Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Kitab-ül Maksud

Evet arkadaşlar
Okuduğumuz (Araça) kitaplarımızı baştan sona müzakere yapmak istiyoruz.
Okuduğumuz her kitap için, müstegıllen konu başlığı altında devam edecekdir.
İsteğimiz odur ki hep beraber kalb-i birlik ve ruh-ı ahenk içerisinde okuduklarımızı hatırlayalım,canlandıralım, tazeleyelim kısaca istifede edelim istedik...

Bir arapça kitaba başlamadan önce yedi şeyi bilmek lazımdır.
Bunların üç tanesi vacip, dört tanesi caizdir.
Vacip olanlar besmele, hamdele, salvele dir.
Bunların hepside bildiğimiz gibi mevcut zaten...

Caiz olanlar ise

1) İsmi kitap = Emsile

2) Fenni kitap = kitabın bahsettiği şeydir bu kitabımızda ilmi sarftan bahseder.

3) Tadadı fusul = fasıllardır yirni dört sığadan meydana gelmektedir

4) Tebyini garaz = maksadımızı beyan etmekdir...

Maksut’un musannıfı İmam-ı Azam Ebû Hanife Hazretleridir. Hicrî 80’de Kûfe’de doğmuş ve Hicrî 150’de de Bağdat’ta vefat etmiştir.
Maksut; Sülasî mücerredin ikinci babından İsm-i Mef’uldür. Tasrifi;قََصَدَ يَقْصِدُ قَصْدًا فََهُوَ قَاصِدٌ وَذَاكَ مَقْصُدٌ şeklindedir.
Maksut’un 2.bâbdan olduğuna delil ;وَاقْصِدْ فِي مَشْيِكَ
وَاغْضُضْ مِن صَوْتِكَ
ayeti kerimesidir.(Lokman Sûresi–19)

Maksud'ta ilmı sarfdan bahseder...

ilmi sarfın tarifi:

وَهُو عِلْمٌ يُعْرفُ بِهِ اَحْوالُ الْكَلِمَةِ الْعَرَبِيَّةِ مِنْ حَيْثُ الْاِعْلالِ وَالْادْغامِ

İğlal ve idgam cihetinden arabi kelimelerin halleri kendisi sebebiyle bilinen ilimdir...

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

MAKSUDUN TARİFİ:وَهُوَ عِلْمٌ يُعْرَفُ بِهِقاءِدَةُ الْاعْلالِ وَالْاِدْغامِ لِمَنْ يُحِبُّ طَلَبَهُ
taleb etmeyi seven kimse için iğlal ve idgam kaideleri kendisi sebebiyle bilinen ilimdir


hamd müminlere doğru yolu mübalağa ile hibe edici olan hz allah içindir.salat ve selam günahlardan men edici,sevabı talep üzerine teşvik edici bizim nebimiz olan muhammed as. ve o'nun aal_i ve ashabının en hayırlısı üzerine olsun

musannıf hz kitabına besmele,hamd ve salevat ile başladıktan sonra ibaresine ;
muhakkak arabi ilimler ,şer'i ilimlere bir vesiledir.arabi ilimlerin rükunlarından biride tasrifdir.muhakkak tasrif sebebiyle fiillerden az olan çok olur.diye devam etmiştir.


arabi ilimler:lugat,sarf,nahiiv,meani vs.
şer'i ilimler:tefsir,hadis kelam,fıkıh vs.



işte bizim kuranı kerim ve hadisi şerifleri yine fıkhi bilgileri doğru kaynaktan alabilmemiz için arab dili ve inceliklerini anlayabilmemiz gerekir.yani sarf ve nahiv bizim asıl gayemize ulaşmamız için vesile olur.


yukardaki parağrafı yazmamın sebebini açıklamak istiyorum affınıza sığınarak.aslında bunları zaten biliyoruz.ama aklıma ilk bu ilimleri öğrenmeye başladığım yıllar geldi.
ben derse başladığımızda direkt olarak kuranı kerime mana vermeyi yada dili pratik konuşma olarak öğrenicez zannetmiştim ::)bu şekilde konularla karşılaşınca tepki göstermiştim."Hocam biz bunları okuyoruz ama fiil fail ne işimize yarar ki "diye sordum.Hocamda sağolsun ne işe yarayacağını bana güzelce anlattı.İyiki sormuşum çünkü o zaman anlayamasaydım öğrendiklerimi dikkate almazdım.sonra bende elimden geldiğince benden sonraki kardeşlerime okuduğumuz ilmin ne kadar faydalı olduğunu dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım..
rabbim hepinizden razı olsun.bu siteye emeği geçenlerden,değerli ilimlerimizi unutmamamız için çaba sarfedenlerden ve özeellikle bu sayfaları dikkate alan kardeşlerimizden :)

maksud kitabıda ilk olarak tasrifle başlamış.
fiiller iki kısımdır:asli ve züziyade
asli fiiller 2dir:sülasi(mazisi üç harf olanlar) ve rubai (mazisi 4 harf olanlar)

sülasi 6 babdır:
feale yefulü
feale yefılü
feale yefalü
feıle yefalü
feule yefulüü
feile yefilü



rubai:bir babdır:dahrace babıdır.

maksud 3 fasıldır.

