Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim

Kur'ân Oku'yan Korunur!

Kur'ân Oku'yan Korunur!

Renan,Kur'ân okuyan kadife gibi sesi isitince "Kim okuyor acaba?" diye iyice kulak kabartti.Hayatinda ömründe duydugu en güzel sesti bu! Ruhunun derinliklerine kadar isliyordu sanki..

O kadar etkilenmisti,ki adeta ayaklari yerden kesiliyordu. Tuhaf bir husu halinde bir girdaba kapilmisçasina sesin geldigi yöne dogru çekildigini hissetti.Gicirdayan tahta merdivenlerin basamaklarini çikarken kendine geldi.

Burasi dedesinin eviydi.Iki katli eski bir konakti Renan'in dede evi...Nasil geldigini hatirlamiyordu.Kur'ân sesi üst kattan geliyordu.Yavas yavas merdivenlere tirmandi. Yaklastikça gül suyu kokulari gelmeye basladi."Herhalde konu komsu toplandi,Kur'ân okuyorlar" diye geçirdi içinden...

Son basamaga vardiginda konagin genis misafir salonunun agzina kadar tika basa dolu oldugunu görüp sasirdi.Ancak bu kisilerin bir kismi insan,bir kismi ise insan degildi. Manzarayi görünce,bir bilim kurgu film setine adim attigini düsündü bir an...

Konuklarin hemen hemen yarisi daha önce hiç görmedigi türden mahluklardi.Her biri degisik tipte tuhaf yaratiklardi. Sessizlik ve husu içinde oturduklari yerde okunan Kur'ân'i dinliyorlardi.

Kur'ân'i kimin okudugunu görememisti.Konagin salona açilan tüm oda kapilari açikti ve hepsi de agzina kadar misafirle doluydu.Gözlerini bu garip misafirlerden ayiramiyordu.

"Kim bunlar?"diye geçirdi içinden,"Neler oluyordu böyle?!" Saskin saskin etrafa bakinirken,yengesi telasla yanina geldi.

"Cabuk asagi in ve misafirlerini karsila Renan,daha gelecekler var" dedi...

Dönüp,"Bunlar benim misafirlerim mi?"dedi."Evet, tabii ki senin misafirlerin,evrenin dört bir yanindan akin akin geliyorlar.Agirlayacak yer bulamiyoruz.Okunan Kur'ân'i isiten geliyor",dedi.

Yengesi de bu isin içindeydi belli ki ve belki de ailecek bir seyler olmustu hepsine...Cok saskin ve neler oldugunu anlayamamis olmasina ragmen,sankiyengesinden komut almisçasina robot gibi asagi kata inip,yeni gelenleri karsilamak için merdiven basinda beklemeye basladi.

Hâlâ o enfes ses Kur'ân okumaya devam ediyordu.Önde konagin giris kapisi,arkada da avluya açilan bir kapi vardi.Avlu büyük bir meyve bahçesine açilirdi.Bu avluda çocuklugunda yegenleri ve kardesleriyle ne güzel oyunlar oynarlardi. Sanki o günlerde attiklari sevinç çigliklarini ve kahkahalari isitir gibi oldu bir an...

Sonra ön kapidan gelenler oldugunu görünce eski hatiralardan siyrilip gelenlere "Hos geldiniz,yukari buyurun!"dedi.Bu sefer gelenler insandi."Allah'im kimdir bu insanlar? Hiç birini tanimiyorum,neden bana misafir geliyorlar?" diye sizlandi içinden..

Ayni anda arka kapidan kalabalik bir grup içeri girdi.Fakat gözlerine inanamadi.Cünkü çok yakindan tanidigi ve daha önce vefat etmis önemli bir sahsiyet de vardi aralarinda...

Saskin bir sekilde; "Hos geldiniz,yukari buyurun!" dedi ama korkmaya basladi.

"Öldüm mü yoksa?!!"diye düsündü.Bu arada ön kapidan gelen bir konuk yanina yaklasti ve "Hayir,henüz degil" dedi tebessüm ederek...

"Allah'im aklimi mi kaçiriyorum yoksa?!! Bu insanlar benim aklimi da okuyor!!" diye aglamakli oldu.

Ön kapidan gelen ve hiç tanimadigi o konuk konusmaya devam etti: "Saskinsin biliyorum, ama sakin ol,korkma! Her sey okunan bu güzel Kur'ân yüzünden" dedi ve merdivenin basamaklarina tirmanmaya basladi.

Sonra arka kapinin açildigi avludan bir kargasa sesi gelmeye basladi.Kosup baktiginda içeri girmek isteyen,bir grup mahluk daha gördü.Fakat onlarin pek de pozitif varliklar olmadigini hissetti.O zaman arkadan gelen konuklarla,önden gelen konuklarin farkli boyutlara ait oldugunu anladi.

Burada garip bir seyler olmustu ya da oluyordu."Yok yok, galiba öldüm ve haberim yok!!" diye geçirdi içinden Renan...

Ama az önceki misafir"Henüz degil!" demisti."Yarabbi ben nerdeyim böyle,burasi dedemin evi ama degil,neler oluyor böyle?!" dedi kendi kendine...

