Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim

AYASOFYA CAMİSİ İbadete Açılıyor

AYASOFYA CAMİSİ İbadete Açılıyor
Biliyorsunuz, gündemde CHP'nin tek parti döneminde sattığı veya depoya çevirdiği camiler var. Bugün onlar yeniden cami olarak kullanılıyor. Fakat maalesef Ayasofya Camisi o zulmü yaşamaya devam ediyor. Hâlâ esir, hâlâ yetim, hâlâ ilgisiz.

Türkiye'deki Müslümanların unuttuğu Ayasofya'nın yeniden cami olarak ibadete açılacağı şeklinde duyumlar alıyorum. İsim vermek uygun düşmez ama hükümetin bu yönde bir çalışmasının olduğunu dolayısıyla yakın bir gelecekte Ayasofya'nın tedricen ibadete açılacağını söyleyenler var.

Hükümet, Fethin sembolü, Fatih'in hatırası, ümmetin esir mabedi Ayasofya Camisini yeniden özgürlüğüne kavuşturmayı planlıyormuş. İnşallah milyonların umudu gerçekleşir de Ayasofya Camisi zincirlerden kurtulur.

Bu arada şunu da belirtmemiz gerekir ki Ayasofya'nın ibadete açılması, Fatih'in vakfiyesine ve yüzlerce yıllık realiteye uygun olarak beş vakit namaza, vaaza, hutbeye, cumaya yani Müslüman cemaatine açılması anlamına gelir. Yoksa İSAM Başkanı Prof. Dr. M. Akif Aydın'ın anladığı anlamda ibadete açılma değil.

Ne diyordu M. Akif Aydın? M. Akif Aydın, Zaman gazetesinden Nuriye Akman'a 03.10.2010 tarihinde verdiği bir mülakatta diyordu ki "Ayasofya'yı ibadete açalım ama iki dinin mensupları da gelsinler burada kendi ibadetlerini yapsınlar. Hafta boyu Müslümanlar, hafta sonu da Hıristiyanlar kendi dillerince Allah'a yakarsınlar."

Şu anda muhafazakâr camiada bile böyle düşünen yazarlar, gazeteciler var. Fener Patriği bile bu kadar cüretkâr olamamıştı. Hükümetin Ayasofya'yı yeniden İslam ibadetine açacağına bütün kalbimle inanmak istiyorum. Ateş olmayan yerden duman tütmez, diye düşünüyorum.

Biliyorsunuz, bugünlerde CHP'nin 1950 yılından önceki dönemlerde camileri sattığı, camilerin ahır olmasına göz yumduğu delillerle, belgelerle ispat ediliyor. Bunu bizzat Başbakan söylüyor.

Camilerin satılığa çıkarılması veya ahır, ambar olması hadisesine Ayasofya'yı da eklemek lazım. Ayasofya da CHP tarafından ibadete kapatılmıştı. Hem de alelacele kapatılmıştı. Gazi Paşa'nın imzası bile beklenmeden sahte bir imza ile ibadete kapatılmıştı. Hâlâ da kapalı. Kimse Ayasofya'dan bahsetmiyor.

Ertuğrul Günay'ın, "Anadolu'daki bütün kültürlerin eserlerini restore edeceğiz, koruyacağız." açıklaması boş yere değildi elbet. Fener Rum Patriği Bartholomeos, "Bizim için Anadolu Kudüs kadar kutsaldır." derken bazı şeyleri ima ediyordu aslında. Anadolu'da yıkılmış hatta kalıntısı bile kalmayan eski kiliseler onarıldı. Bazıları ayinlere açıldı. Hatta İzmir'in Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı beldesindeki tarihî Pazaryeri Camisi restorasyon adı altında kilise hâline gerildi. Caminin içinde kilise işaretleri, ikonlar, heykeller aslına uygun olarak yeniden yapıldı. Hristiyanlık sembollerinin yoğun olduğu alan bir perde ile kapatıldı. Geçen yıl bir Pazar günü namazdan sonra Patrik Bartholomeos'un yönetiminde camide ayin yapıldı. Ayine Yunan adalarından yüz elli kişi iştirak etti.

Aynı şekilde Van'ın Akdamar adasındaki ören hâline gelmiş Ermeni kilisesi de onarıldı, ayağa kaldırıldı ve ayine açıldı. Bir tek Ermeni'nin yaşamadığı Akdamar'a ayin için yurt dışından Ermeniler geldi. 12 Eylül 2010'da yapılan ilk ayinden sonra geçen yıl 11 Eylül'de de ikinci ayin yapıldı.

Konya'nın Sille mahallesinde harap hâlde bulunan kilise de onarıldı. Ayine ne zaman açılacağı belli değil.

Yapılsın itirazımız yok. Ama Yunanistan, Bulgaristan, Ermenistan bütün Osmanlı camilerini yıktı. Hâl böyle iken Türkiye, kiliseleri onarıyor ama Ayasofya Camisi'ni Müslümanlara iade etmiyor. Acizane şöyle bir teklifim var: "Heybeliada Ruhban Okulu eğitime, Ayasofya Camisi de ibadete açılsın." Madem, Avrupa'dan çekiniliyor, böyle bir pazarlığa gidilsin.

Ayasofya Camisi konusunu yeniden gündemimize almalıyız. STK'ler, cemaatler konuyu yeniden gündeme getirerek hükümetin, gerçekten böyle bir niyeti varsa, elini güçlendirmeli ve gerekli kamuoyunu oluşturmalılar.

Tam zamanıdır. Zira geçmişte camilerin kapatıldığı, ahır veya ambar yapıldığı hadiseleri gündemde iken, o malum dönem ile yüzleşilirken Ayasofya Camisi için de bir şeyler yapılmalı. Ayasofya Camisi mutlaka gündeme gelmeli. Bu konuda mitingler yapılmalıdır. En azından imza kampanyası düzenlenebilir. Ayasofya Camisi ile ilgili dernekler kurulmalı. Birileri kendilerini bu yola vakfetmeli. Şahsen ben gönüllüyüm. Neden?

Çünkü Ayasofya Camisinin ibadete yeniden açılması demek Türkiye'nin gerçek anlamda bağımsız, hür bir ülke olduğunun yegâne kanıtıdır. Ayasofya Camisinin yeniden ibadete açılması demek, tarih ile yeniden barışmak ve büyük Türkiye'nin yeniden kurulması demektir.

Mustafa Durdu

Yazarlardan