Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim

NEDEN BÜTÜN BEBEKLER GÜZELDİR?

İnsanın hoşuna giden, cevap vermesi çok kolay olan bu soru; özüne inip biraz irdeleyerek düşündüğümüzde içinde çok ilginç cevapların saklı olduğu bir soru olarak karşımıza çıkıyor.
Evet bebekler dünyanın en tatlı varlıkları;
Aslında inancımızdaki sağlamlık biz Müslümanların bebeğe bakış açısının özünü oluşturuyor. Bizim inancımıza göre her bebek saf, tertemiz ve günahsız bir Müslüman olarak doğar. Zaten işte ta en başında sahip olduğumuz bu inançla bebek; doğduğunda başımızın tacı, gözümüzün nuru, yaşama sevincimiz oluyor.
Allah insanları nuru ile yaratmıştır. Aslında bebeğin yüzünün, gözünün, o tatlı mı tatlı ellerinin, o minicik ayaklarının, üzerindeki dünyada hiçbir parfümün yerini alamayacağı o cennet kokusunun güzelliği bize Allah’ın güzelliğini anlatıyor. Çünkü bebeğin verdiği bu güneşlerle kıyaslanamayacak olan sıcaklık ve ışık; Allah’ın nuru vesilesi üzerine kalplerimizin içini bu sevgi seliyle doldurabiliyor.
İnsan çocuk sıfatını bırakana dek günahsız yaşar. Çünkü yaptığı hiçbir hata da artniyet yok, kirli düşünce yok. Allah katında çocuğun aklı da kalbi de bir cennet bahçesi gibidir. İnsanın asıl mükellefiyeti işte burada başlar;
Bu masumiyeti korumaya çalışmak.
İnsan bir gün gelir bir aynaya bakar bir de çocukluğuna der ki, “Nerede bendeki o masumiyet, o güzellik, keşke hep çocuk kalsaydım Heeeeeeey gidi çocukluk.“ Ve hemen aklı gider kozmetik ürünlerine ve sorar kendine; “şimdi aynı güzelliğe nasıl sahip olabilirim?“ Dost acı söyler (burada ki sen kelimesini sana değil topluma hitaben kullanıyorum) “sen o yüzündeki kaybolan nurun neden kaybolduğunu düşünmedikçe, nerde yanlış yapıyorum ben demedikçe, hatalarını yanlışlarını telafi etmeye çalışmadıkça, yani sözün özü dosdoğru olmaya çalışmadıkça yüzündeki nur da aynı şekilde uçup gitmeye devam edecektir.
Masumiyeti muhafaza etmenin yolu kozmetik mağazalarına yürümek değil, bize o nuru veren Yaratan’a doğru yürümektir.
Sizlere bir örnek vermek istiyorum. İnanın bana ben buna çok şahit oldum. Bir insanın evlenmeden önceki yüzüyle evlendiği zaman ki yüzü arasında çok açık bir fark görüyordum. Daha da güzelleşiyordu sanki ama bir türlü buna bir anlam veremiyordum.. Sanki aynı yüzü Mevlam baştan yaratmış. Ama zaman içinde kimi aynı yüzlerin o saflığı kaybettiklerini, kimilerinin de muhafaza ettiklerini gördüm. Allah namusu ile evlenen insanlara yardım edermiş. Bu soruyu kime sorsan sana hemen başlar söylemeye, işte evlendiğimde kiradaydım şimdi ev sahibiyim, bir arabam var, buzdolabım var, kanepem var vs. vs. vs… İnsanın aklına maddi yardım geliyor hemen. Yanlış anlama yadırgamıyorum çok doğal bir tepki. Sadece atlanılan çok önemli bir noktaya değinmek istiyorum. Yüce Mevlam namusu ile evlenen insanın günahlarını da affedermiş vallahi benim için bu yardım her şeyden önemli. Allah diyor ki kuluna; bak kulum sana iki cihan saadetine vesile olacak bir nur (eş) verdim. Bunun vesilesiyle de sana cennetimin kapılarını sonuna kadar açtım (günahlarını affettim). Dosdoğru ol, verdiğim nimetlerin kıymetini bil.
Ben demiyorum ki günahsız hatasız insan olmaz. Hata insan için yaratılmıştır. Bizi meleklerden bile üstün kılan şey, hatalarımızı telafi etmek için verdiğimiz mücadele değil mi?
Bir genç kız her makyaj yaptığında o yüzündeki Allah’ın verdiği doğal güzellikten bir parça kayboluyor. Çünkü o makyaj cildin ömrünü kısaltıyor. Bir defa da görülmemek suretiyle sürekli kademeli bir şekilde cildi kurutuyor. Aslında burada insan güzel olayım derken güzelliğinden oluyor. Ve nihayetinde o cilt belli bir müddet sonra bir uyuşturucu misali o illete muhtaç oluyor, çünkü artık makyajı olmayan yüz istenilen güzelliği yansıtamıyor. İnan bana çok dikkat ettim bir kızın sade bakımlı hali, makyajlı halinden 10000 kat daha güzel. Ama kız zannediyor ki makyaj yapınca daha da güzelleşiyorum.
Düşün ki sen bir Saraysın hiç sarayın kapısına, penceresine, duvarına, çatısına boya çekilir mi? O zaman sarayın güzelliği kalır mı?
SARAY ZATEN ÇOK GÜZEL.
Biliyorum bir kızın güzel görünme isteği yaratılıştan gelen bir özellik, fıtratı öyle, tabiî ki bakımını yapacak. Bakımı temizliği yapılmayan saray, saray olma özelliğini koruyabilir mi?

Serbest Kürsü