Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Ehl-i Beyt ve imtihanımız.....

Lailahe illallah Muhammedün Resulüllah’ ifadesinde abideleşen iman hakikati, ancak ehlince izah edilebilecek bir keyfiyet taşır. Bu nedenle sırlarla dolu Kelime–i Tevhid cümlesini kuru bir cümle seviyesine indirmek büyük nasipsizliktir.

Aslında temel nasipsizlik tabii ki imandan uzak olmaktır. Alemlerin Rabbi’ni şeksiz şüphesiz ‘bir’lemeyen ve O’nun (cc) alemlere rahmet olarak gönderdiği Habibi’ne (sav) iman edip tâbi olmayan bir kalb, bahsedilen iman nimetinden zerre nasibini almamıştır.

Alemlerin yaratılışındaki nüveyi ‘Aşk–Muhabbet’ oluşturur. Nitekim Cenab–ı Hak biricik Peygamberimize (sav) hitaben, “Sen olmasaydın, Sen olmasaydın, alemleri yaratmazdım” buyurmuştur. Bu İlahi sevgi varlığın oluşumuna temel olmuş, ‘kün’ emrine temel teşkil etmiştir.

Aşkın kaynağı Allah’tır. Seven de, sevilmeye layık olan da bizzat Kendisidir. Habibi’ni seven, Zat’ına Mir’at–Ayna kılan da O’dur (cc). Dolayısıyla, sevginin bizzat yaratıcısı olan Allah’ın (cc), Kendine Habib kıldığı insanı sevmek, imanın kendisidir, var olma nimetinin bir teşekkürüdür.

Bu sevgi, silsile olarak devam eder. Peygamberimizi (sav) sevmek, tabii olarak O’nun sevdiklerini sevmeyi beraberinde getirir. İşte bu nedenle Allah’ın Sevgilisi’nin (sav) “Beyt’im” dediği ailesini ve “Yıldızlarım” diye taltif ettiği sahabe–i kiramı sevmek bir iman rüknüdür. Gayrısını düşünmek abesle iştigaldir.

Buradan hareketle, sahabe arasında ayrımcılık yapmak, bazılarını sevip bazılarını sevmemek, hatta işi hakarete kadar vardırmak terbiyesizliğin en büyüklerinden olduğu gibi, bu duygulara sahip olanı iman dairesinden alıp küfrün karanlık çukuruna savurabilir. Allah cümlemizi bu hallerden muhafaza buyursun.

Bu tür hallere sahip olanlara ikaz, müminlerin kalbindeki muhabbet duygularını daha da kavileştirmek mahiyetinde şu delillere dikkatlerimizi çevirelim:

Allahü Teâlâ, Ehl–i Beyte buyuruyor ki: “Allah sizlerden ricsi (her kusur ve kiri) gidermek istiyor ve sizi tam bir taharet ile temizlemeyi irade ediyor” (Ahzab: 33).

Peygamber Efendimiz, Hazret–i Ali’yi, Hazret–i Fatıma’yı, Hazret–i Hasan ve Hazret–i Hüseyin’i mübarek abâları ile örterek şöyle dua etti:

“İşte benim Ehl–i Beytim bunlardır. Ya Rabbi, bunlardan kötülüğü kaldır ve hepsini temiz eyle!” (Mesabih).
Sevgili Peygamberimiz (sav) buyurdu ki, “Şu üç hürmeti gözetenin, dini ve dünyası muhafaza edilir, yoksa hiç bir şeyi korunmaz. İslam’a, Peygambere ve O’nun nesline hürmet” (Taberani).

Yine hadis–i şeriflerde de buyuruldu ki:

“Ehl–i Beyti seveni Hak Teâlâ sever, buğz edene de buğz eder” (İbni Asakir).

“İslam’ın esası, Bana ve Ehl–i Beytime sevgidir” (İbni Asakir).

“Her şeyin temeli vardır. Müslümanlığın temeli ashab ve Ehl–i Beytimi sevmektir” (İ. Neccar).

“Allah’ın Kitabı ve Ehl–i Beytime uyan, hidayette olur, uymayan sapıtır” (İ. Hibban).

“Ehl–i Beytim, Nuh’un gemisi gibidir. Tutunan kurtulur, tutunmayan, boğulur” (Taberani).

“Tutunduğunuz vakit, asla dalalete düşmeyeceğiniz iki şeyi bıraktım: Allah’ın Kitabı Kur’an ve Ehl–i Beytim” (Hatib).

“Ehl–i Beytime buğz eden, yüzüstü Cehenneme atılır” (İ. Ahmed).

“Ehl–i Beytime, Cehennemlikten başkası buğz etmez” (İ. Ahmed).

