Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Ümmet ve Başkanı

BÜTÜN mü'minlerin tek bir Ümmet olduklarına inanmak ve ona göre düşünmek ve hareket etmek gerekir.

Irk, lisan, kültür çeşitlilikleri içinde mü'minlerin sarsılmaz bir Ümmet inancına, şuuruna, birliğine sahip olması lazımdır.

Halkı Müslüman olan bir ülkede, mübarek Ramazan ayında bir kısım Müslümanlar, içinde içki içilen lüks ve israflı otellerde papazlar, patrikler, monsenyörler, hahamlar, Süryaniler, Katolikler, Ortodokslar, Protestanlar ile neşeli, muhabbetli, gösterişli, renkli, ışıklı, şaşaalı şekilde iftar edebiliyorlar ama senede bir kez bile beş on Müslüman cemaatin, tarikatin, parçanın, hizbin, fırkasının lideri veya hocası bir araya gelemiyor.

Ümmet zamanla kayıtlı değildir. Bundan beş yüz yıl önce yaşamış, sonra ölmüş, çoğunun mezarı düzlenmiş mü'minler de Ümmetin içindedir.

Ümmet Kur'ana, Sünnete, Şeriata bağlılıkla oluşur ve güçlenir.

Mü'minler birbirini sever... Birbirine saygı duyar... Ümmet mensupları büyüklere saygı, küçüklere şefkat besler.

Ümmet olabilmek için birinci şart şudur:

Mü'minlerin başına bir İmam-ı Kebir, bir Emîr seçilecek ve onlar bu muhterem zata biat ve itaat edecekler.

İmam olmazsa, Ümmet lafta ve teoride kalır, hayata ve uygulama sahasına intikal etmez.

İmamdan sonraki ikinci şart hiyerarşi ve teşkilattır.

İslam düşmanı kafirlerin ve münafıkların en korktukları şey Müslümanların başlarına bir İmam seçip Ümmet haline gelmeleridir.

Onlar "Böl parçala ve hükm et" kaidesine uygun olarak mü'minleri birbirinden kopuk irili ufaklı bin parçaya ayırmışlardır.

Bunların bir kısmını birbirine düşman etmişlerdir.

Müslümanlar arasında bitmez ve tükenmez çekişme ve tepişme başlatmışlardır.

Şu anda, başta sevgili vatanımız Türkiye olmak üzere bütün İslam dünyasında İbn Sebe'ler, Lawrence'lar, Hempher'ler, casuslar, ajanlar, provokatörler cirit atmakta, fitne ve fesat saçmaktadır.

Müslümanların başlarına bir İmam-ı Kebir seçmeleri, ona biat ve itaat ederek BİR'leşmeleri küfrün ve rifakın belini kırar.

Bu yüzdendir ki, aman Müslümanlar birleşmesin, aman başlarına ehliyetli bir İmam seçmesin, aman şuurlu ve teşkilatlı bir Ümmet haline gelmesinler...

Bütün Ehl-i Sünnet cemaatleri, tarikatları, fırka ve hizipleri, artık bir konfederasyon mu olur, federasyon mu olur, mutlaka bir çatı altında toplanmalı ve bu birliğin başına alim, fazıl, ehliyetli, liyakatli, muktedir, firasetli, zahid, kâmil, müdebbir, âbid, muhlis, şeci', muttaqi bir zatı getirmelidir.

Bu yapılmazsa cahiliye rezaletleri içinde sürünmeye devam edeceğiz.

Ya birlik, ya esaret ve zillet.

Seçim bize ait.

Mehmet Şevket Eygi
araştırmacı yazar


Mehmet Şevket Eygi

MollaCami.Com