Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Konut Alırken Teknolojik Düşünün
Ekonomik kriz tüm dünyayı dalga dalga sarıyor. Bu krizin ateşini yakansa ABD’nin konut edindirme kredileri ve mortgage sistemi. Binlerce insan bir ev sahibi olabilmek için girdiği yolda bir çıkmaza saplandı. Konut sahibi olmak, bir ev, bir yuva sahibi olmak bütün insanların tıpkı yemek, içmek gibi en temel gereksinimi. İnsanların binyıllardır en temel gereksinimi olan konut, günümüzde çehre değiştirmeye başladı. Evler her zaman çağın gereksinimlerine uygun olarak yapılmışlardı ama artık teknoloji de yeni evler tasarlarken öngörülen gereksinimler arasında. Yakın gelecekte evlerimiz akıllı evlere dönüşecek.
Bugüne kadar ev yapımında teknoloji kullanılıyordu belki, ama artık şöyle diyebiliriz: Günümüzde teknoloji evlerimizin kendisi. Akıllı evler sahiplerinin yaşamlarını kolaylaştırıyor. Sözgelimi gün batmaya başladı ve evinize yavaş yavaş karanlık çöküyor. Sizin yerinizden kalkıp, perdeleri kapatıp ışıkları açmaya davranmanıza kalmıyor, eviniz devreye giriyor ve bunları sizin için yapıyor. Yapılabilecekler bunlarla sınırlı değil elbette. Bir düşünsenize, uzun yolculuklar sırasında pencerelere ya da pencerelerin önüne gelen panjurlar belli aralıklarla açılıp evi havalandırabilir ve siz eve döndüğünüzde her şeyi bıraktığınız gibi bulabilirsiniz. Yangından eskisi kadar korkmaya gerek yok. Evdeki duman algılayıcısı herhangi bir yangın durumunda otomatik olarak devreye girip yangına müdahale edecektir.
Bütün bunlar elbette insanın hayal gücüyle sınırlı ve pek çok değişik uygulama bunlara eklenebilir. Bununla birlikte büyük bilgisayar ve yazılım firmaları, evlerin daha da akıllı olması için çalışıyorlar. Sözgelimi yakın geçmişte Sun Microsystems adlı firma, “Home Network Gateway” adını verdiği sistemlerle geleceğin akıllı evlerinde, tüm elektronik aygıtların birbirleriyle iletişim içinde çalışmasını, İnternet’e bağlanmasını, uzaktan yönetilebilmesini ve sizin ihtiyaçlarınızı sizden önce algılayıp isteklerinizi yerine getirmesini sağlayan bir sistem geliştirmişti. Java Gömülü Sunucu (Java Embedded Server) tüm bu aygıtların bütünleşik bir şekilde çalışmasını sağlıyordu.
Çalar saatler, kahve makineleri, televizyonlar, klimalar ve telefon gibi mikroişlemci içeren aygıtların akıllı eviniz tarafından kontrol edildiğini düşünün. İnternet’e bağlı evlerde tüm bu aygıtları birlikte çalıştırabilecek ve onları İnternet’e bağlayacak merkezi bir ev networku yer alıyor artık. Bu tarz bir ağ çamaşır makinelerinin dinamik olarak yeni yıkama programlarını İnternet’ten indirmelerine, elektronik oyuncakların üzerlerindeki oyun programlarını yenilemelerine ve ev sakinleri seyahate çıkarken evdeki ütü, ışık, fırın gibi elektrikli aygıtları kapatmayı sağlayor.
Bir başka gelişmeyse Siemens firmasınca gerçekleştirilmişti. Siemens’in geliştirdiği “Home Asistant” yazılımıyla eve kurulan “Instabus” adı verilen düzenek sayesinde bir PC veya dokunmatik ekran üzerinden bütün evinizi kontrol edilebiliyor. Bu sistemde kullanılan PC’ ye bağlı bir modem aracılığıyla telefon ve İnternet üzerinden evi uzaktan izleyebiliyor ve kontrol edebiliyor Yine PC’nize ekleyeceğiniz bir TV kartı ile istediğiniz görüntüleri taşıma ve TV üzerinden izleme olanağınız var. Sözgelimi, çamaşır makinesinin programını bitirdiğini, TV’de sinema seyrederken görmek mümkün. Siemens, evlerde kullanılan beyaz eşyaları da (buzdolabı, fırın, elektrikli su ısıtıcısı vb.) Instabus EIB sistemine uygun halde üretiyor.
Akıllı evler üzerine çalışmalar yapmaya başlayan şirketlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Samsung, Microsoft, Siemens gibi şirketlerin ardından birçok araştırmacı bu yeni konsepte katkıda bulunuyor. Akıllı ev kavramı ilk ortaya atıldığında biraz hayal gibiydi. İnternet ve bilişim teknolojilerindeki gelişmeler arttıkça bu, zenginlerin pahalı oyuncağı gibi görülmeye başladı. Sonradan yapılabileceklerin ne denli çok olduğu fark edilince yeni fikirler peşi sıra gelmeye başladı. Sözgelimi bu evler yaşlıların ya da engellilerin yaşamını kolaylaştırıyordu. Önümüzdeki 10-15 yıllık bir süredeyse alışılagelmiş evlerin yanında akıllı evlerin de sıklıkla görülmeye başlayacağı düşünülüyor.
Yazımızın başında konut sektöründe yaşanan sıkıntılardan söz etmiştik. Şu an için alışılageldik evlerin bile alım-satım işlemleri, tüketicilerin duymak bile istemediği şeyler. Ne var ki uzmanlar şuna dikkat çekiyor: Birçok alanda kriz yaşanırken yatırımlarını artıran ve büyümeye devam eden bir sektör var, o da bilişim sektörü. Bilgisayar ve İnternet teknolojilerinin hız kesmeden büyümeyi sürdüreceğini göz önüne alırsak, akıllı evlerin geleceğinin sanılandan daha parlak olduğunu söyleyebiliriz.