Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Selamı Yayın ki Selamet Bulasınız



Selamı Yayın ki Selamet Bulasınız!

İslam, kendisine inananların gündelik işlerini, gündelik işlerindeki tutumlarını ve hatta gündelik yaşamlarındaki ufak ayrıntıları dahi önemseyip, belli bir çizgiye çekmiştir.

Bu elbette İslam'ın kuşatıcı bir din olduğunun da ispatlarından sadece biridir. İslam, her şeyiyle teslim olunandır. Ona teslim olanlar, Müslimler, ise teslimiyetin gereğini yerine getirmekle yükümlüdürler. İnsan iletişimi için hayati önem taşıyan selam bahsi, tüm yönleriyle iyi bilinmeye muhtaç bir konudur. Zira anlaşmanın ilk yolu, selamlaşmadan geçer.

İslam, tüm insanlığa bir estetik seviye ve ciddiyet getirmiştir. Bir ölçü koyduğu selamlaşma adabı, keyfi yaklaşımların hareket alanını daraltıp, bizzat ayet ve hadislerle belirlenmiştir. Özellikle popüler yönü sebebiyle, gayrimüslimlerin adetlerine bulaşmamak için, selam alıp vermenin bile bir incelik işi olduğunu kabul edip, ona göre hareket etmek gerekir. İslam; 'selam veren güzel bir yol takip edecek, selamı alan ise ondan daha güzel bir yol ile mukabelede bulunacaktır' der özetle.

Nasıl selam vereceğiz, selamı nasıl alacağız?

Nisa suresi, 86. ayette, Rabbimiz şöyle buyurur: "Size bir selâm verildiği zaman, ondan daha güzeliyle veya aynı selamla karşılık verin. Şüphesiz ALLAH her şeyin hesabını gereği gibi yapandır"

Selamlaşmada ilk maksat, konuşmanın önünü doldurma lafazanlığı değildir. Selamlaşma daha çok muhatapların birbirlerine karşılıklı olarak dua etmesidir. Buhari'de geçen bir hadiste Son Peygamber efendimiz (sav) şöyle söylemiştir:

ALLAH Teâlâ Âdem aleyhisselamı yarattığı zaman: "Meleklerden (olup) oturmakta bulunan şu topluluğun yanına var ve onlara selam ver. Selamına nasıl mukabele edeceklerini iyi dinle. Çünkü onların selam alma tarzı, senin ve zürriyetinin selamı (olacak) tır" buyurdu. Hz. Âdem, meleklerin yanına varıp: "Esselâmü aleyküm" dedi. Melekler: "Esselâmü aleyke ve rahmetullâh" dediler ve "rahmetullâh" lafzını ziyade ettiler.

"Daha güzeli ile selam alın"

"Esselâmü aleyküm" diyene 'Ve aleykümselâm ve rahmetullah' diyerek karşılık vermek güzeldir.

"Esselâmü aleyküm ve rahmetullâh" şeklinde selam verene 'Ve aleykümselâm ve rahmetullahi ve berekatüh' denilmesi güzeldir.

"Esselâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh" cümlesi ile selam verene, aynı kelimeleri tekrarlayarak, aynıyla mukabele etmeliyiz.

Ayeti kerimedeki "daha güzeli ile selam alın" cümlesi, selamdaki yeni duaların artırılmasının güzelliğine işaret eden bir emirdir.

Peygamber (sav)'a bir adam geldi de: "Esselâmü aleyküm" dedi. Resul-i Ekrem o kişinin selamına mukabele etti, o şahıs oturdu. Peygamber (sav): "On (sevap yazıldı)" dedi. Sonra başka bir kimse geldi: "Esselâmü aleyküm ve rahmetullâh" dedi. ALLAH'ın Resulü onun selamına da mukabele etti ve: "Yirmi (sevap yazıldı)" dedi. Daha sonra başka bir fert geldi ve: "Esselâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh" dedi. ALLAH'ın Resulü (o kimsenin selamına aynı lafızlarla) mukabele etti ve: "Otuz (sevap yazıldı)" dedi [Tuhfetü'l-Ahvezî]

Küçükler, büyüklere selam verir!

Ebû Umâme (ra)'den rivayete göre, şöyle denmiştir: "Ey ALLAH'ın Resulü! 'Denildi iki adam karşılaşıyorlar bunlardan hangisi önce selam verecektir?' Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "O iki adamdan ALLAH'a en yakın olanı"

Ebu Davud'un rivayetinde efendimiz şöyle buyurdu: "Önce selam veren, ALLAH'a ve Resulüne daha yakındır"

Buhari ve Müslim'de geçen bir hadiste, Hz Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Binitli yürüyene, yürüyen oturana, az olan çoğa selam verir" Aynı hadisin bir başka rivayetinde; "Küçükler büyüklere selam verir" denilmiştir.

Selam cennete götürür!

Tirmizi'de geçen bir hadiste Peygamber efendimiz (sav) şöyle buyurdu: "Selamı yayar, açları doyurur, sıla-i rahimde bulunur, gece herkes uyurken namaz kılarsanız, selametle cennete girersiniz"

Yine bir defasında da: "Tatlı dilli olmak, selamlaşmak ve yemek yedirmek, cennete götürür" buyurdu.

Ebu Hureyre (ra)'den rivayete göre, Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "Canım kudret elinde olan ALLAH'a yemin ederim ki; İman etmeden cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmeden de iman etmiş olmazsınız. Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir işi göstereyim mi? Selamı aranızda yaygınlaştırınız" [Müslim, Ebu Davud]

Ayrılırken de selam verilir

Ebu Hureyre'nin rivayet ettiği ve Tirmizi'de geçen bir hadiste; Resulullah (sav) efendimiz buyurdular ki: "Biriniz bir meclise gelince selam versin. Kalkmak isteyince de selam versin. Birinci selam ikincisinden evla değildir (İkisi de aynı ölçüde ehemmiyetlidir)

"Gayrimüslimlere selam vermeyin!"

İbn Ömer'in rivayetiyle, Buhari'de geçen bir hadiste Resulullah (sav) efendimiz buyurdular ki: "Yahudiler size selam verince onlardan biri, 'es-samu aleyküm' der, sen de ona 'Ve aleyke!' de"

Enes'in rivayetiyle; Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "Ehl-i Kitap size selam verince onlara 'Ve aleyküm' diye cevap verin" [Buhari]

Ebu Hureyre rivayetiyle; Resulullah (sav) buyurdular ki: "Hıristiyanlarla ve Yahudilerle karşılaşınca önce siz selam vermeyin (onlar size versinler, siz mukabele edin) Bir yolda onlarla karşılaşınca, (kenardan geçmeleri için) yolu onlara daraltın" [Müslim]

"Selamı yayın ki selamet bulasınız"

ALLAH Resulü (sav) buyurdu: "Birbirinizle el sıkışın ki, kalplerdeki düşmanlık silinsin. Hediyeleşin ki, birbirinizi sevesiniz ve aradaki dargınlıklar böylece kalksın"





Hayatın İçinden İslam

MollaCami.Com