Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Sinirli bir ömrün sinirsiz karsiligi vardir

Sinirli bir ömrün sinirsiz karsiligi vardir

Bazen insanin sinirli bir ömürle nasil sinirsiz bir cezaya (ebedi cehennem)çarptirilabilecegi konusu insanlarin zihnini mesgul ediyor.Israilogullari böyle bir mülahazadan hareketle "Cehennem atesi,sayili birkaç gün disinda bize asla dokunmayacak!"Bakara,2/80)demislerdir.

Aslinda amel ve akibet arasindaki bu tür münasebete göre Cennette de yapilan salih ameller müddetince kalmak gibi bir husus karsimiza çikar!..

Imanda da küfürde de asil mesele,niyet ve azme baglanmistir. Insan üç-bes senelik muvakkat hayatinda imani ve salih ameliyle ebedi cenneti kazanabilir.Öyle ki biz, amellerimizle cennete ehil hale gelemeyebiliriz,ama ciddi bir niyetimiz,cehdimiz vardir.Her sabah,ezanlarla beraber namaza kalkar,Hz.Muhammed'in(sallallâhu aleyhi ve sellem) davetine icabet eder,mescide kosar; böylece bu fani dünyada fani adimlarimizi,ibadetlerimiz ve Hakk'a teveccühlerimizle ebedilestirebiliriz.Zira ertesi gün ömrümüz olursa yine kalkma niyeti içindeyizdir ve bizde,ebedi olan Allah'a ebedi kulluk yapma arzusu vardir.Yani Allah bizi bu vaziyette bin sene yasatsa,ciddi bir nesve ve ask içinde bin sene O'na kulluk yapmayi düsünürüz.Bizim ebedi kulluk niyetimizi Allah,olmus gibi kabul buyurur,"Müminin niyeti amelinden hayirlidir" fehvasinca bizi ebedi cennetle serfiraz kilar.

Kâfire gelince,o,korkunç bir cinayet içindedir.Evet,ne kadar meziyet ve faziletleri de olsa o,kâinatin sahibini inkâr ve tezyif etmektedir.Her yanda Allah'in isim ve sifatlari,âsariyla O'nu ilan ettikleri halde münkir kalbiyle Allah'i inkar etmektedir.Bu,büyük bir cinayettir.Bu mevzuda küfrün siddetini göstermek için su basit misali arz etmekte fayda mülahaza ediyorum:

Bir ülkede Einstein çapinda bir dâhi veya böyle bir dâhiler toplulugu çiksa ve size deha ürünü bir kisim projeler sunsa, ez cümle:"Size yirmi dört saat içinde bir füze üssü tesis edecegim.Bunun bütün masraflari da bana ait olacak..Bununla sizi semavî saltanatlara yükseltecegim; ama bir sartim var: Ben sizin devletinizi tanimiyorum; kimseye hesap vermek de istemem." Böyle bir sart karsisinda zannediyorum o ülke,kendisine çok sey kazandiracak bu adama ne bu imkânlari verir,ne de istedigi bu tavizi kabul eder.

Cünkü hikmet-i hükümet hâkimiyet ister.Her sey yönetimin inisiyatifiyle olsun ister.Evet,yöneticiler ülkeyi fezalara çikaracak bu zatin çalismasina mani olur ve belki de ona söyle der:"Ne yapiyorsan yap ama bizi dinleyecek ve bize itaat edeceksin.Bu meselenin bize göre bir planlamadan çikmasi ve devlet reisinin imza atmasi gerekir.Cünkü buranin hâkimi biziz.Hâkimi tanimadiktan sonra senin ne meziyetinin,ne de faziletinin hiçbir kiymeti yoktur."

Aynen bunun gibi; su kâinat,adeta isleyen muhtesem bir fabrikadir.Tikir tikir çalismakta ve sahibini ilan etmektedir.Inkârci ise bu muhtesem mekanizma,makine veya saat karsisinda bunun yapicisini ve ustasini tanimamaktadir.Allah inanci olmayan birisi,kalbimizden hücrelerin kalbine kadar her seyi her an kabza-i tasarrufunda tutan,sevk ve idare eden bir kudrete ve kuvvete sahip bulunan,"Lâ havle velâ kuvvete illa billâh"ile kalbimizi,zerrat-i vücudumuzu ve kâinattaki bütün sistemleri ayni anda hareket ettiren, kontrol eden,muvazene ile yürüten bir Sultan-i Zisan'i inkâr etmektedir.Iste küfür böylesine korkunç bir cinayettir ve onun affedilmesi de söz konusu degildir.

