Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


On adımda sade hayat

Eşya kalabalığının, ses ve görüntü kirliliğinin, stres ve yabancılaşmanın alabildiğine arttığı, buna karşılık mutluluk, huzur ve aile içi dayanışmanın alabildiğine azaldığı bir dönemde hayatımızı sadeleştirmeye yarayabilecek bir yol haritası çizmeye çalıştık.
İşte, 10 maddede sade yaşama giden basit bir harekât planı:


HARCAMALAR

Kontrolsüz para harcamak, her gün alışverişle meşgul olmak, sade hayata giden yoldaki en büyük engel olsa gerek. Birşey almak için alışverişe çıkıp herşeyi alarak eve dönmek, aile bütçesini biz farkına varmadan eritiveriyor. Alışverişe haftanın yalnızca bir gününde sınırlı bir saati ayırmak, sade yaşam haritamızın başlangıç noktası olsun.

TELEVİZYON

Ülkemizde kişi başına düşen ortalama televizyon izleme süresi dört saat. Yani günün çok önemli bir kısmı televizyon karşısında geçiyor. Televizyon reklamlarının harcamaları teşvik etmesi, maddî açıdan bizi daha sıkıntılı durumlara maruz bırakıyor. Bununla birlikte aile içi bağlar zayıflıyor. Televizyon hastalığından kurtulmak için ya haftanın belli günlerinde, belli saatlerinde televizyon izleyelim, ya da televizyonu tamamen kaldıralım.

GÜRÜLTÜ

Evde, işyerinde, cadde ve sokaklarda yoğun bir gürültüyle yaşıyoruz. Şehirler, daha sakin yaşamaya elverişli semtlerini gittikçe kaybediyor. Yoğun gürültüden uzaklaşmak için, evlerimizi trafik ve sanayi gürültülerinden uzak bölgelerde seçebiliyorsak seçelim. Bunu yapamasak bile, ev içinde gürültüsüz bir ortam hazırlayabilir, fırsat buldukça da gürültüden uzak tabiat köşelerine kaçabiliriz.

AİLE VE DOSTLARLA GÜÇLÜ BAĞLAR

Eşimiz, çocuklarımız ve dostlarımız herşeyden daha önemlidir. Televizyon, sinema ve alışveriş ise, aradığımız anlamlı beraberlikleri vermekten çok uzaktır. Aile bağlarımızın ve dostluklarımızın güçlendiği oranda, sade yaşama yakınlığımız da artıyor. Onlarla yaptığımız sohbetlerin sıcaklığını hiçbir alışveriş merkezinde veya televizyon programında bulamayız. Faaliyetlerimizi ve yaşama biçimimizi, bu beraberlikleri güçlendirecek şekilde düzenlemeye çalışalım.

KİTAP OKUMA MODELLERİ

Kitap okumayı çok istediğimiz halde bir türlü okuyamamamızın nedeni, çoğu zaman televizyon açıkken bunu denemektir.

Kitap, televizyon kapalıyken okunur. Ayrıca kitabı ailenizle birlikte okumayı da deneyin. Böylece aile fertleri sizin sayenizde kitap okuma alışkanlığı kazanabilir. Her gün ailenizle bir arada kitap okuyup bunu tatlı bir sohbete dönüştürebilirseniz, kısa zamanda kitap meraklısı bir aileniz olacağından kuşku duymayın.

KREDİ KARTLARI

İlk bakışta kredi kartlarıyla birlikte yaşamak, hayatı kolaylaştırıyor gibi görünse de, aslında zorlaştırıyor. Kredi kartıyla alışveriş yapmak, bizi daha fazla, daha ölçüsüz harcamaya teşvik ediyor. Sade yaşamayı engelleyen en önemli tuzakların başında, kredi kartlarını sayabiliriz. Bundan kurtulmak için, kredi kartlarınızı ya iptal ettirin, veya bire indirin, kendi kendinize de harcama limitleri koyun.

MESLEKİ DURUMUNUZ

Çalıştığımız işle sade yaşam arasında bir bağlantı olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Aşırı hareketli, gürültülü ve yıpratıcı işlerde çalışmak, hayatımızdaki kargaşayı artıran önemli bir unsur. Bunun yanında, iş ortamındaki ahlâkî şartları da dikkate almak gerekir. Bütün dünyada iş yaşamında ahlâkî değerlerin ön plana çıkmaya başladığını, personel seçiminde ahlâk ve dürüstlüğün de dikkate alındığını gözardı edemeyiz. Bugün dünyada sade yaşamak isteyen pek çok kişinin, hiç tereddüt etmeden iş değişikliği yaptığını biliyor muydunuz?

TASARRUFLAR

Para biriktirerek sade yaşamak daha kolaydır. Harcayan ve tüketen birisi olmaktansa, biriktirip tasarruf eden birisi olamaz mıyız? Para biriktirmekten söz edince pek çoğumuz buna gülüp geçecek, gelirimizin zorunlu harcamalara bile yetmediğini söyleyecektir. Ama “zorunlu” harcamaların ciddî bir muhasebesini yaparsak, en azından bir kısmının o kadar da zorunlu olmadığını görebiliriz. Bu da bize, hayatı daha anlamlı kılacak şeylere harcamak için para biriktirme imkânı sağlayacaktır.

OTOMOBİL Mİ, YÜRÜMEK Mİ?

Ayaklarımızın gaz pedalına basmaya değil, yürümeye daha uygun yapıda olduğunun farkında mıyız? Her yere yürüyerek gidip, daha sağlıklı yaşamak mümkün. Bununla beraber otomobille birlikte tamir, sigorta, benzin ve bakım masraflarını da düşünürsek, otomobilin hayatımızdaki sadeliği azalttığını söyleyebiliriz. Hiç otomobilimiz olmasın demeyelim, ama bu araç hayatımızda ne kadar az yer işgal ederse o kadar iyi.

YEMEK ALIŞKANLIKLARI

Diyet, rejim, az yemek ve dengeli beslenmek gibi terimleri günümüzde daha sık duyuyoruz. Bir açıdan, şişmanlık günümüzün en büyük problemi. Yirmi dört saatin her ânında yemek zorunda olmadığımızı kabul edersek, yemekte sadeliğe ilk adımı atmış oluruz. Zamanımızın sadelikten uzak yemek alışkanlıklarının getirdiği problemleri ise saymakla bitiremeyiz.

Yazı: N. Kağan Çetin

tşkkrlr...

Rica ederim..


Sağlık Rehberi

MollaCami.Com