Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


>Ülkemizden KRALİÇE GEÇTİ>

İngiltere kraliçesi II. Elizabeth Türkiye’yi turlamaya devam ediyor. Kraliçe’nin İngiltere’de sembolik bir anlamı olduğunu ve yetkilerinin yok denecek kadar az olduğu malumunuz. İngiltere kraliyet ailesinin belki en büyük ve yegâne görevi, –onu da zar zor başarabiliyorlar– soylarını devam ettirmektir.
Kraliçe’nin sembolik makamından dolayı ne yaptığından çok ne dediği önemlidir. Çünkü sözleri İngiliz dış politikasını yansıtmak zorundadır. Zaten kraliçenin konuşması İngiltere dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanıp önüne konulmaktadır.

Türkiye’ye hakaret değil mi?

Montrö Boğazlar Sözleşmesine göre savaş gemileri gece boğazlardan geçemez. Ama Kraliçe için Türkiye’ye gelen savaş gemisi Çanakkale Boğazı’ndan gece geçti.
Bu da yetmedi.
Yine Montrö’ye göre boğazlardan uçak gemileri kesinlikle geçemez. Ama kraliçenin uçak gemisi “özel izinle” geçirildi. 14 savaş uçağı taşıyabilen “HMS ILLUSTRIOUS” adlı uçak gemisi Karaköy limanına demir attı.
Kraliçe İstanbul’da başka yerler güvenli olmayacağı düşünüldüğünden bu uçak gemisinde kalacak. Bence bu Türkiye’yi küçük düşüren bir şey. Keşke buna izin verilmeseydi. Türkiye’nin kraliçeyi ağırlayacak güvenlik konusunda zaaf oluşturmayacak hiçbir mekânı yok muydu ki kraliçe İngiliz uçak gemisinde konakladı?
Madem Türkiye’ye güvenmiyorsunuz! Ne arıyorsunuz Türkiye’de?
Bu düpedüz bir hakaretti.
Ama ne yazık ki, kraliçenin programı önceden belli olduğu halde Hükümet ve cumhurbaşkanlığı bunu sineye çekmeyi tercih etti.

Kraliçe’nin konuşmasındaki vurgular
• Türkiye’nin AB üyeliğinden “olasılık” olarak söz etti.
Gerçi Nicholas Sarkozy’nin sözlerinin yanında kraliçenin olasılık ifadesi ılımlı bile algılanabilecek nitelikte.
• Medeniyetler İttifakı inisiyatifi aracılığıyla duyurdukları sesin, “ılımlılık ve uzlaşı çağrısı” olduğunu söyledi.
Kraliçe’nin bu çağrısı bizi şaşırtmamalı. Çünkü Medeniyetler İttifakı bilindiği gibi dinlerarası diyalog sürecinin devamıdır. Dinler arası diyalogun da Vatikan’ın misyonerlik çalışmalarında büyük aşamalar kat edebilmesi için ortaya atılmış bir proje olduğu akla getirilirse II. Elizabeth’in buna vurgu yapması normaldir.
• Türkiye ile İngiltere’nin Afganistan’daki NATO görevinin “ortakları” olduğunu belirtti ve “bu ortaklık ‘enerji temininde güvenlik’ konusunda kendini gösteriyor” dedi.
Bu ifadeler NATO’da Türkiye’nin muharip görevler üstlenmesini isteyen ABD politikaların İngiltere’de bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Afganistan’da bulunulma amacının barış olmadığının itirafı olarak değerlendirilebilir. Asıl hedefin enerji güvenliği olduğu vurgusu yapılması bu konuda yakın gelecekte Türkiye’den bazı şeyler istenebileceğini gösteriyor.

yakın gelecekte Türkiye’den bazı şeyler istenebileceğini gösteriyor.


daha ne satılacak ???
daha ne alınacak ???
ne kaldı ki ???

neyse susmalıyım :-X

haber için teşekkürler...


Güncel Haberler

MollaCami.Com