Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Muhammedi(sav)Nur Herşeye Anlam Kazandırıyor

Bugün dünya karanlıklarla, zulümlerle, felâketlerle, maddî manevî hastalıklarla çalkalanıyorsa bu, âlemin ve beşeriyetin Muhammedî nura kulak tıkamasındandır. Ve yine mü’minler sefâlet içerisinde ve zulüm altında kıvranıyorlarsa bunun da yegâne sebebi mü’minlerin O şefkatli Resul’e (a.s.m.) ümmet olacak sıfatlardan ve O’nun getirdiği nurdan mahrum oluşudur.


Âlem karanlıklar, insanlık ise zulüm ve sefalet içindeydi. Tâ ki Alemlerin Fahrı (a.s.m.), Sevgili Peygamberimiz kâinatı şereflendirinceye kadar. Onun getirdiği nur ile kâinat hayat buldu. Onun getirdiği nur ile beşeriyet zulmetten, karanlıktan, sefaletten, başıboşluktan, kurtuldu. Onun getirdiği nur ile varlıklar mânâ kazandı, abesiyyetten kurtuldu.

Getirdiği nur ile insanlığın gecesini gündüze, kışını bahara çevirdi. Peygamberlerin reisi, evliyaların seyyidi olan O Zat-ı Ahmed (a.s.m.)’ın getirdiği nur ile kâinata bakılmazsa birdenbire her şey karanlığa bürünür, anlamsızlaşır. Kainat umumî bir matem yeri gibi gözükür. Bütün hayat sahibi varlıkların ise yok olmak ve ayrılmak acısı ile her an karşılaşmanın ızdırabını yaşayan yetimler hükmünde olduğu zannedilir. Dağlar, denizler, yıldızlar, gezegenler gibi büyük cisimlerin ise tamamen anlamsız başıboş olduğu düşünülür. Ve Hazret-i Peygamber (a.s.m.)’ın getirdiği nurdan mahrum olarak kâinata nazar edilirse meydana gelen her hadisenin tesadüfen olduğu, âlemin ve içindeki hadsiz varlıkların başıboş oldukları zannedilir. İnsan ise başıboş, hayvandan daha zelîl bir varlık şeklinde telakki edilir.


İşte O Zat-ı Nurânî (a.s.m.)’ın getirdiği nur ve telkin ettiği iman ile kâinata bakılmazsa kâinat böyle korkunç ve manasız bir şekil alır. Ancak O’nun getirdiği iman nuru ile kâinata nazar edilirse herşeyin rengi birdenbire değişiverir. Âlem umumî bir matem yeri olmaktan çıkar ve nurlu bir zikir meclisine dönüşür. O Zat’ın getirdiği nur ile anlaşılır ki her şey Rabbini ve Yaratıcısını tesbih eden birer müsebbih. Ve her hadise ve varlık Rabbinin hadsiz esmâ ve sıfatına mazhar olan bir ayna. Hadiseler hikmetsiz ve tesadüf oyuncağı olmaktan çıkıp sonsuz hikmet sahibi Hak Teâlâ’nın isimlerinin tecellileri şeklinde görünür. Fahr-ı Âlem (a.s.m.)’ın getirdiği nurdan mahrum bir nazarla bakınca her şeyin yokluğa yuvarlandığı büyük bir mezar gibi gözüken geçmiş zaman peygamberler ve evliyaların nuruyla nurlanan manevî zikir meclislerinin kurulduğu menziller şekline bürünürken; karanlıklı ve korku verici gelecek zaman ise Kur’an’ın nuru ile nurlanır ve cennet bostanları şeklini alır. Böylelikle insanlık ümitsizlikten ve sahipsizlikten kurtulur. Kezâ O Zat-ı Nurânî (a.s.m.)’ın getirdiği nur ve telkin ettiği iman ile bakmayınca zelîl, hayvandan daha aşağı gibi gözüken insanın hakikatte iman nuru ile bakınca yaratılış ağacının en nurlu meyvesi ve yeryüzünün halifesi ünvanına sahip bir abd-i azîz olduğu anlaşılır.



“Sen Olmasa idin Alemleri yaratmazdım.

