Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Gözlerimizi Haram'dan muhafaza etmek (Hutbe)

Ey şerefi İman ile müşerref olan ehli İman,
Cenab-ı Hak, insanoğlunu mahlukatın en şereflisi olarak yaratmış ve
kainattaki her şeyi onun emrine amade kılarak ona maddi ve manevi bir çok nimetler ikram etmiştir. Peygamberleri ve kitapları vasıtasıyla insanın bu dünyaya başıboş ve gayesiz gönderilmediğini
bu sebeple daima kontrol altında tutulduğunu ve yaptığı her işten ahirette mes’ul olacağını
ona öğretmiş, razı olduğu ve olmadığı haller ile bu haller karşılığında verilecek mükafat
veya cezaları da beyan etmiştir. Bu itibarla akl-ı selim sahibi her mü’minin, Allah’ın kendisine bahşettiği bütün nimetleri, Allah’ın razı olacağı şekilde kullanması, O’nun rızasına uymayan hallerden şiddetle kaçınması ve bu hususta daima Allah-ü Teala’dan yardım talep etmesi icab etmektedir.
Rabbimizin bizlere bahşettiği en büyük nimetlerden biri de göz nimetidir.
Zira Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır Allah-ü Teala buyuruyor ki; Kulumu iki gözünü kör etmekle imtihan ettiğim zaman sabrederse, o kulum gözlerine karşılık olarak cenneti veririm.
Başka bir hadis-i şerifte de Hiçbir kul, dininden dönmesi hariç, gözlerini kaybetmekten daha ağır bir belaya uğramış değildir buyurulmaktadır. Hadis-i şeriflerde gözler için habibe ve kerime kelimelerinin kullanılması ve kaybedilmesi durumunda sabredenlere verilecek mükafatın büyük olması, göz nimetinin büyüklüğünü ve kıymetini anlamamıza yardımcı olacaktır.
Böylesine değerli olan bu azamızı ve sair azalarımızı, onları bize ihsan eden Hz. Allah’ın rızasına muvafık olarak kullanmalıyız. Gözlerimizi nasıl kullanacağımızı bize öğreten bir çok ayet-i kerime ve hadis-i şerif vardır.
Cenab-ı Hak Nur Suresi’nin otuzuncu ayeti-i Kerimesi’nde Habibim, Mümin erkeklere söyle gözlerini indirsinler, ırzlarını da muhafaza etsinler. Çünkü bu kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz ki Hz. Allah yapmakta olduklarınızdan haberdardır. buyurmaktadır.
Bu ayet-i kerimenin tefsirinde şu ifadelere yer verilmiştir: Gerek hariçte, gerek dahilde ve gerek başkalarının evlerine girerken-çıkarken, otururken-kalkarken gözlerini dikmesinler, harama bakmaktan, ayıp bir şey görmekten sakınsınlar.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de kendisine İnsanların gelip geçtiği yolların hakkı nedir? diye sual olununca Harama bakmamak, gelip geçenleri incitmemek, selamı almak ve iyiliği emredip, kötülükten sakındırmaktır buyurmuşlardır.
İrtikab edilen her günahın, kişinin kalbinde siyah bir nokta şeklinde tesir bırakacağı ve tevbe edilmeyip günaha devam edildiği takdirde bu noktaların çoğalıp kalbi büsbütün kaplayarak paslandıracağı Peygamber Efendimiz (s.a.v.) tarafından beyan edilmiştir.
Bizim diğer insanlarla ve dünya ile irtibatımızı sağlayan ve alimlerimizin Havâss-ı Hamse-i Zâhire diye tabir ettikleri göz, kulak ve sair azalarımızın, kalplerimize bizzat tesir ettiği açıktır. Bil-hâssa kulak ve gözün kalbe tesiri çok çabuk ve kuvvetlidir. Zira bir çok günahın başlangıcı göz ile olur.
İsrâ Suresi’nin 36. Ayet-i Kerimesi’nde Kulak, göz ve kalb, bunların hepsi yaptıklarından mes’uldür. buyurulmaktadır.
Bu sebeple, kalbimizi paslandırmamak için harama bakmaktan sakınmalıyız. Eğer bizim isteğimiz ve kasdımız olmadan gayr-i münasip bir manzara karşımıza çıkarsa hemen gözümüzü çevirmeliyiz. Bu, bize sevap kazandıran doğru bir hareket olur ve mes’ûliyeti yoktur. Ancak bu bakışı devam ettirir veya tekrarlarsak işte o zaman günaha dalmış oluruz.
Zira Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Hz. Ali (r.a.) Efendimiz’e Bir bakışı diğer bir bakış takip etmesin. Çünkü birinci bakış lehine, ikincisi aleyhine olur. buyurmuşlardır. Yine, harama bakmanın nasıl bir günah olduğunu Gözlerin zinası bakmaktır hadis-i şerifi ile ifade etmişlerdir.
Muhterem Mü’minler,
Kalbini Hz. Allah’ın nuru ile doldurup, hakiki mü’min olmak için gayret eden ehl-i maneviyat’ın harama bakmaktan kaçınma hususunda çok daha fazla dikkat etmesi icab etmektedir. Zira bu gibi bakışlar kişinin manevi yolculuğuna zarar verir ve mani’ olur. Muteber tasavvuf kitaplarımızda, maneviyat yolunun yolcularına lazım olan edepler tafsilatıyla zikredilmiştir. Uyulması icab eden bu edeplerden biri de Nazar ber-kadem tabiriyle ifade edilmiştir. Bu tabir, maneviyat yolundaki bir kişinin çarşı ve pazarda yürürken, daima ayak uçlarına yani önüne bakıp, lüzum olmadıkça etrafına bakmaması manasına gelir.
Bil-hâssa her türlü fuhşiyatın teşvik edildiği ve rağbet gördüğü bu asırda gönüllerimizi kirletmemek ve manevi hayatımızı mahvetmemek için çok daha fazla dikkat etmemiz icab etmektedir.

