çok begenerek okudugum harika bir yazıydı.hep öyle söylenir,şu zamanda iman bir ateş topu gibi,eline alsan elin yanıyo,bıraksan imanın gidiyo.
inşllh bizlerde en az zararla kutuluruz bu bataklıktan.inşllh bizlerde kendimizi suyun akışına kaptırıp gitmeyiz.Rabbim yar ve yardımcımız olsun.emegine saglık sevgili asude. :)

dedeniz güzel söylemiş.kadınların ne hallere düştüğü ortada,kim üzerine alır.suçu......acizane ben bugünki erkekleri yinede horlamıyorum,ortam okadar bozulmuşki.sadece tv ye bakıyorsa bir erkek.o kadın erkeğini başının üzerinde taşısın.ve bir kadında bu zamanda bu kadar rezilliklere rağmen DİN ni yaşayabiliyorsa,Ona en büyük madalyayı,Takmak lazım. (karşımda o yazarın olması lazımdı) DERT BİR DEĞİL ELVAN ELVAN. .ŞER kimden gelirse gelsin ihvan ımdan uzak olsun.

selamün aleyküm canlar

cidden güzel ama hassas bir konu acilmis
yazaninda tasiyaninda ellerine saglik

kimse alinmasin ama
herzamanki gibi önyargili davranip polemik olusturmusuz yine...
suclu kadin yada erkek ne fark eder

evvela kendimizi muhasebe edecegimiz yerde niye hemen baskalarina atiyoruz suc'u
niye anlatmiyoruz teseddürün ne oldugunu ve niye gerekli oldugunu
tamam, dinimiz ve imanlarimiz tahrip edilme yolunda
iyide, oturup sadece ahkam kesmeklemi yetinecegiz

demem o ki; evvela kendimizi, sonrada cevremizi düzeltmeye calisalim
daha dogrusu düzeltelim

ve TEMEL EGiTiME dört elle sarilalim

Cenab-i Allah-cc cümle Ümmet-i Muhammed'in yardimcisi olsun

Bu tartışmada sitemizde yazarımıza desdek olunca son parağrafa.
Erkek düşmanlığı ,maalesef kadınlarda çok fazla.
Bir zamanlar e.şenlikoğlunun kitaplarını okurdum
Erkek olduğum halde erkeklere düşman, gafil,kendini bilmez,hemen günaha atılan bir tip kafamda oluştu.
Halbuki,peygabberlere baktığımız zaman,irşad edicilere baktığımız zaman

Kadın yok denecek kadar az.az oldu diye bu kadınlar şöyledir veya böyledir diyemem.
Azizane ölçüm insan İMANının kuvvetine göre hareket eder.hanıma kızdım diye,gidipte dışarıda günah işleyebiliyorsam,o İMAN ımın zayıflığı Kadının değil.Bir kadında Kocası TV ye baktı diye AÇILIP,süslenerek DIŞARI çıkabiliyorsa o Kadının İMAN ının Zayıflığıdır.Günah işlemelerde asla bahanelere sığınmam sığınanada SAYGIM yoktur.

konu basliginin yazari feministliginin yaninda islam düsmanliginida beraberinde cagristiriyor..!

bu ve benzeri konularda yaptigimiz yada yapacagimiz yanlis bahaneler ardina saklanmak olur..!

Selamün Aleyküm
Yazınızda tesettürün hakkını veremeyen kesimi baya bir fırçaladınız. Burada erkekler de nasibini aldı tabii.
Sizin o kadar sert eleştirinize karşı eleştirilen kesimden; "biz hiç olmazsa başımızı örtüyoruz" diye bir yanıt gelse (ki ben bunun asla meşru olduğunu söylemiyorum) ne cevap verirsiniz.
Bir de erkekler konusunda; "kadınlar açılıp saçılmazsa biz de bakacak birşey bulamayız haliyle" diye bir yanıt gelse.
İki durumda da işin içinden çıkamayız. Taşı atan atana...
Bir yandan haklı olarak yanlışı dile getiriyorsunuz, bir yandan da öbür yanlışa meşru bir görüntü kazandırıyorsunuz. Hatayı yapanın ilk önce nefis muhasebesini dürtmeniz gerekirken topu karşı tarafa atıp, meşru olmayan bir savunma mekanizması oluşturmuş oluyorsunuz.
"Bu Çağda Bu Kafa" zihniyti ışığında, Moda canavarının verdiği güçle; televizyonuyla, radyosuyla, gazetesiyle reklam panolarıyla vs. vs. vs... Tesettür konusunda sistemli ve bilinçli bir şekilde bir İslam düşmanlığı yapılmakta ve maalesef Ümmet'in, bu ağır top atışlarına karşı durabilecek iman kalesi, pek de sağlam olmadığından akıntıya kapılıp gidilmektedir.
Çözüm hata yapanı yerden yere vurmak değil, doğruyu sabırla ve ısrarla öğreterek buna meğletmesini sağlamak olmalı,
Taş değil, GÜL atmalı,
Tepki değil, KALPLERİ kazanmalı.
Saygılarımla

Selamün Aleyküm
Yazınızda tesettürün hakkını veremeyen kesimi baya bir fırçaladınız. Burada erkekler de nasibini aldı tabii.
Sizin o kadar sert eleştirinize karşı eleştirilen kesimden; "biz hiç olmazsa başımızı örtüyoruz" diye bir yanıt gelse (ki ben bunun asla meşru olduğunu söylemiyorum) ne cevap verirsiniz.
Bir de erkekler konusunda; "kadınlar açılıp saçılmazsa biz de bakacak birşey bulamayız haliyle" diye bir yanıt gelse.
İki durumda da işin içinden çıkamayız. Taşı atan atana...
Bir yandan haklı olarak yanlışı dile getiriyorsunuz, bir yandan da öbür yanlışa meşru bir görüntü kazandırıyorsunuz. Hatayı yapanın ilk önce nefis muhasebesini dürtmeniz gerekirken topu karşı tarafa atıp, meşru olmayan bir savunma mekanizması oluşturmuş oluyorsunuz.
"Bu Çağda Bu Kafa" zihniyti ışığında, Moda canavarının verdiği güçle; televizyonuyla, radyosuyla, gazetesiyle reklam panolarıyla vs. vs. vs... Tesettür konusunda sistemli ve bilinçli bir şekilde bir İslam düşmanlığı yapılmakta ve maalesef Ümmet'in, bu ağır top atışlarına karşı durabilecek iman kalesi, pek de sağlam olmadığından akıntıya kapılıp gidilmektedir.
Çözüm hata yapanı yerden yere vurmak değil, doğruyu sabırla ve ısrarla öğreterek buna meğletmesini sağlamak olmalı,
Taş değil, GÜL atmalı,
Tepki değil, KALPLERİ kazanmalı.
Saygılarımla