Her sey bilim kurgu filmi gibiydi.Bu arada avluda gürültü eden mahlukat da onu rahatsiz etmeye baslamisti.Cok gürültü ediyorlar ve Kur'ân dinlemeye gelen misafirlerin huzurunu kaçiriyorlardi.

Allah\'tan içeri girmiyorlardi.Sanki evrende kim var kim yok Renan'na misafirlige gelmisti.Renan bir yandan misafirleri karsiliyor,öte yandan avludaki bu kalabaligin çikardigi gürültüye engel olmaya çalisiyordu.

Böylece çabalarken,tam bir antika sayilabilecek büyük ön kapinin her iki kanadi da sanki güçlü bir rüzgarin etkisi ile açilmis gibi aniden iki yana açildi.

Gelenler her kim ise,içeri girmeden güçlü bir pozitif enerji alani yaratmislardi.Enerjilerinin yogunlugunu herkes hissediyordu.

Daha önce gelen hiç bir konuk bu kadar yogun enerjiye sahip degildi."Acaba kim geldi?" diye merak etti.

Tam o sirada,nerdeyse beyaza yakin açik tenli,yüzünden etrafa nur gibi parlak bir isik yayildigi izlenimi birakan, çok uzun boylu,heybetli ve saçsiz biri ve yine kendisine benzer yardimcilari oldugu izlenimini birakan iki kisi de arkada olmak üzere hizli adimlarla içeri girdiler.

Henüz yukari çikmamis misafirler onlari görünce hep birlikte baslarini egdiler.Herkesin tanidigi ve hürmet ettigi birileriydi belli ki..Renan "Hos geldiniz\" diyecekti,ki daha agzini açamadan öndeki yabanci hizla geçip arka avluya gitti.

Bu arada arkasindan gelen diger iki kisi merdivenin yaninda onu beklemeye basladilar.Onlara dönüp,"Hos geldiniz,gelen misafirlerin hepsi yukarida,neden yukari çikmiyorsunuz?" diye sordu.Cevap vermediler.

Renan bu sefer onlara avluya gidenin kim oldugunu sordu. Hâlâ sessiz duruyorlardi.Renan "Aaa,yetti artik ama!" dedi içinden ve daha yüksek bir ses tonuyla,kararli bir sekilde;

"Neler oluyor burada ve kimsiniz siz?\" dedi.Içlerinden biri yavasça Renan'a dönüp "sakin ol ve bekle lütfen" dedi..

Bu arada digeri,avludaki mahlukati bir bakisi ile oradan uzaklastirmisti.Simdi garip bazi dualar okuyordu.Sonra hiç konusmadan hizli adimlarla geri dönüp ön kapiya yöneldi.Onu bekleyen arkadaslari da ona katildilar,çikmak üzereydiler ki Renan birini kolundan yakaladi.

"Olan bitenden hiç bir sey anlamadim,bana bir açiklama yapin lütfen!" dedi.

Kolundan yakaladigi kisi biraz isteksiz bir yüz ifadesiyle "O,seni korumakla görevlendirildi.Bundan sonra seni basina gelebilecek tüm tehlikelerden ve kötülüklerden korumak O'nun görevidir" dedi...

"Peki siz kimsiniz,nereden geldiniz?" diye sordu Renan..

"Biz onun arkadaslariyiz.Buraya çok uzaklardan,yüksek burçlardan geliyoruz.Bundan sonra ne zaman yardima ihtiyacin olursa O seni koruyacak,merak etme!.." dedi..

Renan iyice sasirmisti."Burçlardan geliyorlarmis,ama nasil?" diye düsündü.Fakat onlara saskinligini belli etmek istemedi.

"Sizlere zahmet vermek istemem,o kadar uzaklardan benim için yorulmasaydiniz" dedi.Burçlardan gelen yabanci;

"Evrende insanlardan çok farkli,sayilamayacak kadar mahluk yasar Renan.Siz insanlar bundan haberdar degilsiniz.Bu sayisiz mahlukatin hepsi de insanlara dost degildir.Bu sebeple basina gelebilecek her türlü tehlikeden korunman gerekiyor." dedi.

Renan isittiklerine inanamiyordu; "Iyi ama neden ben? Tüm insanlari koruyor musunuz böyle?"dedi.

Verilmemesi gereken çok fazla bilgi vermis olmanin sikintisiyla isteksiz cevap verdi yabanci;

"Okunan Kur'ân'in sesi evrenin en uzak köselerinden bile duyuluyor.Bu güzel okuma evrendeki herkesi sana dogru çekiyor ve Kur'ân oku'yan korunur!"dedi.

Diger arkadasi geri dönüp, eliyle "hadi" diye isaret etti arkadasina...Renan arkalarindan "Peki koryucumun bir adi var mi? Lütfen bana O'nun ismini söyleyin" diye seslendi.

Ikisi arkalarina bakmadan uzaklasirken kendi aralarindaki fisildasma Renan'in kulagina kadar ulasti.

