Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Allah Resulünün Tavsiye Ettiği Gıdalar 3

Et
Et en kıymetli gıdalardandır Kur'an-ı Kerim'de et on iki yerde zikredilmiştir Hayvanlardan bahsedilirken; “Davarlar (Deve, sığır, keçi ve koyunları) da O yarattı Bunlarda sizin için soğuktan koruyucu yünler ve bir takım menfaatler vardır Onlardan bir kısmını da yersiniz” (Nahl 5)
Cennet ehli tavsif edilirken de: “Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik” (Nahl 5) Peygamber A S da : “Et, dünya ve ahrette yiyeceklerin efendisidir” buyurmuştur (İ Mâce etime Hadis 3305) Peygamberimizin (A S) en çok koyunun kürek etini, ön kolları etlerini sevdiği rivayet edilir Boyun etinin de hem lezzetli ve hem de hazmı kolaydır Sırt eti çok gıdalıdır, kan yapar Nitekim bir hadiste: “En iyi et, sırt etidir” buyrulmuştur Hayvanların sağ taraf etleri, sol taraf etlerinden daha hafif ve daha üstündür Et, işkembeden uzaklaştıkça değeri artar (Bağdâdî s156) Peygamber A S : “Sizlere inek sütünü tavsiye ederim Zira, ineğin sütü şifa, sütünden elde edilen yağı deva, eti ise derttir” buyurmuştur (C Sagır 1/51; K Ummal 10/28209) Sığır eti sert ve kurudur Bazı hastalıkları meydana getirir Çok çalışanların haricindekilerin yemesi iyi değildir (İ Sünni vr68b) Sığır eti basur hastalığını tahrik eder Bu bakımdan basur hastalarının sakınması gerekir (L Ukûl 1/533) Sığır etinin yan etkilerinin karabiber ve tarçın gibi baharatlarla giderilmesi tavsiye edilmektedir Yaşlı ve zayıf olan sığırların etleri daha zararlıdır Hazım bakımından özellikle yaşlı kimseler için iyi değildir (Bağdâdî s 155-157) Dana eti böyle değildir Hazmedildiği takdirde vücuda güçlü gıda verir Nitekim Hz İbrahim'in AS misafirlerine semiz dana kebabı ikram ettiğini Kur'an-ı Kerim haber vermektedir (İ Kayyim s418; Hûd 69-70; Zâriyât 26)
Yaşlı keçi etinin hazmı iyi değildir Keçi etinin en iyisi, iki yaşında olanının etidir Dişi keçinin eti erkeğininkinden daha faydalıdır Oğlak etinin hazmı kolaydır, kan yapıcı özelliği vardır (İ Kayyim s416-418; Bağdâdî s156-157)
Etlerin en kıymetlisi ve en gıdalısı koyun etidir En iyisi bir yaşındaki koyunun etidir Kan yapıcı özelliği vardır (İ Kayyim s416-418)
Peygamberimiz AS da bir hadislerinde: “Sizden biriniz-çorba yapmak için- et satın aldığı zaman, suyunu çok koysun Zira-yiyen kimse- çorbanın içinde et bulamaz ise,suyundan içer Çünkü et suyu, iki etten birisidir” (Tirmizî et'ime Hadis 1832)
Tavşan eti kabızlık yapar, idrarı söktürür ve böbrek taşlarını parçalar Tavşan eti kirli kan yapar (Bağdâdî s 64)
Balık eti hafıza zayıflığını gidermek için faydalıdır Sinirler, ilik ve kemik için iyidir Balık eti, diğer etlerden midede daha çabuk hazmolur (el-Edviyye s 60-61)
Hastalar ve hastalıktan yeni kalkmış kimseler için ilk tavsiye olunacak gıda, genelde kuş etidir (el-Edviyye s 58) Peygamberimiz AS, Cenab-ı Hakk'ın, mü'minlere Cennette kuş ikram edeceğini belirtmektedir: ”Gerçekten sen Cennette bir kuşa bakar ve onu arzu edersin, hemen o kuş kızartılmış kebap olarak önüne gelir” (İ Kesir 4/287) Tavuk eti de kuş eti grubundandır Tavuk eti, mideye hafif gelir, hazmı kolaydır Zekayı güçlendirir ve meniyi arttırır, sesi iyileştirir Kan yapıcı özelliği vardır
