Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Arı ile Karınca (Hırs ve şehvet)



Bir vakit Arı'nın biri, bir Karınca gördü. Bin bir zorlukla hânesine dâne taşıyordu.
Karıncanın bu büyük bir sıkıntı çektiğini gören arı ona dedi ki
Ey karınca bu ne sıkıntıdır. Sen hayatın için lazım olan yiyecek ve içecekleri
ayağınla taşımaktasın. Bakıyorumda sen latîf ve leziz olan yiyeceklerden korkmaktasın...
Benim gibi ol, ben padişahlardan bile korkmam, dilediğim tere konarım, gezerim, yer,
içer ve istirahat ederim.
Bu defa arı karıncayı yanına aldı. Ve bir hayvan derisini yüzmekte olan
kasap dükkanının önüne kondu.
Bıçak kasabın elindeydi. Arı nağrur bir şekilde oradan uçup gitti. Ve istediği yere kondu.
Karınca ise orada ayaklar altında kaldı.
Ve şöyle dedi.
Rabbim Bir saat şehvet sahibine uzun bir hüzün verir!!!
Arı
[color=blue]Beni bir yere götürme ki istemiyorum, karınca Başımıza gelen her bir şey,
hırs ve şehvetten dolayı geldi. Canın çektiği yere gidersen i istenilmedik
bir şekilde ölürsün!!!


Buna benzer lafızları ayrı ama manaları hemen hemen aynı olan diğer bir kıssamız da

Mutluluk içerisinde uçan bir arı karıncaya rastladı. Arının aşırı mutluluğundan hayrete
düşmüş olan karınca sordu
Ey arı o denli mutlusun ki,mutluluktan ayakların yere basmıyor.
Arı cevap verdi
Neden mutlu olmayayım, istediğim yere konuyor ve istediğim şeyi yiyip içiyorum.
Arı bu sözü söyledikten sonra karıncaya ne kadar mutlu olduğunu ispat etmek
istercesine bir kasap dükkanına girdi.
Kasap dükkanında bir koyunun yarısı asılıydı ve arı da bu etin üzerine kondu.
Müşterisine et kesmekte olan kasap tam o esnada satırını indirdi ve talihsiz arıyı da
bu arada ikiye ayırdı arı öldü
Karınca arının ikiye ayrılmış cesedini gördü yuvasına götürmeye başladı bu sırada da şunları söylüyordu

Canının istediği her şeyi alıp yiyen ve istediği her yere konan kimse mutsuz olup işte böyle belalara düçar olur.

Onun içindir ki İnsanoğlu bile başlı başına hareket etmemesi için RAbbimiz zaman zaman peygamberler, mürşitler, alimler, üstazlar göndermişdir. Aman ha başlı başınıza hareket etmeyin, hırsınıza kapılmayın,nefsinizin esiri, uşağı olmayın bizleri uyarıp ikaz etmek için çalışmış çabalamışlardır.

Bu menamda Silsile-i Sadat'tan Ebu'l Faruk Hazretleri,
Bu dünyanın sefasından cefa sına sıra gelmez, gafil olma ilme çalış geçen zaman,
günler geri gelmez sözünün nekadar manidâr olduğunu bir kez daha şahit olmuş oluyoruz.
RAbbim cümlemizi son nefese kadar, son nefes de dahil yolundan ayırmasın...


// Ruh'ul Beyan // mollacami.com - net // ücharfbeşnokta //



[color=purple]Onun içindir ki İnsanoğlu bile başlı başına hareket etmemesi için RAbbimiz zaman zaman peygamberler, mürşitler, alimler, üstazlar göndermişdir. Aman ha başlı başınıza hareket etmeyin, hırsınıza kapılmayın,nefsinizin esiri, uşağı olmayın bizleri uyarıp ikaz etmek için çalışmış çabalamışlardır.


Bu dünyanın sefasından cefasına sıra gelmez, gafil olma ilme çalış geçen zaman,
günler geri gelmez




Bu güzel ve öğüt veren yazı için teşekkürler....

bu güzel ve ögüt verici paylasiminiz icin bende tesekkur ediyorum ücharfbesnokta kardesim.

Bizde teşekkür ederiz efendim...
Amil olanlardan kılsın Rabbim...

Allah razı olsun kardeşim ders alınacak bir yazıydı..


bu güzel ve ögüt verici paylasiminiz icin bende tesekkur ediyorum ücharfbesnokta kardesim.



Amil olanlardan kılsın Rabbim...



RAbbim cümlemizi son nefese kadar, son nefes de dahil yolundan ayırmasın...




Amin... Değerli paylaşımınız için Allah razı olsun kardeşim.


Hutbe ve Vaazlar

MollaCami.Com