1.fasıl masdardan çıkarılmasına ihtiyaç şiddetlenen bir takım vecihler hakkındadır.

bu vecihler 6 dır.
mazi müzari, emir, nehi, ismi fail, ismi meful.

asıl olan masdar olur diğer 6 sı sonradan masdardan çıkarılmıştır. çünkü masdarda sadece fiilin adı manası vardır.(yapmak, gelmek, gitmek gibi) konuşacak kimse sadece bu manalarla kendisini ifade edemez .bu sebebten diğer manalara da ihtiyaç duyularak mazi müzari gibi sigalar oluşmuştur.

Mastar mimli veya mimsiz olmaktan hâlî olmaz.

Eğer mimsiz olursa; Semai’dir. Semai ile murad arapdan işitildiği üzere muhafaza olunmasıdır. Semai mastar, üzerine kıyas olunmaz. Sülasi’nin gayrısında kıyas vardır.

Eğer mastar mimli olursa; bakılır eğer Muzarinin aynel fiili meftuh veya mazmum olursa, mastar mimi, ismi zaman, ismi mekân mim ve ayn'nın fethı ile مَفْعَلٌ vezni üzere gelir.

Ancak şâzlar müstesna. Bunlar aynel fiilinin kesresiyle gelirler
مَطْلِعْ مَغْرِبْ مَسْجِدْ مَنْسِكْ مَشْرِقْ مَجْزِرْ مَسْكِنْ مَنْبِِتْ مَفْرِق مَخْشِرْ مَسْقِطْ مَجْمِعْ

Eğer Muzarinin aynel fiili meksur olursa, mastar mîmi mim ve ayn’nın fethi ile مَفْعَلٌ vezni üzere gelir. Ancak مَرْجِعْ مَصِرْ kelimeleri müstesna. Bunlar mastardırlar aynel fiilinin kesresiyle gelirler. İsm-i Zaman ve İsm-i Mekan ayn’nın kesri ile مَفعِلٌ vezni üzere gelir.

Nagıs Fiillerde; mastar, İsm-i Zaman, ism-i mekân, babların cemisinde mim ve ayn’nın fethı ile مَفْعَلٌ vezni üzere gelir.

Misal Fiillerde; mastar, İsm-i Zaman, ism-i mekan, babların cemisinde ayn’nın kesri ile مَفعِلٌ vezni üzere gelir.

Lefif-i Makrun; Nagıs gibidir. مَفْعَلٌ vezni üzere gelir.

Lefif-i Mefruk; Misal fiil gibidir. مَفعِلٌ vezni üzere gelir.

Eğer fiil sülasi üzerine zaid olursa, mastar mimi, İsm-i zaman, İsm-i Mekân, İsm-i Mef’ul sülasinin gayrı her bir bab meçhul müzarinin vezni üzerine olur. Muzaraat harfi mazmum mime tebdil olunur.

Fiil-i Mazi: Fiil malum veya meçhul olmaktan hali olmaz. Eğer Mazi malum olursa, ister müzekker ister müennes olsun, ahirindeki harf müfret ve tesniyede fetha üzerine mebnidir.

Cemi müzekker gaibde mazmum. Bakisinde sakindir.

Evvelinde Hemze-i Vasıl bulunan südasi ve humasi babları müstesna, mazinin ilk harfi babların cemisinde meftuhtur.

Hemze-i Vasıl
ِتَثْبِتُ فِي الاِبْتِداءِ وَتَسْقُطُُ فِي الدَّرْجِ
ibtida halinde sabit, geçiş halinde sagıt(düşer) olur.


Bunlar; هَمْزَةُ ابْنٍ , وَابْنَمٍ , وَابْنَتٍ, وَامْرَءٍ, وَامْرَأَةٍ , وَاثْنَيْنِ
, وَاثْنَتَيْنِ, وَاسْمٍ , وَاسْتٍ , وَايْمُنٍ
hemzesi'dir.


- Humasi ve südasiden, mazi, mastar ve emrin hemzesi
-Sülasiden Emri hazırın hemzesi
-Lamı Tarife muttasıl (bitişen) olan hemze, hemzeyi vasıldır.

hemze-i vasıl geçiş halinde mahzüf, ibtida da meksurdur.
Anacak lam-ı Tarife muttasıl olan hemze ve اَيْمُنٍ (eymünin)’in hemzesi müstena, bunlar ibtida halinde meftuhtur.

1. ve 5. bablardaki emr-i hazırın hemzesi aynel fiiline tabi olduğu için ibtida da mazmumdur.

