Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Avrupa alkolü yasaklıyor, biz ise reklâmını yapıyoruz!
Hayat şartları, insanlığı yaratılış gerçeklerini kabule mecbur ediyor. Düne kadar alkollü içki içmeyi medeniyetin gereği sayan Avrupa, artık bu âbelââdan kurtulmak için her türlü adımı atıyor. Tabiî ki alkole karşı adım atan sadece Avrupa ülkeleri değil, Amerika ve Rusya başta olmak üzere, başka ülkeler de bu yönde adımlar atıyor.
İlgili haberin bir kısmı şöyle: Viyana, Linz, İnnsbruck gibi büyük şehirlerin metrolarında alkol kullanılmasını yasaklayan Avusturya, şimdi de açık alanlarda alkol tüketilmesi yasağını tartışıyor.
Avusturya Graz Belediyesiânin daha önce uygulamaya koyduğu İnnenstadt denilen iç bölgede açık alanlarda alkol kullanılmasını yasaklayan kararı, Viyana belediyelerinde de tartışmaya alındı.
Başşehir Viyanaânın dünyaca ünlü ve Birinci Viyana olarak ifade edilen turistik bölgesi Innenstadt sakinleri de açık alanlarda alkol kullanılmasının yasaklanmasını istedi. (...) Açık alanlarda alkol kullanılması yasağını ekranlara taşıyan devlet kanalı ORF de ilçe sakinlerine mikrofon tuttu.
Kanala görüş veren sakinlerin çoğu, böyle bir yasağın kendilerini etkilemeyeceğini, ama ilçenin saygınlığı için gayet olumlu bir uygulama olacağını söyledi. Sakinler, (...) açık alanlarda alkol tüketilmesinin yasaklanması gerektiğini ifade etti.â (Cihan haber ajansı bülteni, 9 Mayıs 2012)
Bakınız, âAvrupaânın göbeğiânde bir il ya da bir ilçede alkollü içki yasaklanıyor, konu TVâlerde tartışılırken, muhtemelen kendileri de alkollü içki içen vatandaşlar bile âaçık alandaâ içki içilmesinin yasaklanmasına destek veriyor. Niçin, çünkü içki içseler de âalkollü içkiânin ilmen ve tıbben zararlı olduğunu biliyorlar. Bir defa o bataklığa düşmüş, çıkamıyorlar. Ama devletin bu alışkanlığı engellemesine destek oluyorlar. İnançları müsaade ettiği halde, âsağlık gerekçesiâ ile de olsa alkollü içkinin yasaklanmasına karşı çıkmıyorlar.
Peki bizde? Hem ilmen, hem tıbben ve hem de inançlarımız gereği âyasak ve zararlıâ olan alkollü içki muhabbetinin sebebi nedir?
Alkollü içki Avrupaâda yaşayanlara zarar veriyor da, Türkiyeâdeki âaydın ve ilericiâlere zarar vermiyor mu? Peki, çocuklarımız? Onları bu belâdan, bu musîbetten bu bataklıktan korumamız gerekmez mi?
Bir vali, bir belediye başkanı ya da bir sivil toplum kuruluşu âAlkollü içkiler yasaklansın, teşvik edilmesinâ dese hemen itiraz ediliyor.
Alkollü içki sevdası ve muhabbetinin bize neye mal olduğunun farkında değil miyiz? Bilhassa gençleri alkollü içkilerden korumak isteyenlere destek olmak yerine, engel olunmasını anlamak mümkün mü?
Tekrarlamak durumundayız ki, en büyük çelişkimiz; alkollü içki reklâmlarının halen gazetelerde devam ediyor olmasıdır. Düşünün ki sigaranın gazetelerde reklâmı yapılamıyor, ama daha zararlı ve insanları tıbben âdeliâ eden alkollü içki reklâmları serbest!
Niçin? Tartışmalı yönetmelikler dolayısıyla... Aynı şekilde filmlerde sigara içenler âbuzâlanıp, gizlenmeye çalışılıyor; alkollü içkiler, kadeh tokuşturmak ise serbest...
Yapmayalım, etmeyelim. Bu yol çıkmaz sokaktır. Alkollü içkilerin reklâmlarını sürdürerek bir yere varamayız. Hiç değilse Avrupaânın bu noktadaki güzel örneklerini kendimize ölçü alalım.
İlk adım olarak alkollü içkilerin gazetelerdeki ve tabiî ki filmlerdeki, dizilerdeki gizli-açık reklâmlarını engelleyelim. Başbakanlığın, Sağlık Bakanlığının ve diğer ilgili kurum ve kuruluşların bu konuda gecikmeden adım atmasını bekliyoruz.
Unutmayalım ki, içtiği alkollü içki dolayısıyla evlerinin yolunu bulamayanlara servis tahsis etmek yerine, onların sarhoş olmayacağı bir zemini oluşturmak daha kârlıdır.
Elbette âiçki içmek yasakâ demekle bunlar olmaz. Alkollü içki alışkanlığına giden yollar tıkanmalı ve reklâmla teşvik sona ermeli...
Faruk ÇAKIR