Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


" O ' nun Divanına Durmak "

V A K İ T S E H E R . . . . !



Ufukta günün kızıl çiçeği açmak üzere.
Zamanın rahmine sabahın nutfesi düştü az önce.
Gecenin karasında saklı ışıktan tohumlar başlarını uzatıyor.

Şimdi hatırla ki sen de bir zamanlar yokluğun karanlığında yitiktin.
Unutulmuşluk toprağına gömülü bir tohumdun. Kimsenin adını bilmediği, hatırını saymadığı bir yetimdin.

Senin de varlığının şafağı söktü yıllar önce . Unutulmuşluğun dipsiz kuyusundan çıkarıldın.
Ana rahmine bir küçük damlacık olarak tutundun.
VARLIĞINDAN HABERDAR DEĞİLDİ SEVDİKLERİN.

Hatırlanmaya değer bir şey bile değildin. Hatırla ki,
unutulmuşluğun
toprağında RABBİN SENİ UNUTMADI. Rabbin seni sahipsiz de bırakmadı.
Rabbin
seni yokluk gecesinden varlığın ufkuna eriştirdi. Taze bir bahar gibi
gün
yüzüne çıkardı bendenini. Ete kemiğe bürüdü ruhunu. Gülden tebessümler
giydirdi yüzüne.

Şimdi seher vakti.. Göz kapaklarının ardından kaç. Gafletin
gecesinden
uyan. Aç gözlerini sehere. Aç kalbini Rabbine. Uyan. Uyan ve an seni
hiç
unutmayan Rabbini. GÜNEŞ UFUKTA YÜKSELMEDEN SEN DUALAR UFKUNDA YÜKSEL!
Herkes unutsa bile seni unutmayan Rabbini, herkesin unuttuğu anda
ananlardan
ol. Haydi kalk! Kalk ve miracına eşlik et Sevgili’nin (s.a.v.). Şimdi
sabah! Sabah namazı vakti!..




[right]V A K İ T Ö Ğ L E . . . . !



Gün ortası. Dünya telaşındasın. İşler yoğun. Yarım kalmış ne kadar

var!Sanki sensiz yürümüyor hiç birşey. Sanki sen olmasan işler yarım
kalacak, belki hiç başlamayacak. Ne kadar çok vazgeçilmezin var ve ne
kadar
da vazgeçilmezsin!

Oysa DÜNYA SENİ PEK UMURSAMIYOR. Sessizce akıp gitmekte sonsuz
uzayda.
Telaşlarına inat, uzakta bir kelebek yavaşça kozasından çıkmakta.
Ötelerde
bir insan son nefesini vermekte sessizce. Bir bebek ilk kez
gülümsemekte
annesine...

Vakit öğle... güneş göğün en yüksek noktasında. Tıpkı gençliğin
gibi.
Şimdi gün de bir delikanlı. Heyecanlı ve telaşlı... Sanki hiç
bitmeyecekmiş
gibi, sanki hiç akşam olmayacakmış gibi...

Güneş asıl şimdi batmaya başladı. Zirveye erişen herkes gibi o da
alçalmaya başladı. Unutma ki senin ömrünün zevali de gençliğinde
başlıyor.
Bilirsin ki gün akşamlıdır, bilirsin ki yazın sonu hazandır.

Vakit öğle... O kadar gürültü var ki ortalıkta... KALBİNİN SESİNİ
DUYAMIYORSUN BİLE... Ruhunun sonsuza uzanan emellerine kör olmak
üzeresin.
Telaşların arasından sıyrıl, ruhuna yer ayır. Ebedi sükunete hazırla
kendini. Kalbini sonsuzluğa bitiştir. Alnını secdeye değdir.


[/right]

V A K İ T İ K İ N D İ . . . . !



Gün ihtiyarladı. Güneş solgun rengini bırakıyor güller üstüne.
Zaman
ırmağı ikindinin çağlayanından dökülüyor şimdi. Ayrılığı söylüyor hece
hece.
Hüzün renkli bulutlar sardı göğü. Güneşin saltanatı bitmek üzere.

Zevale doğru akıyor ışıklar. Hatırla ki sen de bir ömrün
ikindisinde
yürüyorsun. Tenin soluyor. Gözlerinin feri çekiliyor. Yüzünü bu
dünyadan
çevirmeye hazırlanıyorsun. Öbür kıyısındasın artık hayat nehrinin.
BUNDAN
SONRA VADİ YOK ARTIK SANA ZAMANIN. Yokuş aşağı akıyor kalbin. Güz
yaprakları
gibi. Hem dalındasın hayat ağacının, hem de düşmeye hazırsın.