Südasi ve humasiden olduğu halde meçhul mazinin hemzesi, mazmumdur. lamel fiilin'den önceki harf meksur , bakisi sakindir.

Hemzei Kati'ler(düşmeyen hemzeler)

- İf’al babının hemzesi
- Mütekellimin Hemzesi
- Ceminin Hemzesi
- İstifhamın hemzesi
- İsmi tafdılın hemzesi
- يَا ile nida olunduğun da ismi Celalin hemzesi
- Sıfat-ı Müşebbehe’nin hemzesi
- Mazinin kendi hemzesi
- Lamı Tarifin hemzesi

Fiil-i Muzari

فَهُوَ الَّذِ يَكُونُ فِى اَوَّلِهِ حَرْفٌ مَنْ حُرُفِ اتَيْنَ بِشَرْطِ اَنْ يَكُنَ ذَلِكَ الْحَرْفُ زائِدً علَى المَاضِى
Manası;Fiil-i Muzari Mazi üzerine zaid olmak şartıyla evvelinde اَتَيْنَ harflerinden bir harf bulunandır.
mesela:يَنْصُرُ تَنْصُرُ
اَنْصُرُ نَنْصُرُ gibi.

Muzaraat harfi bütün babların Malumunda meftuhtur. Ancak Rubailerde mazmumdur.
يُدَجرِجُ gibi.

Muzarinin lamel fiilinden önceki harf Rubai, Humasi ve Südasilerde meksurdur. Ancak تَفَعَّلُ يَتَفَاعَلُ يَتَفَعْلَلُ babları müstesna. Bu bablarda meftuhtur.

Muzaraat harfi meçhulde mazmumdur. Sakinler hali üzerine sakin, bakisi meftuhtur.
يُنْصَرُ

Malum ve meçhulde Fiil-i Muzariyi cezm edici ve nasb edici bir harf bulunmadığı müddetçe, lamel fiili mazmumdur.
يَنْصُرُ، يُنْصَرُ gibi

Emir ve Nehiy, Muzarinin lafzı üzerinedir. Bunlar meczumdurlar.

Cezim alâmetleri;
Tesniye nunu’nun düşmesiyledir. Muzari يَنْصُرَانِ Emr-i Gaib لِيَنْصُرَا

Cemi müzekker nunu'nun düşmesiyledir. Muzari يَنْصُرُونَ Emr-i Gaib لِيَنْصُرُوا

Müfret müennes muhataba nu’nunun düşmesiyledir.

Bakisinde Sahih lamel fiilinin sukunu ve illetli lamel fiilinin düşmesiyledir. Cemi müennes nunu müstesna, çünkü bu cemi müennes nunu cezim ve cezmin gayrısında sabittir.

Emr-i Hazır: Emri hazır, muzarinin müfret müzekker muhatabından, Muzaraat harfinin düşmesiyledir. Muzaraat harfinden sonraki harf sakin ise evveline hemze-i vasıl getirilir. Eğer harekeli ise ahiri sakin kılınır.

تَنْصُرُ muzarat harfi hazf olundu, muzaraat harfinden sonraki harf sakin olduğu için hemze-i vasıl dahil oldu, aynel fiiline teb’an zamme ile harekelendi, ahiri vakıf üzerine mebni kılındı اُنْصُرْ oldu

تُعِدْ muzaraat harfi hazf olundu, sonraki harf harekeli olduğu için ahiri sakin kılındı عِدْ oldu.

TEŞEKKÜRLER DEGERLİ KARDEŞİM

Mazinin aynel fiiline bakılır. Aynel Fiilinin harekesi:

Meftuh ise; “نَاصِرٌ” (nâsırun) vezni üzere gelir. (1, 2. ve 3.bablar)

Mezmum ise; “عَظِيمٌ” vezni üzere gelir.

Meksur ise; Müteaddide “عَالِمٌ” vezni üzere, Lazımda ise “مَرِيضٌ” , “زَمِنٌ”, “اَحْمَرُ” ve “عَطْشَانَ” vezinlerinde gelir. (4 ve 6.bablar)

اَحْمَرُ اَحْمَرَانِ حُمْرٌ

حَمْرَاءَ حَمْرَاوَانِ حُمْرٌ

عَطْشَانَ عَطْشَانَانِ عِطََاشٌ
عَطْشَى عَطْشَايَانِ عِطَاشٌ

İsm-i Mef'ul
Sülasinin bütün bablarında مَجْبُورٌ ve كَثِيرٌ vezni üzere gelir.

Mübalağa lazım vezinleri; جَهُولٌ,صِدِّيقٌ, كَذَّابٌ, غُفُلٌ, يَقُظٌ, مِدْرَارٌ, مِكْثِيرٌ, لُعَنَتٌ


لُعَنَتٌ kelimesinin aynel fiili sakin kılınarak, لُعْنَتٌ yapılırsa, İsm-i Mef'ul manasında olur.


Maksut

MollaCami.Com