Evet,kâfir, kâinattaki bütün güzellikleri tezyif etmektedir. Söyle ki antika sanatlarin dizili oldugu bir meshergah (sergi yeri)düsünün.Bu mesherlerin Sanatkâri bunlari, buradaki gölgeleri görsünler de ahirete ait onlarin asillarina istihalari artsin diye dizmistir.Inkâr eden kisi bu meshere girmekte ve"Bunlarin hepsi tesadüftür,esbap ürünüdür,müessir tabiattir" demekte ve Sanatkâr'i hiç hatirina getirmemektedir.Bu sekilde,avizeyi idare eden dügmeye dokunulmus da ortalik karanlikta kalmis gibi;

bu meshergâh-i âlemde teshir edilen o muhtesem sanatlarin hepsi karanliga dökülmüs gibi olmaktadir.Ayrica kâinatin da"bu inkârcinin bizi tezyife hakki yoktur"diyerek bütün zerrati ve seyyaratiyla onun hakkinda davaci olma ihtimali vardir.Bu bakimdan bir lahza küfür,bütün kâinatin hukukuna tecavüz oldugundan,kâinatin zerrati adedince büyük bir cinayeti tazammun etmektedir.Allah'i inkâr eden de bilerek veya bilmeyerek iste böyle bir cinayeti islemektedir.

Ayni zamanda o sadece böyle bir cinayet islemekle de kalmayip,her aksam ve her sabahki inkâriyla, meshergâh-i âlemi tezyifte israrci olmakla o mütemadi niyetinin cezasini da görecektir.Egero,"Ben bundan dönüyorum"dese kurtulur. Evet,hayatinin son lahzasinda dönen kimse de mutlaka kurtulusa erer.Uhud'da bu hakikati teyid eden söyle bir hadise yasanmistir:

Efendimiz'in(sallallâhu aleyhi ve sellem)peygamberligini duymus,Medine\'de oldugunu ögrenmis ve O'nun yanina gitmeye karar vermis,adini bilemedigimiz bir zat vardir.Bu zat,Yunus'un saf bir Anadolu havasi içinde dedigi gibi,

"Araya araya bulsam izini,

Izinin tozuna sürsem yüzümü,

Hak nasip eylese görsem yüzünü,

Ya Muhammed canim arzular seni.\"diyerek araya araya Allah Resulü\'nün izini bulmus,izinin tozuna yüzünü sürmüs, özledigi cemalini görmek üzere Medine\'ye varmistir ama o sirada Medine\'de Uhud savasi olmaktadir.Orada Efendimiz\'in sehit oldugu söylentisini duyunca,\"Aradigimi buldum fakat kaybettim.

Ben niye duruyorum ki.." deyip kilicini çeker, Hz. Peygamber'i görmeden savasir ve neticesinde de sehit düser. Bu zat,bazi yerlerde "Allah Resulü'nü görmedigi halde Müslüman olan,Uhud'da sehit düsen ve bir ölçüde sahabi olmayan kisi kimdir?\" diye lugaza olarak sorulur.Bu kutlu sahis için bir lahzada çok sey olmus ve onun bütün hayati nurlanmistir.Cenab-i Hak bizim de encamimizi hayretsin.

ÖZETLE

1- Imanda da küfürde de asil mesele,niyet ve azme baglanmistir.Insan üç-bes senelik muvakkat hayatinda imani ve salih ameliyle ebedi cenneti kazanabilir.

2- Insanin zenginligi Allah'tandir ve emanet olarak ona verilmistir.O,bu emaneti ancak Sahibinin rizasi ve izni dairesinde kullanabilir.

3- Bizim ebedi kulluk niyetimizi Allah, olmus gibi kabul buyurur,"Müminin niyeti amelinden hayirlidir" fehvasinca bizi ebedi cennetle serfiraz kilar.

