Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim

DERDİ AŞK OLANIN DERMANI DA AŞKTIR

AŞK;Nokta kadar ufak,ünlem kadar anlamlı ve soru işareti kadar karmaşık.Telaffuzda küçük olmasına rağmen kocaman gedik açan,iki şeyi aynı anda yaşatan hem lezzet hem de elem sunan.
Önemli olan fani AŞKın açtığı gediklerde yok olmayıp baki AŞKı satın almaktır.Elem dalgalarıyla lezzet kıyılarına varmaktır.Diğer bir ifadeyle hoştur bana senden gelen diyebilmektir AŞK.Aslında AŞK anlatmak değil yaşamaktır.Derdi AŞK olanın dermanı da AŞKtır tıpkı derviş gibi.

Dervişin biri bir gün dergaha girmek için mürşidin önüne diz çöker.Mürşidin tek sözü şu manidar cümleler olmuştur:Evladım hiç AŞIK oldun mu?Eğer olmadıysan git AŞIK ol ve öyle gel zira baki AŞKı bulman için fani AŞKı tatman lazım...

Ve AŞK bir bedende iki ruhu taşımayı bilmektir HZ MEVLANANIN anlatımıyla maşuk gibi.Yarinin kapısını çaldığında yari kim o? dedi.Maşuk ben deyince
-Senin içeri girme zamanın gelmedi ham olanı ayrılık ateşinden başka ne pişirir?dedi.
O zavallı sevgilisinin kapısından döndü ve bir sene yarinden ayrı kaldı.Gönlü sevgi ile yanıp tutuşan aşık artık pişkinleşmişti.Tekrar yarinin kapısına geldi ve edeple tokmağa vurdu.Sevdiği içerden:Kim o deyince maşuk bu kez:
-Ey gönlümü çalan!...Kapıdaki de sensin!..dedi

Evet gerçekten de AŞK söylenişi kadar kolay değil ancak serap kadar uzak da değil.
Baki AŞK ı yaşamak isteyen aramış arayanda zaten bulmuş.Fazla söze ne hacet...

Serbest Kürsü