Bu hususu Silsile-i Sadat'tan Ebu'l Faruk Hazretleri, vaazlarında hep dile getirmiş ve üzerine basa basa şu tavsiyede bulunmuşlardır.
Evinizden çıktığınız zaman unutmayın çok reca ederim. La ilahe illallahü vahdehû lâ şerîke leh. Lehü’l-Mülkü ve lehü’l-Hamdü… okuyun. Bunu okuyan kimse için bir milyon sevap, bir milyon günahtan af vardır. Acaba Rasülullah (s.a.v) bunu niye böyle buyurdu diye bütün hadis alimleri dehşete düşmüşler, hayran kalmışlar. Nihayet şuna kail olmuşlar: İnsanlar evinden çıktığı zaman çarşı ve pazarda çok fena halleri müşahede edecek ve günaha düçar olacaklar. Şefaat-ı azim olarak, o gün akşama kadar işlediği günahların hepsini, bu duayı okumaları sebebiyle Hz. Allah affedecektir. Bunu ezberleyin, çoluğunuza çocuğunuza öğretin efendiler...!

// mollacami.net//ücharfbeşnokta //

Bu hususu Silsile-i Sadat'tan Ebu'l Faruk Hazretleri, vaazlarında hep dile getirmiş ve üzerine basa basa şu tavsiyede bulunmuşlardır.Evinizden çıktığınız zaman unutmayın çok reca ederim. La ilahe illallahü vahdehû lâ şerîke leh. Lehü’l-Mülkü ve lehü’l-Hamdü… okuyun. Bunu okuyan kimse için bir milyon sevap, bir milyon günahtan af vardır. Acaba Rasülullah (s.a.v) bunu niye böyle buyurdu diye bütün hadis alimleri dehşete düşmüşler, hayran kalmışlar. Nihayet şuna kail olmuşlar: İnsanlar evinden çıktığı zaman çarşı ve pazarda çok fena halleri müşahede edecek ve günaha düçar olacaklar. Şefaat-ı azim olarak, o gün akşama kadar işlediği günahların hepsini, bu duayı okumaları sebebiyle Hz. Allah affedecektir. Bunu ezberleyin, çoluğunuza çocuğunuza öğretin efendiler...!. teşekkürler kardeşim


Hutbe ve Vaazlar

MollaCami.Com