İşte Muhammedî nur kâinata böyle anlam kazandırıyor. Bundan dolayı O Zat olmasa idi her şey kıymetten, ehemmiyetten düşer ve hiçbir şeyin manası kalmazdı. Buna binaen Rabbimiz O’nu bütün âlemin yaratılış sebebi saymıştır. “Sen olmasa idin kâinatı yaratmazdım” (Keşf-ül Hafa 2:164) meâlindeki kudsî hadis bu manayı te’yid eder. Ve O Zat-ı Nurânî olmazsa kâinatın olmayacağı manasını ihtiva eder. Hz.Mevlânâ (r.a.) “İki dünya bir gönül için yaratılmıştır. “Sen olmasaydın bu kâinatı yaratmazdım!” hadisinin manasını düşün” buyurur...

Bugün âlem karanlıklarla, zulümlerle, felâketlerle, maddî manevî hastalıklarla çalkalanıyorsa bu, âlemin ve beşeriyetin Muhammedî nura kulak tıkamasındandır. Ve yine mü’minler sefâlet içerisinde ve zulüm altında kıvranıyorlarsa bunun da yegâne sebebi mü’minlerin O şefkatli Resul’e (a.s.m.) ümmet olacak sıfatlardan ve O’nun getirdiği nurdan mahrum oluşudur. Cenab-ı Hak cümlemize mahşerde Server-i Kâinat (a.s.m.)’ın bayrağı altında toplanmayı nasib eylesin. O’nun sünnetine ittibada muvaffak eylesin. Şefaatına mazhar eylesin. Amîn!

mehtap.yetkinforum.com

gönülden amin....
yine sizin paylaşımınız..yine çok lezzetli...
Rabbim istikametimizi Efendimizin yolundan ayırmasın...
Allah razı olsun Denizce kardeşim...

DOĞMAZDI KALBE İMAN

Doğmazdı kalbe iman, inmezdi arza Kur'an,
Meçhul olurdu esmâ, Levlâke yâ Muhammed!

Mâtem tutardı gökler, gülmezdi hiç melekler,
Mahzûndur Arş-i alâ, levlâke yâ Muhammed!

Feyzinle güldü âlem, gufrâna erdi âdem,
Ağlardı belki hâla, Levlâke yâ Muhammed!

Sayende erdi insan Tevhîde, yoksa putlar,
Mâbûd olurdu -hâşâ- Levlâke yâ Muhammed!

Şefkatli annesinden öksüz kalan yetîme,
Benzerdi sanki eşyâ, Levlâke yâ Muhammed!

Gün görmeden baharlar, sislerle örtülürdü,
Zindan olurdu dünyâ, Levlâke yâ Muhammed!

İnler dururdu sesler, her nağme hıçkırıkdı;
Tutmuştu Arşı şevkâ, Levlâke yâ Muhammed!

Dünyâda tek hakîkat uğrunda can verenler,
Bulmazdı derde kimyâ, Levlâke yâ Muhammed!

Al kan, figan içinde te'yîd ederdi zulmû;
Binlerle akınlı sehpâ, Levlâke yâ Muhammed!

ALİ ULVİ KURUCU

İnler dururdu sesler, her nağme hıçkırıkdı;
Tutmuştu Arşı şevkâ, Levlâke yâ Muhammed!

Dünyâda tek hakîkat uğrunda can verenler,
Bulmazdı derde kimyâ, Levlâke yâ Muhammed!

Ali ulvi kurucu çok hoş sözler harika, sözlerde ihlas kokuyor.Allah razı olsun kardeş

Mevlana Hazretleri’nin diliyle: “Senin yalımın olmadıkça aydın gün bile gecedir. Sana sığınmadıkça arslan bile tavşana tutsaktır. Bu arı duru tertemiz denizde, bu temizlik denizinde kaptan ol! Çünkü ey Muhammed Mustafa [sallallahu aleyhi vesellem] ikinci Nuh’sun sen..”

Efendim, kâinattan gaye, seçkin insandır. İnsandan gaye “seçilmiş” Sensin. Ve Sen, Rabbimiz için en mücellâ “âyine-i Samed”sin. Onun ışığıyla görür Onun ışığıyla gösterirsin. Ve sözünle, fiillerinle, Bizim sözlerimizin, fiillerimizin kıblesisin.



Ey Allah’ım bizi Efendimizin hürmetine bağışla! Mazhar eyle Onun şefaatine. Donat, ışıldat ve ukbâda komşu eyle, Ona ve ashabına…

Ey Allah’ım bizi Efendimizin hürmetine bağışla! Mazhar eyle Onun şefaatine. Donat, ışıldat ve ukbâda komşu eyle, Ona ve ashabına… Aminnnnnnnnnnnnnnnnn


Sevgili Peygamberimiz

MollaCami.Com