Alinti

Selam Sevgi ve Dua Ile

Bazen insanin sinirli bir ömürle nasil sinirsiz bir cezaya (ebedi cehennem)çarptirilabilecegi konusu insanlarin zihnini mesgul ediyor.Israilogullari böyle bir mülahazadan hareketle "Cehennem atesi,sayili birkaç gün disinda bize asla dokunmayacak!"Bakara,2/80)demislerdir.

Aslinda amel ve akibet arasindaki bu tür münasebete göre Cennette de yapilan salih ameller müddetince kalmak gibi bir husus karsimiza çikar!..

Imanda da küfürde de asil mesele,niyet ve azme baglanmistir. Insan üç-bes senelik muvakkat hayatinda imani ve salih ameliyle ebedi cenneti kazanabilir.Öyle ki biz, amellerimizle cennete ehil hale gelemeyebiliriz,ama ciddi bir niyetimiz,cehdimiz vardir.Her sabah,ezanlarla beraber namaza kalkar,Hz.Muhammed'in(sallallâhu aleyhi ve sellem) davetine icabet eder,mescide kosar; böylece bu fani dünyada fani adimlarimizi,ibadetlerimiz ve Hakk'a teveccühlerimizle ebedilestirebiliriz.Zira ertesi gün ömrümüz olursa yine kalkma niyeti içindeyizdir ve bizde,ebedi olan Allah'a ebedi kulluk yapma arzusu vardir.Yani Allah bizi bu vaziyette bin sene yasatsa,ciddi bir nesve ve ask içinde bin sene O'na kulluk yapmayi düsünürüz.Bizim ebedi kulluk niyetimizi Allah,olmus gibi kabul buyurur,"Müminin niyeti amelinden hayirlidir" fehvasinca bizi ebedi cennetle serfiraz kilar.

Kâfire gelince,o,korkunç bir cinayet içindedir.Evet,ne kadar meziyet ve faziletleri de olsa o,kâinatin sahibini inkâr ve tezyif etmektedir.Her yanda Allah'in isim ve sifatlari,âsariyla O'nu ilan ettikleri halde münkir kalbiyle Allah'i inkar etmektedir.Bu,büyük bir cinayettir.Bu mevzuda küfrün siddetini göstermek için su basit misali arz etmekte fayda mülahaza ediyorum:

Bir ülkede Einstein çapinda bir dâhi veya böyle bir dâhiler toplulugu çiksa ve size deha ürünü bir kisim projeler sunsa, ez cümle:"Size yirmi dört saat içinde bir füze üssü tesis edecegim.Bunun bütün masraflari da bana ait olacak..Bununla sizi semavî saltanatlara yükseltecegim; ama bir sartim var: Ben sizin devletinizi tanimiyorum; kimseye hesap vermek de istemem." Böyle bir sart karsisinda zannediyorum o ülke,kendisine çok sey kazandiracak bu adama ne bu imkânlari verir,ne de istedigi bu tavizi kabul eder.

Cünkü hikmet-i hükümet hâkimiyet ister.Her sey yönetimin inisiyatifiyle olsun ister.Evet,yöneticiler ülkeyi fezalara çikaracak bu zatin çalismasina mani olur ve belki de ona söyle der:"Ne yapiyorsan yap ama bizi dinleyecek ve bize itaat edeceksin.Bu meselenin bize göre bir planlamadan çikmasi ve devlet reisinin imza atmasi gerekir.Cünkü buranin hâkimi biziz.Hâkimi tanimadiktan sonra senin ne meziyetinin,ne de faziletinin hiçbir kiymeti yoktur."

Aynen bunun gibi; su kâinat,adeta isleyen muhtesem bir fabrikadir.Tikir tikir çalismakta ve sahibini ilan etmektedir.Inkârci ise bu muhtesem mekanizma,makine veya saat karsisinda bunun yapicisini ve ustasini tanimamaktadir.Allah inanci olmayan birisi,kalbimizden hücrelerin kalbine kadar her seyi her an kabza-i tasarrufunda tutan,sevk ve idare eden bir kudrete ve kuvvete sahip bulunan,"Lâ havle velâ kuvvete illa billâh"ile kalbimizi,zerrat-i vücudumuzu ve kâinattaki bütün sistemleri ayni anda hareket ettiren, kontrol eden,muvazene ile yürüten bir Sultan-i Zisan'i inkâr etmektedir.Iste küfür böylesine korkunç bir cinayettir ve onun affedilmesi de söz konusu degildir.

