Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


D ü ş l e m e k


D Ü Ş L E M E K


Düşünmek istiyorum, düşünemezsem eğer, hayal etmek istiyorum,
hayal dahi edemeyeceksem eğer, düşlemek istiyorum.

Günlerinin güneşi sıcacık ve aydınlık, dağları yüksek, gür ormanları, bereketli ovaları, verimli tarlaları, masmavi denizleri, çağlayan ırmakları, çayları, dereleri, çeşmelerinden tatlı, soğuk ve berrak suları akarmış.

Rahmet çoğu kere gece yağar, sabahları günlük, güneşlik olur, bazen de rahmette
ıslansınlar diye gündüz de inermiş bu güzel insanların üzerine, ama ince, ince, tane, tane
gelirmiş, çayları,dereleri ve ırmak yataklarını taşırmaz, sel ve taşkınlık olmazmış.

İnsanları ALLAH’ ı ve ALLAH’ın sevdiklerini çok severmiş. Rabbim de; beni seveni
ve benim sevdiklerimi sevenleri ben de severim der, bu kullarının yurtlarına bereket, huzur,
sevinç ve güven bahşedermiş.

Ailede eğitilmeye ve öğretilmeye başlayan çocukları manevi ve maddi ilimleri
öğrenmeye başlar ve hayatları boyunca eğitilmenin ve öğretilmenin yaşı olmaz diye
hep öğrenci olurlardı. Bununlada kalmaz öğrendikleriylede amel ederlerdi.

Birbirlerine sımsıkı kenetlenirlerdi, derdi olanın, derdi olduğunu, hasta olanın hasta
olduğunu, aç olanın, aç olduğunu ve ihtiyacı olanın, ihtiyacının olduğunu anında bilir ve
öğrenirler üzerine vazife gördükleri bu görevlerini eksiksiz yapabilmek için, severek,
isteyerek onların yardımlarına adeta koşuverirlerdi. Böyle bir yardım ve ihtiyacı
giderme fırsatı buldukları için şükür ederler, kalplerinde sevinçler oluşurdu.

Hem bu gün öleceklermiş gibi ahiret için ve hemde hiç ölmeyeceklermiş gibi de
bu dünya için çalışırlardı. Fakiri şükürlü, zengini şükürlü yaşardı. Fakirleri lütuf ve
ihsanda bulunanın yaradanı olduğunu; ilmi isteyene, zenginliği istediğime veririm
Rabbimin buyurduğunu bilir, zenginlerini kıskanmayarak gıpte ederlerdi.
Zenginleride mülkün gerçek sahibinin ALLAH olduğu, bu zenginliği emanet ve
imtihan için kendilerine verildiğinin hep farkında ve idrakinde olarak, sadakalarını
ve zekatlarını verirler, fakirlerine her daim gayet yumuşak ve itidallice tasaddukta
bulunurlardı, yetimleri, fakirleri, miskinleri, yolcu ve garipleri çok severlerdi.
Onlara bir yardım ve hayırda bulunabilmenin ve onlardan bir hayır dualarını
ve ALLAH’ ın rızasına mazhar olabilmek için adeta kuşlar gibi çırpınırlardı.

Herkes herkesten razıydı, dedikodu, çekiştirme, zan, şek ve şüpheden uzaklardı.
Kavga nizah küsmeyi bilmezlerdi. En sevmedikleri savaş dı. Onlar biliyorlardı ki,
her insanın bir canı vardı ve bu canı da ancak ALLAH vermişti ve ancak, ALLAH
alırdı. Haksız yere adam öldürmenin çok büyük vebal ve günah olduğunu çok iyi
bilirler, bu güyük günahtan hep ALLAH’ a sığınırlardı. Her insanın; can, ırz, mal
güvenliği ve huzuru temin edilmeli, haksız yere ve zorbalıkla ele geçirlmemeliydi.
Komşu, kardeş, mümin kardeşi olarak güven ve huzur içinde yaşamanın güzelliğini
çok iyi biliyorlardı. Güzel insanların yaşantılarındaki sevgi, kardeşlik, bereket
hayır ve dayanışma, barış ve güven içinde huzurluca yaşama dünyanın her yerine
sirayet etsin, savaşların – barışlara dönüştüğü, kan ve gözyaşı dökülmenin
önlendiği, açların – doyurulduğu, sefaletin önünün alındığı, yer yüzünün her
yerinde hakiki huzur ve güvenin gldiğinin, tüm yüzlerin gülmeye, insanların mutlu
olmaya başladığını görüyordum.

