Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


doğum günü

değerli arkadaşlar merak ediyorum. doğum günü kutlamak caiz mi ? doğum günü için hediye almak caiz mi ?

Günümüz insanlarının her sene kutladıkları doğum günü adeti tarihteki uygulamalarla tam bir tezat oluşturur. Çok eski çağlarda kişiyi ölüm yıldönümü ile anmak adetti. Kadınların ve çocukların bu gibi yıldönümleri ile alakaları yoktu. Zaten kimsenin doğduğu gün bir yere kaydedilmiyordu ki bilinsin.

Önce Mısırlılar sonra da Babilliler hükümdarlık ailesinin erkek çocuklarının doğum günlerini bir yere kaydetmeye ve zamanın takvimine göre kutlamaya başladılar. Adet sonradan diğer soylu sınıfına da yayıldı.

Tarihte kayda geçen ilk doğum günü kutlaması, milattan önce 3000 yıllarında yaşamış bir Mısır firavununa aittir. O zamanlarda doğum günü kutlaması yaşanılan çevrede yapılıyor, eş, dost, hizmetçiler hatta köleler bile kutlamaya katılıyor, günün şerefine tutuklulara af çıkıyor, esirler serbest bırakılıyordu.

Mısır ve Pers medeniyetlerinden Yunanlara geçen doğum günü adetine burada pasta kesme adeti de eklendi. Ay'ın ve avcılığın tanrıçası Artemis için her ayın altıncı günü yeniden doğuşunun şerefine kesilen pastaya Ay ışığını simgeleyen mumların ilavesi de bu devirlerde olmuştur. Yunanlarda da sadece erkeklerin doğum günleri kutlanmış hatta bu kutlamalar kişi öldükten sonra da devam etmiştir.

Daha sonraları Hıristiyanlık öncesi Roma'da ise imparatorların ve önemli devlet adamlarının doğum günleri Senato kararı ile milli bayram ilan edilmiştir. Sezar'ın doğum günü ise tam bir festivale dönüştürülmüştür. Hıristiyanlığın doğuşu ile birlikte tüm doğum günü kutlama adetleri hep birlikte yok olmuşlardır.

İlk Hıristiyanlar, senelerce gördükleri sıkıntı ve zulüm nedeniyle bu dünyanın zalim ve acımasız bir yer olduğuna inanıyorlardı. Bu nedenle de bir insanın dünyaya gelişini kutlamak için bir sebep yoktu. Kullanacaksa ölüm günü kutlanmalıydı.

Bilinenin aksine Hıristiyan azizlerinin doğum günü diye kutlanan yortu günleri aslında onların ölüm yıldönümleridir. Çünkü ilk Hıristiyanlar ölümü, öbür dünyaya geçmek, gerçek hayata doğmak olarak yorumluyorlardı.

Milattan sonra 245 yılında din adamları Hz. İsa'nın doğum gününü kendilerince kesin olarak tespit ettiklerini sandıklarında bile Kilise, bunun Mısır ve putperestlerden gelen bir uygulama olduğunu ileri sürerek, bir firavun gibi doğum günü kutlamanın günah olduğunu açıklamıştı.

Doğum günü adetinin, kadınlar ve çocuklar da dahil tüm aile bireylerini kapsayacak şekilde uygulanması için ise bir 800 yıl daha geçmesi gerekti. Avrupa'da günümüzdeki doğum günü kutlamaları on ikinci yüzyıldan sonra başlamıştır. (Alıntı)

Özetle diyebiliriz ki

Dinimizde, "doğum günü kutlaması" diye bir hüküm ve müsaade yoktur. Bu tamamen sonradan uydurulan şeylerdir. Bu sebeple bu tür merasimleri düzenlemek ve katılmak doğru değildir. (Mehmet EMRE, Fetvalar)



teşekkür ederim kaerdeşim. ancak hediye almak caiz mi acaba?

bende cevabi merak ediyorum,lutfen cevap

Hediye almak caizmi?
Bu konudaki görüsleri bende cok merak ettim!

ben hediye alma konusuna dinimizin güzel baktığını biliyorum ama yinede benim bilgim bir talebe bilgisi. bunun doğum günü için olduğunda farkı olur mu bi fikrim yok doğrusu. cevapları sabırsızlıkla bekliyoruz.