Evet,kâfir, kâinattaki bütün güzellikleri tezyif etmektedir. Söyle ki antika sanatlarin dizili oldugu bir meshergah (sergi yeri)düsünün.Bu mesherlerin Sanatkâri bunlari, buradaki gölgeleri görsünler de ahirete ait onlarin asillarina istihalari artsin diye dizmistir.Inkâr eden kisi bu meshere girmekte ve"Bunlarin hepsi tesadüftür,esbap ürünüdür,müessir tabiattir" demekte ve Sanatkâr'i hiç hatirina getirmemektedir.Bu sekilde,avizeyi idare eden dügmeye dokunulmus da ortalik karanlikta kalmis gibi;

bu meshergâh-i âlemde teshir edilen o muhtesem sanatlarin hepsi karanliga dökülmüs gibi olmaktadir.Ayrica kâinatin da"bu inkârcinin bizi tezyife hakki yoktur"diyerek bütün zerrati ve seyyaratiyla onun hakkinda davaci olma ihtimali vardir.Bu bakimdan bir lahza küfür,bütün kâinatin hukukuna tecavüz oldugundan,kâinatin zerrati adedince büyük bir cinayeti tazammun etmektedir.Allah'i inkâr eden de bilerek veya bilmeyerek iste böyle bir cinayeti islemektedir.

Ayni zamanda o sadece böyle bir cinayet islemekle de kalmayip,her aksam ve her sabahki inkâriyla, meshergâh-i âlemi tezyifte israrci olmakla o mütemadi niyetinin cezasini da görecektir.Egero,"Ben bundan dönüyorum"dese kurtulur. Evet,hayatinin son lahzasinda dönen kimse de mutlaka kurtulusa erer.Uhud'da bu hakikati teyid eden söyle bir hadise yasanmistir:

Efendimiz'in(sallallâhu aleyhi ve sellem)peygamberligini duymus,Medine\'de oldugunu ögrenmis ve O'nun yanina gitmeye karar vermis,adini bilemedigimiz bir zat vardir.Bu zat,Yunus'un saf bir Anadolu havasi içinde dedigi gibi,

"Araya araya bulsam izini,

Izinin tozuna sürsem yüzümü,

Hak nasip eylese görsem yüzünü,

Ya Muhammed canim arzular seni.\"diyerek araya araya Allah Resulü\'nün izini bulmus,izinin tozuna yüzünü sürmüs, özledigi cemalini görmek üzere Medine\'ye varmistir ama o sirada Medine\'de Uhud savasi olmaktadir.Orada Efendimiz\'in sehit oldugu söylentisini duyunca,\"Aradigimi buldum fakat kaybettim.

Ben niye duruyorum ki.." deyip kilicini çeker, Hz. Peygamber'i görmeden savasir ve neticesinde de sehit düser. Bu zat,bazi yerlerde "Allah Resulü'nü görmedigi halde Müslüman olan,Uhud'da sehit düsen ve bir ölçüde sahabi olmayan kisi kimdir?\" diye lugaza olarak sorulur.Bu kutlu sahis için bir lahzada çok sey olmus ve onun bütün hayati nurlanmistir.Cenab-i Hak bizim de encamimizi hayretsin.

ÖZETLE

1- Imanda da küfürde de asil mesele,niyet ve azme baglanmistir.Insan üç-bes senelik muvakkat hayatinda imani ve salih ameliyle ebedi cenneti kazanabilir.

2- Insanin zenginligi Allah'tandir ve emanet olarak ona verilmistir.O,bu emaneti ancak Sahibinin rizasi ve izni dairesinde kullanabilir.

3- Bizim ebedi kulluk niyetimizi Allah, olmus gibi kabul buyurur,"Müminin niyeti amelinden hayirlidir" fehvasinca bizi ebedi cennetle serfiraz kilar.

Alinti

Selam Sevgi ve Dua Ile


kıssadan hisse

MollaCami.Com