Et en kuvvetli gıdalardandır Vücudu şişmanlatır Et yemek gönüle ferahlık verir Diğer taraftan, et romatizma, tansiyon yüksekliği ve böbrek iltihabı gibi hastalıklar için zararlıdır Mafsal ve romatizma ağrılarını arttırır (El Edviyye s 46, 52)

Zeytin (Olea sativa):
Zeytin kelimesi Kur'an-ı Kerim'de 6 yerde geçmektedir Cenab-ı Hak: ”İncir'e, zeytin'e, Tûr-i Sinâ'ya ve şu emin beldeye (Mekke'ye) yemin ederim ki, gerçekten biz insanı en güzel bir şekilde yarattık” buyurmaktadır (Tîn 1-4) “(Yine sizin için) Tûr-i Sinâ'da yetişen bir ağaç meydana getirdik ki, bu ağaç hem yağ (Zeytin yağı) ve hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri (Zeytin) verir (Mü'minun 20)
Zeytin mideyi kuvvetlendirir, cinsi istek ve arzuyu tahrik eder, ağız kokusunu giderir (Bağdadi s115) Peygamber AS “Sizlere zeytinyağı tavsiye ederim Hem yiyiniz ve hem de onunla yağlanınız Zira zeytinyağı bâsur hastalığı için şifadır” buyurmuştur (C Sağır 2/54;F Kadir 4/349;M Zevaid 5/100;Ramuz s 318, Bağdâdî s 115;K Ummal 10/28295) Bâsur hastalığı için zeytinyağının çiğ olarak içilmesi ve bâsur memelerine sürülmesi tavsiye edilmektedir (Bağdâdî s 115)
Zeytin yağı cildi yumuşatır, saçların beyazlaşmasını geciktirir Zeytin yağı, sürülen organı kuvvetlendirir (İ Kayyim s 366; Bağdâdî s 114) Zeytinyağı, tedavi sırasında ağızdan alınır veya lavman olarak makattan verilir, ya da merhem gibi yaralara veya bütün cilde sürülür Zeytinyağının, adale ve mafsallara sürülerek ovuşturulması faydalıdır Zeytinyağı, cilt hastalıkları için de faydalıdır (Bağdâdî s114)
Zeytinyağı, oleik asit gliseritlerini %75 oranında bulundurur Ayrıca A ve E vitaminlerini ihtiva eder (Okay,1944; Baytop, 1984) Zeytinyağı, damar sertliği, peklik, ülser, karaciğer ve romatizma hastalıkları ile böbrek taşları ve kuma karşı faydalıdır Tansiyon düşürücü özelliği vardır (Acartürk, 1996)
İncir (Ficus carica):
İncir, besleyici gıda olup hazmı kolaydır Meyvelerin çoğundan daha gıdalıdır
Cenab-ı Hak Kur'an-ı Kerim'de: ”İncir'e, zeytin'e, Tûr-i Sinâ'ya ve şu emin beldeye (Mekke'ye) yemin ederim ki, gerçekten biz insanı en güzel bir şekilde yarattık” buyurmuştur (Tîn 1-4)
İncir, Öksürük için faydalıdır Boğaz, göğüs ve gırtlak sertliğini giderir İdrarını yapamayanlar için faydalıdır Gözeneklerdeki tıkanıklığı giderir Böbrek taşlarını ve mesâneyi temizler Bâsur hastalığı ile mafsal ve eklem ağrıları için tavsiye edilmektedir (Bağdâdî s 79-80; K Ummal 10/28280, 28307) İncir süt içinde kaynatılıp içilirse, çiçek ve kızamık hastalıklarına karşı faydalıdır
Bir hadiste de: “Her kim kalbinin rahat çalışmasını isterse, incir yemeye devam etsin” buyrulmuştur (C Sağır 2/80)

Sirke