"O'nun Müheymin oldugunu anlamaliydi,ama bilmiyor,halinden belli.Aslinda bizim de söylemememiz gerekiyordu,fakat çok soru soruyor" diyorlardi.

Sonra hizla uzaklasip gözden kayboldular.Renan "Müheymin" ismini daha önce duymustu,ama mânâsini bilmiyordu.Esma-ül Hüsnâ'dan biriydi hatirladigi kadariyla...

Bir mânâsi olmaliydi,ama daha önce ilgisini çekip okumamisti.Yüksek burçlardan gelen O yabanci kendisini korumakla görevliydi demek ki..Içini bir güven ve rahatlama duygusu kapladi.Fakat yabanci bir kere olsun Renan'in yüzüne bile bakmamisti.Hâlâ o güzel Kur'ân sesi yankilaniyordu etrafta...

"Kim okuyor bu Kur'an'i? Kur'ân'i baskasi okurken neden beni koruyorlar?" diye aklina takildi yine...

Böylece düsünürken,birinin omuzlarindan tutup kendisini sarstigini farketti.

"Renan uyan,uyan! Burada Kur'ân okurken uyuyakalmissin güzelim!" diyordu sevgili esi...

Bir anda nerede oldugunu anlayamadi.Kanepede kucaginda açik Kur\'ân-i Kerîm ile uyuyakalmisti.Demek gördükleri bir rüya idi,oysa gerçek gibiydi.

Esi; "Kendine gel güzelim, hadi..Seni uyandirmadan çay yaptim,kahvaltiyi da hazirladim" dedi.Renan,"Tamam, elimi yüzümü yikayip geliyorum" dedi ve elindeki Kur'ân-i Kerîm'i kütüphaneye birakti.

Son günlerde geceleri Kur'ân okumaya baslamisti.Dün gece de yine ayetler üzerinde derin düsüncelere dalmisken uyuyakalmisti herhalde...

Fakat gördügü rüyanin etkisinden kurtulamiyordu bir türlü...

Elini yüzünü yikadi ve çayini içmeye gitmeden Esma-ül Hüsnâ kitabini yanina aldi ve kahvalti masasina kitapla birlikte oturdu.

Esi; "Hayrola!? Aksam okuduklarinla doymadin bakiyorum" dedi..

Renan; "Tuhaf bir rüya gördüm Mehmet,Allah hayra getirsin. Bir ismin mânâsina bakmak istiyorum. Rüyada bu isim geçiyordu da" dedi...

Sayfalari çevirdi ve El-Müheymin ismini buldu.

Mânâsini okuyunca çok sasirdi. Söyle yaziyordu:

El- Müheymin: Gözetici ve koruyucu.Evrenin bütün islerini düzenleyen,gözeten ve yöneten.Bütün varligi görüp gözeten, yetistirip varacagi noktaya ulastiran ancak O'dur.

Hiçbir zerre,hiçbir lâhza,O'nun bu lûtuf ve âtifetinden bos degildir.Kullarini devamli himayesi altinda bulundurandir.

O, yaratmis oldugu mahlukatinin amellerini,riziklarini, ecellerini bilip muhafaza eder.

Her muhafaza ile memur olana "müheymin" derler.

Bir seye göz kulak olan kisi o seyin koryucusu ve müheymini demektir.

Bu sebepledir ki bu isim tüm kadim kitaplarda da Allah'in isimlerinden sayilmistir.Bu isim Kur’ân’da sadece Hasr Sûresi 23.ayette geçer.

* Biz bu Kur'ân'i bir daga indirseydik,Allah'in korkusundan onu bas egmis,parça, parça olmus görürdün.Bu misalleri düsünsünler diye insanlara veriyoruz. *

O,öyle Allah'tir ki O'ndan baska tanri yoktur.Görülmeyeni ve görüleni bilendir.O,esirgeyen bagislayandir. *

O,öyle bir Allah'tir ki,kendisinden baska hiçbir tanri yoktur.O,mâlik ve sahiptir,münezzehtir,selâmet verendir, müheymin'dir( emniyete kavusturandir,gözetip koruyandir),üstündür,istedigini zorla yaptiran,büyüklükte esi olmayandir.Allah puta tapanlarin ortak kostuklari seylerden münezzehtir.* O,yaratan, var eden,varliklara sekil veren Allah'tir.En güzel isimler O'nundur.Göklerde ve yerde olanlar O'nun sânini yüceltmektedirler.O,gâlib olan,her seyi hikmeti uyarinca yapandir.(Hasr Sûresi/21, 22, 23, 24)

Renan okuduklarinin ve gördügü rüyanin saskinligi ile titriyor ve bir yandan da ;

"Ya rabbi! Kur'ân ne büyük bir rahmet kitabi?!..

O'nu OKU'yan, O'nunla hasir nesir olan,Sana yaklasiyor ve himayene giriyor demek ki..

Cok sükür ya rabbi, çok sükür!..Bu büyük bir müjde!" dedi gözyaslariyla...

A.S

Fantastik Yazilar

Selam Sevgi ve Dua ile

kıssadan hisse