Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Namaz BÜyÜk Emİrdİr.

Namaz BÜyÜk Emİrdİr


Âdem aleyhisselâmdan beri, her dinde bir vakt namâz vardı. Hepsinin kıldığı bir araya toplanarak, Muhammed aleyhisselâma inananlara farz edildi. Namâz kılmak, îmânın şartı değildir. Fekat, namâzın farz olduğuna inanmak, îmânın şartıdır.

Namâz, dînin direğidir. Namâzını devâmlı, doğru ve tam olarak kılan kimse, dînini kurmuş, İslâm binâsını ayakda durdurmuş olur. Namâzı kılmayan, dînini ve İslâm binâsını yıkmış olur. Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu ki; (Dînimizin başı, namâzdır). Başsız insan olmadığı gibi, namâzsız da, din olmaz.

Namâz, İslâm dîninde îmândan sonra ilk farz edilen emrdir. Allahü teâlâ, kullarının yalnız kendisine ibâdet etmeleri için namâzı farz etdi.
Kurân-ı kerîmde yüzden fazla âyet-i kerîmede (Namâz kılınız!) buyurulmakdadır.

Hadîs-i şerîfde,

Allahü teâlâ, hergün beş vakt namâz kılmayı farz etdi. Kıymet vererek ve şartlarına uyarak, hergün beş vakt namâz kılanı Cennete sokacağını, Allahü teâlâ söz verdi) buyuruldu.

Namâz, dînimizde yapılması emr edilen bütün ibâdetlerin en kıymetlisidir.
Bir hadîs-i şerîfde, (Namâz kılmayanın, İslâmdan nasîbi yokdur!) buyuruldu.
Yine bir hadîs-i şerîfde,
(Mümin ile kâfiri ayıran fark, namâzdır) buyuruldu. Yanî mümin namâz kılar, kâfir kılmaz. Münâfıklar ise bazan kılar, bazan kılmaz. Münâfıklar, Cehennemde çok acı azâb görecekdir. Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz buyurdu ki: (Namâz kılmayanlar, kıyâmet günü, Allahü teâlâyı kızgın olarak bulacaklardır.)

Namâz kılmak, Allahü teâlânın büyüklüğünü düşünerek, Onun karşısında kendi küçüklüğünü anlamakdır. Bunu anlayan kimse, hep iyilik yapar. Hiç kötülük yapamaz. Hergün beş kerre, Rabbinin huzûrunda olduğunu niyyet eden kimsenin kalbi ihlâs ile dolar. Namâzda yapılması emr olunan her hareket, kalbe ve bedene fâideler sağlamakdadır.

Câmilerde cemâat ile namâz kılmak, müslimânların kalblerini birbirine bağlar. Aralarında sevgiyi sağlar. Birbirlerinin kardeş olduklarını anlarlar. Büyükler, küçüklere merhametli olur. Küçükler de, büyüklere saygılı olur. Zenginler, fakîrlere ve kuvvetliler, zaîflere yardımcı olur. Sağlamlar, hastaları câmide göremeyince, evlerinde ararlar. (Din kardeşinin yardımına koşanın, yardımcısı Allahü teâlâdır) hadîs-i şerîfindeki müjdeye kavuşmak için yarış ederler.

Namâz; insanları, çirkin, kötü ve yasak olan şeylerden alıkoyar. Günâhlara keffâret olur.
Hadîs-i şerîfde,
(Beş vakt namâz, sizden birinizin kapısının önünde akan nehr gibidir. Bir kimse, o nehre hergün beş defa girip yıkansa, üzerinde kir kalmıyacağı gibi, işte beş vakt namâzı kılanların da, böyle küçük günâhları afv olunur) buyuruldu.