İçim içime sığmıyordu; ELHAMDULİLLAH derken sabah ezanını haber
veren camii müezzininin yanık ve güzel sedası ALLAH ‘ ü Ekber sesiyle
uyanırken düşümünde bittiğini hissediyordum.


m u r a d
27 EKİM 2007





güzel paylaşım emeğinize sağlık...

merakımı mağzur görün ama her paylaşımınızn sonunda farklı yılların tarihi var o nedir?

ve bu yazıların kaynağı kim?? :)

yazının tamamlandığı tarih, ordaki yazılı tarih.

kaynağı muradd (murad) acizane.

okuduğunuz için sag olun ve beğendiğiniz içinde tabi ki.

Ellerine emeğine sağlık muradd kardeşim ...
bunlar hepimizin düşleri inş.bir gün gerçek olur :'(

İnşallah; gerçekleşmesi dileğimizdir.

İnşallah gerçekleşeceği günler yakın olması dileğiyle.

Sag olun, var olun.

cvp için teşekkürler...

rabbim yolunuzu açık etsin...

Bu naif ve bizi bir anda içine çeken, edebi açıdan da lezzetli bu güzel paylaşım için teşekürler kardeşim,gönlünüze bereket kaleminize kuvvet...

İslamiyetin hakim olduğu ve tatbik edildiği bir coğrafyada güzel insanların yaşadığı bir iklimi paylaşmak ne güzel olurdu.Bu potansiyele ve en önemlisi bu kaynaklara sahipken bunca sıkıntı içinde ve bu güzelliklerden mahrum yaşamak ne acı...bir ütüpyodan bahsediyor gibiyiz sanki...

Ellerinize sağlık kardeşim...

Asıl sorduğunuz için ben size teşekkür ediyorum.

Amin, Cümlemizin yolunu Rabbim açık etsin inşallah.

Sag olunuz, var olunuz.

Asıl vurgu buydu böyle anlayıp, okuduğunuz ve cevap olarak

böylesine güzel hitap etmeniz ayrıca memnuniyet verici oldu.

Burdaki böyle düşüncelerde olan insanların olduğunu bilmek

ayrıca kıvanç veriyor, iyi ki varsınız, iyi ki burdasınız ve iyi ki

sizleri bulmuşum.

A L L A H (c.c.) hu hepinizden razı olsun.

Kul razi Yaradan razi,
Razi degilsen ne edersin niyazi?
Razi isen, cekersin bu nazi..


Yureginize saglik,
Rabbim devamini nasip eylesin.

ALLAH razı olsun. Sag olun.

Eline emeğine sağlık murad kardeşim.Rabbim razı olsun..ahuzer kardeşimi çok ümitsiz hissettim,yoksa benmi yanlış anladım.

Kaleminize yüreğinize sağlık kardeşim. Çok güzel bir anlatım.
Rabbim inşallah o günleri tez zamanda gösterir bizlere.

İnşaallah diyorum, Allah razı olsun. Sag olun.


Eline emeğine sağlık murad kardeşim.Rabbim razı olsun..ahuzer kardeşimi çok ümitsiz hissettim,yoksa benmi yanlış anladım.


Mümine ümitsizlik yakışmaz ama sadece hal-i hazırda bulunduğumuz duruma bakınca ve bunca potansiyeli değerlendiremiyor olmak hayıflandırıyor hepsi bu. Üstelik tarihimize ve ecdadımıza bakınca da haksız sayılmam değil mi kardeşim ne dersiniz? ::)

Ne dediniz se çok haklısınız, katılıyorum.
ALLAH c.c razı olsun.


Sevgi, Özlem...

MollaCami.Com