Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


İSLAM BÜYÜKLERİNDEN ÖNEMLİ TESBİTLER

İslam büyüklerinden düşündüren tespitler!

Hicri 104'te Kûfe'de vefat eden meşhur alim Saabi, Kûfe Mescidi'nde etkili vaazlar verir, zaman zaman da dinleyenlerin fikirlerini sorar, cemaati konuştururdu.
Ancak cemaat içinde bir kişi vardı ki hic konuşmaz, hep dinlerdi. Saabi onu da konuşturmak istediğinden sordu :
-Neden sen hiç konuşmuyor, hep dinliyorsun? Suskun adamın kısa cevabi ibretliydi. Şöyle açıkladı susma sebebini :

- Ben dedi, buraya kendim istifade etmek icin geliyorum. Kendimden istifade ettirmek için değil!.. Bunun için de sadece kulağımı kullanıyorum, dilimi değil. Zira dedi, kulağımdan giren benim istifadem için girer. Dilimden çıkan da başkasının istifadesi için çıkar! Bu cevabı tebessümle dinleyen Saabi :

- Ey sessiz adam! dedi, bir konuştun pir konuştun. Bu ne güzel düşünce? Keşke herkes dilini değil de senin gibi kulağını kullansa da hep istifade için dinlese!.. Bundan sonra dilini kullanan azaldı. Artik herkes kulağını kullanıyor, hep istifade için dinlemeyi tercih ediyorlardı anlaşılan...

***********************

Hicri 198'de Mekke'de vefat etmiş olan büyük mutasavvıf Süfyan bin Uyeyne, mahşerde mahcubiyeti derin olacak üç sınıf insanı sayarken şöyle sıralama yapar da derdi ki : "Üç sınıf insanın mazereti geçersiz, mahcubiyeti derin olacaktır mahşerde. Onlar da şunlardır :

1- Amel ve ahlakta hizmetçileri kendilerini geçen zenginler! 2- Geriye bıraktığı mirasçısı sevapta kendini gecen mal sahipleri! 3- Okuttuğu öğrencisi amel etmekte kendini gecen ilim sahipleri!

Dünyada kendilerinden geride oldukları halde mahşerde kendilerini geçmiş olduklarını görünce mahcubiyetleri derin, mazeretleri geçersiz olacaktır bunların..."

***********************

Hicri 247'de Bağdat’ta dünyaya gelen Şark’ın ilim ve tasavvuf önderlerinden İmam-ı Şibli'nin etrafında çok sayıda insan toplanmış, hatta hayranlarının çokluğu dikkat çeker hale gelmişti. Ancak kendisi bu çokluktan fazla etkilenmiyor, bunların gerçek dost olup olmadığını denemeyi bile düşünüyordu. Nitekim bir kir sohbetinde düşündüğü denemeyi de yapmak istedi. Çevresine doluşan dostlarına doğru yanındaki taş topraktan fırlatmaya başladı. Üzerine toz toprak gelenler fazla beklemediler :

- "Hocamız kafayı bozmuş, çekilelim etrafından..." diyerek uzaklaşmaya başladılar. Şibli ise uzaklaşan dostlarına seslendi :

- Nereye benim sahte dostlarım, nereye?

- Biz senin dostunuz ama sen de bize taş toprak fırlatıyor, bizi rahatsız ediyorsun!.. Şibli tebessüm ederek cevap verdi :

- Gitmeyin, gelin benim sahte dostlarım, gelin. Şayet siz gerçek dost olsaydınız hemen dağılmayı düşünmez, dosttan gelen iyiliklerin yanında rahatsızlığa da sabretmesini bilir, bir çare arardınız. Demek ki sizler hep iyi gün dostusunuz. Henüz dosttan gelecek zarara sinesini açacak olgunluğa erişememişsiniz!..

Teşekkürler kardeşim

Teşekkürler kardeşim...


Teşekkürler kardeşim


Teşekkürler kardeşim...

Ben de teşekkür ederim..

elinize sağlık teşekkürler..

emeğin icin tesekkür ederim


Güzel Sözler

MollaCami.Com