Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


21. yüzyili "Türkiye" baslatacak...

21. yüzyili "Türkiye" baslatacak...

20. yüzyil henüz bitmedi; 21.yüzyil da henüz baslamadi.19. yüzyili sona erdiren ve 20. yüzyili baslatan üç büyük küre ölçekli hâdise vardi: Birincisi, 1648 Westfalya Anlasmasi'yla "kurulan" ve Ingiliz Imparatorlugu' nun basini çektigi "Avrupa Dünya Düzeni"nin Birinci Dünya Savasi'ndan sonra çatirdamaya baslamasi,Ikinci Dünya Savasi'ndan sonra da tarihin yapilmasinda belirleyici aktif bir rol oynamaktan çekilmesiydi.

Ikinci hâdise,özelde Ingiliz,genelde ise Avrupa hâkimiyetinin yerini ABD'nin almaya baslamasiydi: Bu süreç,Birinci Dünya Savasi'yla ve Osmanli'nin durdurulmasiyla baslamis,Ikinci Dünya Savasi'ndan sonra nihâî noktasina ulasmis ve ABD'nin "dünya hâkimiyeti"yle sonuçlanmisti: BM,NATO,IMF ve Dünya Bankasi'ni hayata geçiren ABD,hem Bati uygarligini temsil etmeye,hem de küresel sistemin temel dinamiklerini belirlemeye basladi.

"Avrupa Dünya Düzeni"nin yerini alan yeni küresel sistemin 3,5 ayagi vardi: Merkezî ayagi ABD; ikinci ayagi Avrupa,üçüncüsünü Japonya; yarim ayagi ise Sovyetler olusturuyordu.Sovyetler,Yalta düzenegi geregi,yeni seküler-liberal- kapitalist sistemin merkezkaç gücü rolünü oynuyordu.Sovyet tecrübesi'nin,esas itibariyle,Rus ideasini ve iddiasini zamanla yok edecek bir boyut kazandigi görülünce,Ruslar,kendilerine en az bir asir kaybettiren bu oyuna derhal dur demesini ve yeniden toplarlanma sürecine girmesini bildiler: Putin,Rus ideasinin ve iddiasinin yeniden hayata geçirilmesi sürecinde önemli bir kilometre tasi rolü oynuyor.

20. yüzyili baslatan üçüncü ve en önemli neden, Osmanli'nin Islâm medeniyetinin durdurulmasidir.21. yüzyili baslatacak hâdise, Islâm medeniyetinin,tarihin yapilmasinda yeniden kilit rol oynayabilecek sekilde hayata geçirilmesi olacaktir.Su ân, ortada Islâm medeniyetinin yeniden tarih sahnesine çikabilecegini gösteren somut bir gösterge yok gibi görünüyor.Ama müslüman toplumlarin, gerçek anlamda bagimsizliklarina kavusmalari,bölgesel küresel siyasî,ekonomik, kültürel ve entellektüel isbirligi projeleri gelistirmeye soyunmalari, 21.yüzyili baslatacak en belirleyici hâdise olacaktir.

Cin'in,Hindistan'in ve Rusya'nin gelisi,21.yüzyili baslatmaya yetmeyecektir. Cünkü bu "aktör"ler,tipki Güney Kore Japonya ve Asya kaplanlari örneginde gördügümüz gibi, alternatif bir medeniyet paradigmasi sunamayacak kadar hadim edilmis,uyutulmus durumdalar; bu yüzden bu "aktör"lerin gelisi,tipki Sovyet tecrübesinde oldugu gibi merkezkaç gücü islevi görecek sekilde küresel seküler ve kapitalist sistem tarafindan kontrollü olarak desteklenmektedir.Yani, Rusya,Cin ve Hindistan'in gelisi,küresel sistemde paradigmatik bir degisime yol açmayacak.

21. yüzyili baslatacak tek potansiyel ülke,Türkiye'dir.Türkiye'deki laikçiler, Türkiye'nin,tarihin akisini degistirecek imkânlarini göremeyecek kadar körlesmis, kölelesmis ve hadim edilmis durumdalar: LaikçilerinTürkiye,bölge ve küre için sunacaklari esasli bir projeleri ve iddialari yoktur: Onlar,sadece kendi çikarlarini düsünüyorlar ve o yüzden Türkiye'yi,korku,kriz ve gerginlik politikalariyla küresel sisteme entegre ederek,iddialarini kendi elleriyle yok eden figüran bir ülke hâline getirmeyi becerebiliyorlar sadece!

Dünyanin,içine sürüklendigi kaos ve katastroftan sâhil-i selâmete çikabilmesi için seküler-kapitalist paradigmanin disinda bir paradigmaya ihtiyaci var: Böyle bir paradigmayi harekete ve hayata geçirebilecek tek ülke Türkiye'dir.Küresel sistem bunu çeyrek asir önceden gördügü için Osmanli cografyasina çöreklenerek Türkiye'yi kusatmaya girismistir.

Yusuf Kaplan

Selam Sevgi ve Dua Ile


Osmanlı Tarihi

MollaCami.Com