Namâz, Allahü teâlâya ve Resûlüne îmândan sonra, bütün amel ve ibâdetlerden dahâ üstün bir ibâdetdir. Bunun için, namâzları, farzlarına, vâciblerine, sünnetlerine, müstehablarına riâyet ederek kılmalıdır.
Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem bir hadîs-i şerîflerinde buyurdu ki:

(Ey ümmet ve Eshâbım! Edâsına tamâmiyle riâyet olunan namâz, Allahü teâlânın beğendiği bütün amellerin en üstünüdür. Peygamberlerin sünnetidir. Meleklerin sevdiğidir. Marifetin, yerin ve göklerin nûrudur. Bedenin kuvvetidir. Rızkların berekâtıdır. Düânın kabûlüne vesîledir. Melek-ül-mevte [yanî ölüm meleğine], şefâatçıdır. Kabrde ışık, Münker ve Nekîre cevâbdır. Kıyâmet gününde üzerine gölgedir. Cehennem ateşiyle kendi arasında siperdir. Sırât köprüsünü yıldırım gibi geçiricidir. Cennetin anahtârıdır. Cennetde başına tâcdır. Allahü teâlâ, müminlere namâzdan dahâ önemli bir şey vermemişdir. Eğer namâzdan dahâ üstün bir ibâdet olsaydı, en önce müminlere onu verirdi. Zirâ meleklerin kimi devâmlı kıyâmda, kimi rüküda, kimi secdede, kimi de teşehhüddedir. Bunların hepsini bir rekat namâzda toplayıp, müminlere hediyye verdi. Zirâ namâz, îmânın başı, dînin direği, islâmın kavli [sözü] ve müminlerin mirâcıdır. Göğün nûru ve Cehennemden kurtarıcıdır).

Birgün hazret-i Alînin radıyallahü anh ve kerremallahü vecheh ikindi namâzı geçmişdi. Üzüntüsünden kendisini bir tepeden aşağı atdı. İnleye inleye ağlayıp, feryâd etdi. Peygamberimiz Muhammed Mustafâ sallallahü aleyhi ve sellem, Onun bu durumundan haber alınca, Eshâbı ile berâber hazret-i Alînin radıyallahü anh yanına geldiler. Hâlini görünce, kâinâtın Efendisi olan Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem de ağlamaya başladı. Düâ etdi. Güneş tekrâr yükseldi. Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz: (Yâ Alî! Başını kaldır, güneş hâlâ görünüyor) buyurdu. Hazret-i Alî radıyallahü anh buna çok sevindi ve namâzını kıldı.

Hazret-i Ebû Bekr-i Sıddîk radıyallahü anh, bir gece, çok ibâdet etdiğinden, gece sonunda uyku basdırdı. Vitr namâzı geçdi. Sabâh namâzında, Peygamber efendimizi takîb ederek, mescid kapısında huzûruna gelip feryâd etdi. (Yâ Resûlallah! İmdâdıma yetiş, vitr namâzım geçdi) diye ağlıyarak yalvardı. Resûlullah efendimiz de, ağlamaya başladı. Bunun üzerine Cebrâil aleyhisselâm gelip, (Yâ Resûlallah! Sıddîka söyle ki, Allahü teâlâ Onu afv eyledi) dedi.

Evliyânın büyüklerinden Bâyezîd-i Bistâmî kuddise sirruh, bir gece uyku bastırıp, sabâh namâzına uyanamadı. O kadar ağlayıp inledi ki, bir ses işitdi: (Ey Bâyezîd! Bu kusûrunu afv eyledim. Bu ağlamanın bereketi ile sana ayrıca yetmiş bin namâz sevâbı verdim) buyuruldu. Birkaç ay sonra yine uyku bastırdı. Şeytân gelip, mübârek ayağından tutarak uyandırdı. (Kalk, namâzın geçmek üzeredir) dedi. Bâyezîd-i Bistâmî hazretleri buyurdu ki: (Ey melûn, sen böyle işi nasıl yaparsın? Sen, herkesin namâzının kaçmasını, vaktini geçirmesini istersin. Beni niçin uyandırdın?) Şeytân dedi ki: (Sabâh namâzını kaçırdığın gün, ağlayarak yetmişbin namâz sevâbı kazanmışdın. Bugün onu düşünerek, seni uyandırdım ki, bir vakt namâz sevâbı bulasın. Yetmişbin namâz sevâbına kavuşamıyasın!)