Hediye, insanlar arasında bir yakınlaşma ve yardımlaşma vâsıtasıdır. Târih boyunca insanlar ellerindeki çeşitli mal ve eşyâları birbirlerine karşılık beklemeden verip hediyeleşmişlerdir. Toplumların din, örf, âdet, gelenek görenek ve ekonomik durumlarına göre çeşitli mal ve eşya hediye metâı olabilmiştir. Bunlar arasında mücevherlerden kumaşa, taştan topraktan mâmul basit eşyâdan hayvanlara kadar hemen her çeşit mal görülür. Hediye, her zaman verilebildiği gibi, bilhassa, bayram, düğün, bir başarı vs. gibi vesilelerle verilir. Bâzı memleketlerde, böyle zamanlarda hediye vermek, an’ane hâlini almıştır. Bilhassa Müslüman Türkler arasında hediyeleşmek, mühim bir örf ve âdettir.
Dinimiz insanlara birbirleriyle hediyeleşmelerini tavsiye etmiştir. İslâm dîni, hediye üzerinde önemle durmaktadır. Müslümanların, birbirleriyle hediyeleşerek, aralarındaki muhabbet bağını kuvvetlendirmelerini emir ve tavsiye etmektedir.
Peygamber efendimiz Resulullah (sav) buyurdular ki Bana bir koyunun inciği kadar ayağı hediye edilse kabul ederim, böyle bir yemeği yemeye çağrılsam icabet ederim.(KÜTÜBÜ SİTTE )
Akrabalar arası müslümanlar arası ve komşular arası hediyeleşmek sevaptır. Bu hediyeyi küçük görmek ve burun kıvırmak doğru değildir. Komşusuna güvenmeyen ve onu rahatsız eden kimselerin imanları son derece zayıftır. Yoksul komşuları gözetmek gücü yeten komşuların görevidir. Hediyeleşmek komşular arasında sevgi bağı oluşturur. Komşusu aç iken diğer komşuların damak zevki araması hoş olmaz. Çorbanın suyunu artır denmesi bundandır. Ayrıca Komşuları aç iken tok yatan bizden değildir. Hadisi de bunu destekler. ( Riyazu’s-Salihin )

Bir kaç cümlede şek ve şüphe hakkında bilgi verip konumuzu tamamlayalım.

Verâ, şüpheli şeylerden çekinmektir. Bu hasletle muttasıf olmak isteyen kimse, daha ince ve derince düşünmek zorundadır.
Verâ, Kendi vicdanında şansını suçlu bulacağı davranışlardan çekinmektir. Bu sebeple vicdanları mürebbisi ve akılların muallimi bulunan
Resûl-i Ekrem (s.a.v.)
Sana şüphe veren şeyi vermeyen (şey)e terk et ( Et-Terğib vet-Terhib ) buyurmuştur.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) ayak kayacak noktalara uyarıcı işaretler dikmiş ve biz ümmetlerine dikkatli olmayı hatırlatmıştır. Bu cümleden olmak üzere bir hadîs-i şeriflerini (mealen) arz ediyoruz
Helâl açık (ça belli), haram da bellidir. İkisinin arasında şüpheli şeyler vardır ki insanların çoğu onları bilmezler. Her kim şüpheli şeylerden sakınırsa ırzını (haysiyet ve şerefini) de dinini de kurtarmış olur. Kim de şüpheli şeylere dalarsa koru etrafında (davarlarını) otlatan bir çoban gibi, çok sürmez içeri dalabilir.

Haberdâr olun! Her hükümdarın (kendine mahsus) bir korusu olur. Gözünüzü acın!.Allah'ın yeryüzündeki korusu da haram kıldığı şeylerdir. Haberdâr olun! Cesedin içinde bir et parçası vardır ki (o) iyi olursa ceset iyi olur. Bozulursa bütün ceset bozulur. İşte o (et parçası), kalptir.

Ashâb-ı kiramdan Ebû Zerr-i Ğıfârî (r.a.), Peygamberimizin ebediyyet âlemine irtihâlinden bir müddet sonra Rebze köyüne göç etmiş. Köy halkı kendisini ziyaret için gelmişler. İçlerinden biri süt getirmiş. Ebû Zer (r.a.), Bu ne sütüdür? diye sormuş. O kimse deve sütü cevabını vermiş ve aralarında şöyle bir konuşma geçmiş.
Develerinizi yayılması için saldığınızda ayağından bir yere bağlar mısınız?
Hayır, serbest olarak otlar.
Komşularınızın hurma bahçelerinin etrafında devenin ulaşamayacağı yükseklikte duvar var mıdır?
Yoktur.
Develerinizin sarkan hurma dallarından yemediğinden emin
misiniz?
Kusura bakma, ben bu sütü içemem buyurmuş...
Hal böyle iken niçin o hediye yi doğum gününde veya yılbaşında verilir veya alınır. Bunca günler varken neden o gün verelim. O halde şüpheli şeylerden kaçıp takva sahibi olalım...

