Akademileri Komutanlığı yapmış bir orgenaral (ismi şart değil) hatırlıyorum, elinde bir küçük sopa, haritaların başında ABD ordusunun Irak’a kuzeyden girmemesi durumunda mağlup olmaya mahkum olduğunu söyler dururdu.

Bizim profesyonel militerlerin de uzmanlık düzeyleri bu. Aynen, arapça, rusca bilmeyen, daha da önemlisi Türkiye’den her sene kaç paralık uyuşturucu geçiyor, bu para kimlere gidiyor meselesini hiç irdelemeyen terör uzmanlarımız gibi



Eser Karakaş / Star

Yazı uzun geldi okuyamadım :) Belki sonra döner okurum. Ama terör konusunda; biz bataklıktaki sineklerle uğraşıyoruz bataklık kurumadıkça sinekler tükenmez.

50paylasim icin tesekkurler


Yazarlardan

MollaCami.Com