Sirke, hurma, şeker, bal, incir ve üzüm gibi meyvelerin şırasının çıkarılıp ekşitilmesiyle elde edilir Sirke, gıda maddesi olarak kullanıldığı gibi, temizlikte ve hekimlikte de kullanılmıştır Peygamber AS bir hadislerinde: “Sirke ne güzel bir katıktır Allahım! Sirkeyi bereketlendir Zira sirke benden önceki peygamberlerin de katığı idi İçinde sirke bulunan ev, katık sıkıntısı çekmez” buyurmuştur (İ Mâce et'ime Hadis 3318)
Sirke, iştahı açar, iltihaplı mideye faydalıdır, zehirleme yapan ilâçların zehrini giderir, vücutta katılaşan kanı inceltir ve çözer Dalağa faydalıdır Sıcak olarak ağızda gargara yapılırsa, diş ağrılarına karşı faydalı olup, diş etlerini de kuvvetlendirir (Bağdâdî s 106) Sirke, parmakların uçlarında ve tırnak diplerinde meydana gelen dolama, egzama ,ateşli şişlikler ve ateş yanığına karşı faydalıdır (İ Kayyim s354-55)
Sirke temizlik maddesi olarak da kullanılmıştır Elbisedeki mürekkep ve benzeri lekeleri sudan daha iyi çıkarır (İ Meâlimü's Sünen 1/96).

Çörek otu (Nigella arvensis):
Düğünçiçeğigiller ailesinden otsu bir bitkidir
Bunun susam büyüklüğündeki siyah tohumları bu adla anılır Börek ve pasta üstlerine çeşni için konur Bu tohumların yağı da çıkarılır Çörek otu, özellikle soğuktan ileri gelen hastalıkların tedavisinde kullanılmıştır Pek çok hastalık için şifa kaynağı olarak gösterilmiştir
Peygamberimiz AS : “Sizlere şu çörek otunu tavsiye ederim Zira bunda, ölümden başka bir çok hastalık için şifa vardır” buyurmuştur (Buhari tıp 7/14) Yine bir başka hadislerinde de buna işaret etmiştir: “Bilmiş olunuz ki, mantar göz ilâcıdır Medine'nin acve isimli hurması ise cennet meyvelerindendir Tuz ile karıştırılmış çörek otu ise, ölümden başka bir çok hastalık için şifadır” (Müsned 5/346)
Enes İbni Mâlik (ra) : “Peygamber AS hastalandığı zaman, ağzına bir avuç çörek otu atar, üzerine de su (Zemzem suyu) veya bal şerbeti içerdi” demiştir (Râmuz s 525)
Çörek otu, şişkinliği, midenin suyunu alır Çörek otu baş ağrısına, yarım baş ağrısına, baş dönmesine, unutkanlığa yüz ve ağız felçlerine karşı faydalıdır (Bağdâdî s 89)
Çörek otu havanda dövülüp bal ile macun yapılarak ılık su ile içilirse, böbrek ve mesâne taşlarını eritir, birkaç gün devamlı alınırsa idrarı, âdet kanamasını ve sütü arttırır
Çörek otu yağı, deri kavlaması (sedef hastalığı)', sivilce ve siğiller için tavsiye edilir 4-5 gram içildiği zaman nefes darlığına iyi gelir Havanda dövülmüş çörek otunun, sirke ile karıştırılıp macun yapılarak abraş (Alaca) ve mantar gibi hastalıklar için cilde sürülmesi faydalıdır (İ Kayyim s 347-49)
Peygamberimiz AS'ın çocuğunun Sâr'a hastalığından şikayetçi bir kadına, çörek otu tavsiye ettiği nakledilir (Fâik 3/330)
Üzüm (Vitis vinifera) :
Üzüm hem gıda ve hem de hekimlikte kullanılmıştır Meyveler içinde en üstün ve en çok gıdalı olanlarındandır Meyvelerin kıralı olan üç yiyecekten biridir Bunlar; hurma, incir ve üzümdür (İ Kayyim s 262, 387-88) Yaş ve kuru halde yenir Kur'an-ı Kerim'de on bir yerde üzümün adı geçmektedir Bir âyet-i Kerime'de “Hurma ağaçlarının meyvelerinden ve üzümlerinden şerbet, şıra (meyve suları, meyve şekeri, bal) ve güzel rızk elde edersiniz Düşünen bir millet için bunda bir ibret vardır” buyrulmuştur (Nahl 67)