Büyük velî Cüneyd-i Bağdâdî hazretleri buyurdu ki: (Dünyânın bir sâati, kıyâmetin bin senesinden dahâ iyidir. Zirâ bu bir sâatde, sâlih, makbûl bir amel işlenebilir ve o bin senede birşey yapılamaz).

Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu ki: (Bir kimse bir namâzı, bile bile öbür namâza birleşdirirse, seksen hukbe Cehennemde yanacakdır). Bir hukbe, seksen âhiret senesidir. Âhiretin bir günü bin dünyâ senesidir.

O hâlde, ey din kardeşim!
Vaktini boş, fâidesiz şeylerle geçirme. Zemânının kıymetini bil. Vaktini en iyi şeylere sarf et. Sevgili Peygamberimiz, (Musîbetlerin en büyüğü, vakti fâidesiz şeylerle geçirmekdir) buyurdu. Namâzlarını vaktinde kıl ki, kıyâmet günü pişmân olmayıp, çok büyük sevâba kavuşasın!

Hadîs-i şerîfde buyuruldu ki, (Bir namâzı vaktinde kılmayarak kazâya bırakıp, edâ etmezden önce vefât eden kimsenin mezârına, Cehennemden yetmiş pencere açılıp, kıyâmete kadar azâb çeker).
Bir namâzını vaktinde, bile bile kılmayan, yanî namâz vakti geçerken, namâz kılmadığı için üzülmeyen, dinden çıkar veyâ ölürken îmânsız gider. Yâ namâzı, hâtırına bile getirmeyenler, namâzı vazîfe tanımayanlar ne olur? Namâza ehemmiyyet vermiyenin, onu vazîfe tanımıyanların (Mürted) yanî kâfir olacaklarını dört mezhebin bütün âlimleri sözbirliği ile bildirmişlerdir. Namâzı bile bile kılmayıp, kazâ etmeyi düşünmeyen ve bunun için azâb çekeceğinden korkmayan kimsenin de (Mürted) yanî kâfir olacağı, Abdülganî Nablüsî hazretlerinin Hadîkatün nediyye kitâbının Dilin âfetleri bölümünde yazılıdır.

Bu yasa erisdin ne amel kildin?
Ömrün gelip geçdi, pismân mi oldun?
Simdi huzûruma ne yüzle geldin,
derse Allah, sen ne cevâb verirsin?

Iki yol gösterdim, hem akil verdim,
bir yolu seçmekde, serbest birakdim.
Serî´ati terk edip, nefsine uydun,
derse Allah, sen ne cevâb verirsin?

Soguk, sicak dedin, abdest almadin,
dünyâya daldin, nemâz kilmadin.
Cenâbet gezip, gusl etmedin,
derse Allah, sen ne cevâb verirsin?

Niçin, abdest alip, kilmadin nemâz,
yalvarip Hâlika, etmedin niyâz?
Gusl abdesti almak lâzim kis ve yaz,
derse Allah, sen ne cevâb verirsin?



Kaynak: Namaz Kitâbi (Kitâb´üs-salat)

Rabbim razı olsun sizden. Çok değerli bir paylaşım.


Rabbim razı olsun sizden. Çok değerli bir paylaşım.
tesekkurler RABBIM layıkıyla namazlarımızı kılmayı nasıp etsın :'(

RABBİM sizlerdende razı olsun gözlerinize sağlık
MEVLAM rızasına muvafak eylesin..

paylaşım için teşekkürler..emeğine sağlık


paylaşım için teşekkürler..emeğine sağlık


paylaşım için teşekkürler..emeğine sağlık

bende hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim
gözlerinize sağlık..


Namaz

MollaCami.Com