Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


İnatçılık...

İNATÇILIK


Çocukarda 3-5 yaşları arasında ana- baba ve kendileri için çok güç olan inatçılık dönemi başlar. O yaşa kadar kolay yönetilen bir çocuk, baş kaldıran, ters, huysuz ve dayanılmaz biri olur. Her şeyi reddeder, kendi bildiğini yapmak ister, ana-babanın isteklerine öfke ile karşı koyar.

Çocuklar Bu Yaşlarda Niçin İnatlaşırlar?

Kızlarda biraz erken olmak üzere 3-4 yaşlarında ortaya çıkan inatçı davranışlar aslında normal bir gelişim kabul edilir. Bu yaşta çocuk ilk defa olmak üzere kendini yetişkinlerden ve bilhassa annesinden bağımsız bir varlık olarak görmeye başlar. Etrafındaki yetişkinlerin istek ve iradelerine yerli yersiz direnme göstererek hem kendilerine hem de çevrelerine karşı bunu göstermek isterler. Çocuğun gelişiminde yeni bir devre başladığı için aslında tabii ve sevinilecek bir durumdur. Bu süre içinde çocuk her şeyi kendi başında yapmak ister. Kendinin yaptığı şeyler hoşuna gider, ona güven verir. Çevreden gelen direnişi kırmaya çalışır. İstediği gibi davranmasına engel olunmamasını ister. Bunun sağlanmaması halinde inatçı olur.
Bu devrede çocuğun inatçı gücünü engellemeye çalışmak; benlik, bağımsızlık ve şuurlanma duygusunu zedeleyeceğinden doğru değildir. İnatçılığın Nedenleri

a-Çocuğa fazla baskı yapılması

b-Çocuğun tüm isteklerinin önüne geçilmesi

c-Yanlış ve yetersiz eğitim

d-Kıskançlık

e-Yetişkinlerin kendi istekleriyle çocuğun istekleri arasında çelişkili davranış sergilememeleri

f-Çocuğa bağımsızlık duygusunun verilmemesi

İnatçı Çocuklara Nasıl Davranmalı?

İnatçılığa karşı alınacak en uygun tedbir çocuğu kendi halinde bırakmaktır. Emir ve yasaklarla sürekli ve gereksiz yerde hareket serbestliği engellenmemelidir. Fakat bu kendi halinde bırakmak anlayışı, çocuğun her istediğini yapmasına göz yummak, yani onun yetişkinlere ve otoriteye karşı çıkmasına müsamaha etmek manasına da gelmemelidir. Her ailenin elbette bir eğitim anlayışı vardır. Bu anlayış aile içinde önemli bir takım düzen ve kaideleri ihtiva eder. Çocuk bu kaidelerin önemini hissetmelidir ki kendinden güçlü ve bilgili olan otoritenin ne olduğunu takdir edebilsin.

Sözgelimi çocuğun muhakkak hep aynı saatte yatma alışkanlığı olmalıdır. Yoksa her istediği yapılırsa çocuk bunu bir savunma aracı olarak kullanır ve aynı şeyleri tekrarlayarak istediğini yaptırmak ister.

Bir gün çocuğun, annesinin yemek yedirmek isteği karşısında direndiğini varsayalım. Bu halde en doğru hareket, sofrayı terk etmesine izin vermektir. Fakat sofra toparlandıktan sonra çocuk, kuvvetli bir ihtimalle yemek isteyecektir. İşte bu durumda çocuğun yetişkin otoritesine hükmetmemesi ve ailesinin temel terbiye prensiplerini bozmaması için bir sonraki öğüne kadar ona yemek vermemelidir.

Yine inatçı bir çocuğa inatçı bir yaklaşım göstermenin doğru sonuçlar doğurmayacağı bilinmelidir. Çocuklarımıza kötü model olunmamalı inatçı davranışlardan kaçınmalıdır. Hele ceza vermekten uzak durulmalıdır. İnatçı çocuğu arkadaşlarıyla oyun oynamaya teşvik etmek ve oyun alanını genişleterek ilgisini değişik şeyler üzerine yöneltmek de faydalıdır.

-Çocuğa sağlıklı bir eğitim verilmelidir.

-Çocuğun her davranışı yersiz olarak engellenmemelidir.

-Çocuktan çelişkili isteklerde bulunulmamalıdır.

-Çocuğa olumlu alışkanlıklar kazandırılmalıdır. Oynadıktan sonra oyuncaklarını toplayıp, zamanında yemeğe oturması gibi yerinde ve zamanında övülerek güven duygusu kazandırılmalıdır.

-Anlayış ve şefkat inatçılığın önlenmesinde en önemli tedavi yoludur. Çocuk ailesinde ve çevresinde sevildiğini bilmelidir.
-Çocuk konuşmak istemediği bir konuda zorlanmamalı, kişiliğine karşı saygılı davranılmalıdır.

-Arkadaşları ile oyun oynaması sağlanmalıdır.


Çocuk Egitimi ve Gelişimi

MollaCami.Com