“Fatıma, Cennet hatunlarının üstünü, Hasan ve Hüseyin de Cennet gençlerinin yüksekleridir” (Tirmizi).

“Ya Fatıma, Allah–ü Teâlâ senin gazabın için gazap eder, senin rızan için razı olur” (Hakim).

“Allah–ü Teâlâ, Fatıma ve nesline Cehennemi haram kıldı” (Hakim, Taberani).

“En iyiniz, Ehl–i Beytime iyilik edendir” (Hakim).

“Ehl–i Beytimi sevmeyen, ihtilafa düşer ve şeytana yoldaş olur” (Hakim).

“Vallahi Ehl–i Beytimi sevmeyenin kalbine iman girmez” (İ. Ahmed).

“Benim soyuma dil uzatarak, Beni incitenlere, Allah–ü Teâlâ çok azap yapar” (Deylemi).

“Ya Rabbi, Hasan ile Hüseyin’i seviyorum. Sen de sev. Bunları sevenleri de sev” (Tirmizi).

“Fatıma Benden bir parçadır. Onu inciten Beni incitmiş olur.” (Hakim).

“Fatıma’yı Ali’den daha çok severim, Ali, Bana, Fatıma’dan daha çok kıymetlidir” (Hakim).

“Kızım Fatıma’nın adı, ‘Allah onu ve sevenlerini Cehennemden korur’ manasındadır” (Deylemi).

“Ali’yi ancak mümin olan sever ve ona ancak münafık olan buğz eder” (Nesai).

“Ali’yi sevmek, ateşin odunu yaktığı gibi, Müslümanların günahını yok eder” (İ. Asakir).

“Ali’ye düşman olanın düşmanı Allah’tır” (Ramuz).

“Ben ilmin şehriyim, Ali ise kapısıdır” (Deylemi).

“İlim on kısım. Dokuzu Ali’de, biri diğer halktadır. O, bu biri de onlardan iyi bilir” (Ebu Nuaym).

“Ali’yi seven, Beni sevmiştir. Ona düşmanlık, Bana düşmanlıktır. Onu inciten Beni incitmiştir. Beni inciten de Allah–ü Teâlâyı incitmiş olur” (Taberani).

“İmanın birinci alameti Ali’yi sevmektir”.

“Ensara ancak münafık buğz eder. Ehli Beytime, Ebu Bekir ve Ömer’e buğz eden de münafıktır” (İ. Asakir).

“Ehl–i Beytimi ve ashabımı çok sevenin, Sırat köprüsünde ayağı kaymaz” (Deylemi, İ. Adiy).

“Ashabımı, ezvacımı ve Ehl–i Beytimi seven, Cennette Benimle beraber olur” (Ramuz).

“Allah’ı seven Beni sever, Beni seven de, Ehl–i Beytimi sever” (Tirmizi)

“Benden sonra Ehl–i Beytimle imtihan olunacaksınız” (Taberani).

“Bana ve Ehl–i Beytime salevat getirilmedikçe, dua ile Allah arasında perde vardır” (Ebuşşeyh).

Sevgili Peygamberimizin (sav) Ehl–i Beytine ve sahabesine olan muhabbetini anlatan bu ifadelerin sayısını çoğaltmak mümkün. Aslında sadece bir tanesi üzerinde yapılacak kısacık bir tefekkür bile insanın hayatını derinden etkileyecek nitelikte. Fakat bir tanesi var ki, dünü ve bugünü anlamamız noktasında çok çarpıcı.

Allah’ın Sevgilisi (sav) şöyle buyuruyor; “Benden sonra Ehl–i Beytimle imtihan olunacaksınız”.

Evet, başta Kerbela’da yaşanan facia olmak üzere, tarihte yaşanan ve müminleri yakından ilgilendiren bütün hadiselere bir de bu hadis–i şerif ışığında bakmak lazım.

Bugün Müslümanlar olarak üzerimizde dolaşan kara bulutların sebebi ne ola acaba?

Ve ülkemizde yaşananlar…

Toplumsal ayrışmaya doğru gittiğimizin, değerlerimizi tek tek yitirdiğimizin farkında mıyız?

Yoksa biz de Ehl–i Beyt’le imtihan mı oluyoruz?

Allah kazanmayı nasib eylesin. amin........

amin kardeşim...
Rabbim şefaatlerini nasip buyursun...yolarından ayırmasın bizleri....
Allah razı olsun kardeşim...

emeğine sağlık kardeşim....


emeğine sağlık kardeşim....


amin kardeşim...
Rabbim şefaatlerini nasip buyursun...yolarından ayırmasın bizleri....
Allah razı olsun kardeşim...


İz Bırakanlar (İslâm Büyükleri)

MollaCami.Com