Rüzgarı bekliyor gibisin. Hayatla bağların zayıflıyor. İnceldiği
yerden
kopmaya hazırsın. Sensizliğe alışıyor sevdiklerin. TERKETTİĞİN YERDE O
KADAR
DA BOŞLUK BIRAKMIYORSUN. Daha az yer kaplıyorsun dünyada.

Vakit ikindi... Kalbini kanatıyor kuru gül yaprakları. Tutunacak
dal
arıyor gibisin zamana karşı. Zamanın hükmü ağırlaşıyor üzerinde. Gün
daha
kısa geliyor artık. "Yemin olsun ki ikindi vaktine, hüsrandadır insan."
Şimdi anlıyorsun. Çünkü yokuş aşağı akıyorsun. Dalından kopuyorsun.
Hoyrat
bir rüzgar artık zaman. Geriye kalan ancak iman. Şimdi ikindi vakti...
Secdeye koy alnını. Eğil zamanın sahibinin önünde. O'na konuş,
dualarını
fısılda. Sonsuzluğa tutun hece hece.



[right][b][color=red]V A K İ T A K Ş A M . . . . !



Gün ölmek üzere. Güneş ışıklarını topluyor eşyanın üzerinden.
Kızılca
kıyameti kopuyor dünyanın. Kara kefenini giyiyor gün. Gülün rengi
soluyor,
eşyanın cazibesi yitiveriyor. Hatırla ki, senin de akşamın olacak bir
gün.
Ömrünün ışıkları solacak. Hayatının perdesi çekilecek. Senin de
kıyametin
kopacak. Dudaklarında donacak gülüşün güneşi. Zaman uçurumun olacak;
gelen
günün güneşi sana doğmayacak. Unutulacaksın. Ve hatta UNUTULDUĞUN BİLE
UNUTULACAK! İsmin anılmayacak orda burda. Kimse yolunu gözlemeyecek.

Şimdi akşam... "Gün akşamlıdır" unutma! Ölmeden önce bil öleceğini
ki,
yaşatıldığını fark edesin. Herkesin senden uzaklaşacağı ölüm anını
hatırla
ki, sen de şimdi herkesten ve her şeyden uzaklaşıp Rabbine yanaşasın.

SENİ SEN YOKKEN DE BİLEN RABBİN, SEN ÖLDÜKTEN SONRA DA BİLECEK
ELBET.
HERKESİN UNUTTUĞU YERDE SENİ BİR O HATIRLAYACAK. HATRINI YALNIZ O
BİLECEK.
SEN DE O'NU AN ŞİMDİ.

SEN DE ONUN HATIRINA VAR SECDEYE...

[/right]


[b]V A K İ T Y A T S I . . . . !




Gün çoktan öldü. Güneş ışıklarını topladı. Gece hükmediyor aleme.
Güneşin saltanatı bitti. Işıklar tükendi ufuklarda. Renkler ellerini
çekti
eşyadan. Gül soldu, gün soldu. Göğe yöneldi gözler. Hatırla ki, sen de
unutuluşun kara gecesine yuvarlanacaksın. Bir adın kalacak geriye. Bir
mezar
taşın hatırlayacak belki seni. Belki o da unutacak! Düşün ki,
unutuluşun
koyu karanlığı çökmüş üzerine. YOKLUĞUNA ÇOKTAN ALIŞILMIŞ. Unutuluşun
zaten
kanıksanmış. KİMSENİN ÖZLEDİĞİ BİLE DEĞİLSİN ARTIK!.. Gece, gece,
gece...
Sabaha çok var, ışık uzaklarda.

Yokluğun gecesinde adın bile unutulmuşken, kimden medet umarsın sor
kendine? Kim sana hayat vermişse, kurumuş kemikleri de toplayıp
dirilten “ O “
elbette! Hiç akşamı olmayan bir sabaha uyanmak üzere girdin ölümün
gecesine;
kendine söylesene! Söyle kendine, söyle kendine ki, çokların seni
unuttuğu bu
gece, herkesi unutup sen de O'nu hatırla! Söyle kendine ki, çoklarının
ışıklara kanıp sahte renklerin kuyularına daldığı bu gece,
Rabbini an,
Rabbine kan,
Rabbine uyan....

Rabbimiz bizden taleplerimiz için
sabıka kaydı,dilekçe, imza , mühür vesaire
istemez..
ve biz hala çoğu zaman bunu unutarak yaşıyoruz.
çok güzel, tek nefeste okuncak bir yazı
emeğinize sağlık.....


Rabbimiz bizden taleplerimiz için
sabıka kaydı,dilekçe, imza , mühür vesaire
istemez..
ve biz hala çoğu zaman bunu unutarak yaşıyoruz.
çok güzel, tek nefeste okuncak bir yazı
emeğinize sağlık.....


:) güzel yorum için teşekkürler kardeşim...


Edebiyat

MollaCami.Com