Şunu da söyleyelim. Şirk merâsimlerine, küfür törenlerine tâzim etmek yani müşriklerin-kâfirlerin, gayr-i müslimlerin kutladıkları bayram-seyran ve sair hususi günlerinde onların yaptıklarını yapmak, tebrikleşmek, âdetlerine uymak, gösterilerini gönülden tasvip edip seyretmek de
şirkte sağlam bir basamaktır.
Zira iki ayrı dini tasdik eden, şirk ehlinden sayılır...Baki selam.

her ikisinide cok güzel ifade etmisiniz ALLAH RAZI OLSUN

doğum gününün kutlanmasının günah olduğunu sanmıyorum .bilakis insanlara deger vermek olduğuna göre çok iyi degerli bir şey ...insanlar bilmeden anlamadanda fetva verebiliyor diye düşünüyorum


doğum gününün kutlanmasının günah olduğunu sanmıyorum .bilakis insanlara deger vermek olduğuna göre çok iyi degerli bir şey ...insanlar bilmeden anlamadanda fetva verebiliyor diye düşünüyorum


Günah olan dogum günü kutlamak degil, dogum gününü nasil kutladigimizdir..

islami hassasiyetlere uymayan bir tarzda dogum günü kutlamak..
bu günde hos olmayan eglenceler düzenleyip haram olan içki ve yiyecekler kullanmak elbet ki günahtir..
ancak, güzel bir sekilde ve müsbet ölçüler içerisinde dogum günü kutlamak günah degil, aksine güzeldir..
ki bu tür güzellikler aile arasinda kaynasmaya, güzel ve helal eglenceye vesile olur..
hem aile arasinda bir kaynasma, hem geçmis yillara bir sükür,
hem gelecek yillara bir dua niyetiyle dogum günü kutlamak güzel olsa gerek..

Rabbim bizlere her animizda ölçüyle yasamayi,
eglencelerimizde bile kendisini anmayi, kendisine sükretmeyi nasip etsin..

Gerekli ve yeterli cevabı 'Üçharfbeşnokta' kardeşimiz kaynakları ile vermiştir.

Allah razi olsun.


her ikisinide cok güzel ifade etmisiniz ALLAH RAZI OLSUN


Özetle diyebiliriz ki

Dinimizde, "doğum günü kutlaması" diye bir hüküm ve müsaade yoktur. Bu tamamen sonradan uydurulan şeylerdir. Bu sebeple bu tür merasimleri düzenlemek ve katılmak doğru değildir. (Mehmet EMRE, Fetvalar)



Hal böyle iken niçin o hediye yi doğum gününde veya yılbaşında verilir veya alınır. Bunca günler varken neden o gün verelim. O halde şüpheli şeylerden kaçıp takva sahibi olalım...

Şunu da söyleyelim. Şirk merâsimlerine, küfür törenlerine tâzim etmek yani müşriklerin-kâfirlerin, gayr-i müslimlerin kutladıkları bayram-seyran ve sair hususi günlerinde onların yaptıklarını yapmak, tebrikleşmek, âdetlerine uymak, gösterilerini gönülden tasvip edip seyretmek de
şirkte sağlam bir basamaktır.
Zira iki ayrı dini tasdik eden, şirk ehlinden sayılır...Baki selam.


teşekkür ederiz.

arkadaslar herşeyı caızmı dıye sormak ne kadar dogru? kendı mantıgın ve ılmınlede bunu cewaplıyabılırsın
tabıkıde hocalardan buyuklerden ogrenıcek dogru dusup dusmıcegını soracak bı suru konumuz var fakat o konu bu konu degıl bence.. :)

dogum gunu kutlamanın ne gıbı bır kotuluğu olabılırkı sen kutlamasını bıldıkten sonra..
hedıye vermenın ne gıbı bı kotulugu olabılırkı sen aldıgını helal bıldıkten sonra..

sadece dogumgunde degıl arkdasına kardesıne bırsey alıp hedıye etmen onu mutlu etmen guzel birşeydır zaten mutlu etmek başlı başına bır mutluluk bence :)
hedıye almakta ınsanı mutlu eder ben sahsen cok mutlu oluyorum :)

bunlar bızı yakınlastırır degerlerımızı kaybetmedıgımızı gosterır şirk haram gıbı kavramlar başka konularda hatırlanması gereken kavramlar bence :)

bunlar bızı yakınlastırır degerlerımızı kaybetmedıgımızı gosterır

evet, hediyeleşmek bizi yakınlaştırır, sünnettir zaten. kim memnun olmaz bir sünneti işlemekten...Ama doğum günü kutlama, o gün hediye alınma vs. bizim değerlerimizden biri değil :) yukarıda ayrıntılı izah edilmiş.

burda hediye almayı tartışmıyorlar sanırım ,hediyenin gününü soruyorlar..hediye almayı zaten 1400 yıl önce hediyeleşin diye söyleyen söylemiş. ozaman hediye alıcaksak diyer günler sepetemi girdi ? bizim hiçmi güzel ve kayda değer bir günümüz yok ?
alıcaksak efendim ramazan hediyesi alalım, bayram hediyesi alalım, kandil hediyesi deyip bahane adip alalım işki sen alıp arkadaşının veya kardeşinin gönlünü alıcak ol gün çokkk..yeterki gayri müslümin uydurduğu gün'ü bahane veya sebeb etme..


Genel Soru ve Cevaplar

MollaCami.Com