Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Medenî Kanun aile yapısını bozdu

Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu’nun 326. haftaki basın açıklamasını yapan Vahdet Vakfı yöneticisi İsmail Aydar, son günlerde kadına şiddet olayları yanında doktorlara, öğretmenlere kamu görevlilerine yönelik şiddet daha da arttığına dikkat çekerek, “Polisiye tedbirler kadına şiddeti önleyemiyor. Çünkü medeni Kanun aile yapısını bozmuştur. Ailede huzur kalmamıştır. Medeni kanun kadını boşanmaya teşvik ediyor” dedi.

Abdi İpekçi Parkı’nda yapılan eylemde konuşan Aydar, boşanmanın gerçekleşmesi halinde erkeğin hem yuvasından hem çocuklarından olduğu gibi, ekonomik olarak da çöküntüye uğradığını söyledi.

Aydar, “Bu durum erkeklerin cinnet geçirmesine yol açabilmektedir. Boşanma halinde kadına imtiyaz sağlanırken erkeği ekonomik ve psikolojik olarak çökertmek evliliği ateşten gömlek haline getirir. Toplumu evlilikten uzaklaştırıp zinanın artmasına sebep olur. Dolayısıyla ailenin çökmesi toplumun geleceği açısından çok tehlikelidir.

Hükümetin bu toplumsal felaketi önlemek için medeni kanunda millî değerlere dönük değişiklikler yapması gerekir” diye konuştu. 28 Şubat’ın esas yıkımının eğitim alanında olduğunu, “İslâm’sız bir Türkiye projesi” hazırlayan malûm zihniyetin imam-hatip liseleri, Kur’ân kursları, Anadolu sermayesi ve dindar insanlara zulümde sınır tanımadığını ifade eden Aydar, “8 yıllık kesintisiz temel eğitim bahanesi ile imam-hatip liselerini işlevsiz hale getirmiştir.

YÖK aracılığıyla üniversitelerde ilim bir kenara bırakılarak başörtülü öğrenci avına çıkılmıştır. Şimdi yargı önünde hesap verme zamanıdır. 28 Şubat koalisyon ortaklarının yargılanmasında askeri personelden sonra sıranın basın, yargı, üniversite ve patronlara da gelmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.

MEDYANIN YENİ GÖZDESİ â€œANTİKAPİTALİST MÜSLÜMANLAR”

1 Mayıs kutlamalarında kendilerini “Antikapitalist Müslümanlar” diye tanıtarak Taksim Meydanı’na yürüyen grubun bazı medya organlarının yeni gözdesi olduğunu ifade eden İsmail Aydar şöyle konuştu:

“Önce şunu ifade edelim ki; bütün ideolojiler vahyi inkâr ederek dünya hayatına kendilerince bir nizam verme gayreti içindedirler. Üretim ve tüketim araçlarının mülkiyeti, gelir dağılımı, emek ve sermaye konularında o günün gerçeklerinden yola çıkarak değişik fikirler ileri sürebilirler. Zaman ve şartlar değiştiğinde başka bir ideoloji ortaya çıkar, diğerinin yanlışlarını ortaya koyar.

Bu kısır döngü devam eder gider. Ancak hiçbir ideolog, ölüm sonrası için bir şey söyleyemez, çünkü gaybı bilebilmesi mümkün değildir. İslâm ise yaratıcımız Allah tarafından vahiy yolu ile Peygamber Efendimize (asm) indirilen, insanlara dünya ve ahiret mutluluğu sunan bir inanç ve hayat nizamıdır.

Bu nizama teslim olan insana da ‘Müslüman’ denilir. İsteyen insan İslâm’ı seçer, isteyen de herhangi bir ideolojiyi tercih eder. Her tercihin bir karşılığı ve bedeli vardır. Şunu açıkça ifade edelim ki, Allah’ın dini ile insan zihninin ürünü olan ideolojileri sentez yapmaya kalkmak başlı başına itikadi bir felâkettir.

Hayatı İslâm’a göre yorumlamak esas iken, İslâm’ı ideolojilerin veya sosyalizmin prensiplerine göre yorumlamak, İslâm’ı hiç bilmemenin zaruri bir neticesidir. Kendilerine ‘Antikapitalist Müslümanlar’ diyen bu gruba tavsiyemiz, İslâm’ı istismar etmeyi bırakıp kızlarla el ele tutuşup halay çekmeye devam etmeleridir.”
Fatih Karagöz / Ankara / Yeni Asya

Güzel bir konuya deginmissiniz. Ama bence aile yapisini sadece medeni kanun bozmadi. Insanlarin kendilerininde çok büyük rolu var.

Hiç kimse iyi giden evliligini bozmak istemez. Amma kadin, amma erkek.

Eskiden neden bosanmalarin az oldugu ise çok açik: kadin bosanmak istedigi zaman gidecek bir ailesi yok. Kendi kendine bi okul okumamis, elinde sanati yok, sokakta kalmaktansa basimda bi çatim bulunsun diye düsünüp bosanmayi düsünemiyor bile...

Bazen kadinlarda erkeklere hayati dar ediyorlar. Bunu kimse inkar edemez. Ama genellikle erkekler fiziksel kuvvetinde verdigi bir avantajla hanimlarini maddi ve manevi anlamda 'ezebiliyorlar'. Bu yüzden medeni kanunda da daha çok kadina hak verilmiski erkekler biraz ayagini denk alsin.

Ama kocasi kendisini ihmal ettigi için yakinan kadin, oglu gelinini aldattiginda 'o erkektir' dedigi müddetce, ne kanun kurtarir kadinlari nede baska birsey.

Mevlam hayirli geçimler versin cümlemize...


Güncel Haberler

MollaCami.Com