Üzüm hazmı kolaylaştırır ve kabızlığı giderir Bâsura, böbrek taşlarının düşürülmesine ve mafsal ağrılarına karşı faydalıdır Karaciğeri takviye eder Zayıflara ve hastalıktan yeni kalkmışlara üzüm yemeleri tavsiye edilir (el-Edviyye s 118)
Peygamberimizin AS meyveler içerisinde üzüm ve karpuzu sevdiği belirtilir (Süyûtî vr 22a) Kuru üzümün sinirleri kuvvetlendirdiği, yorgunluğu giderdiği , ağız kokusunu güzelleştirdiği, balgama karşı faydalı olduğu belirtilir (K Ummal 10/28268) Kuru üzümün hafızayı da geliştirdiğine işaret edilmiştir Nitekim İmam Zührî (ra) bu hususta şöyle demiştir: “Her kim hadis ezberlemek isterse, kuru üzüm yesin ”
Karpuz (Citrillus vulgaris):
Kabakgiller ailesinden olan karpuz, hararet giderici olarak alınır Hz Aişe (ra), peygamberimizin karpuzla yaş hurmayı birlikte yiyip şöyle dediğini nakleder: “ Hurmanın hararetini karpuzun soğukluğu ile, karpuzun soğukluğunu da hurmanın harareti ile kırıp gideriyoruz” (E Davud et'ime Hadis 3836)
Karpuz ve kavun, mideyi ve bağırsakları temizler, idrarı arttırır,böbrek ve mesane taşlarını eritir Cinsi münasebet gücünü arttırır, cildi güzelleştirir Karpuzun yemeklerden önce yenmesi tavsiye edilmektedir “Karpuz yemeklerden önce yenirse,organları temizler ve hastalığı siler götürür Eğer yemeklerden sonra yenirse, kusma meydana gelir” (İ Kayyim s337)
Kekik (Thymus vulgaris):
Ballıbabgillerden bir bitkidir Çiçekleri, tomurcukları ve sapı baharat olarak kullanılır Bazı türlerinin çiçekli, ve yapraklı dallarından damıtma usulüyle kekik yağı elde edilir Yapraklı dalları çay olarak da içilir Güzel ve hoş kokusu vardır Peygamberimiz bir hasislerinde “Evlerinizi- zaman zaman- akgünlük, yavşan, kekik ve gelin çiçeği gibi güzel kokulu otlarla tütsülendiriniz” buyurmuştur (Râmuz s243)
Kekik, midedeki gazı çıkarır, mide ve karaciğer üşütmelerine karşı faydalıdır Şişkinliği giderir, ağır yemekleri hazmettirir Şehveti tahrik eder, koklanması nezleye iyi gelir (Bağdâdî s 124) Ayrıca, İdrarı ve adet kanamasını arttırır Gözlerin görme duyusunu keskinleştirir, hafızayı kuvvetlendirir Yılan ve akrep sokmalarına karşı, bal ile karışık kekik macunu bol olarak yenirse, yılan ve akrebin zehrini tesirsiz hale getireceğine işaret edilmektedir (el-Mutemed s285-287)
Kekik yağı, ağız yoluyla alındığında akciğer ve göğüs hastalıkları için gayet faydalıdır Safrayı arttırır ve bağırsak kurtlarını düşürür
Pırasa (Allium porrum):
Pırasa et ile pişirilirse etin yağını alır Vücutta kötü sıvılar meydana getirir, gözü zayıflatır Tansiyonu düşürür Hazmı zordur Ağızda kötü koku hasıl eder
Peygamberimiz AS, huzuruna gelen bir cemaatte pırasa kokusunu hissetti ve onlara: “Bu sebzenin yenilmesini ben size yasak etmedim mi? Çünkü insanların rahatsız oldukları şeylerden melekler de rahatsız olurlar” buyurdu (İ Mâce et'ime Hadis 3365)
Sarımsak (Allium sativum):
Bu bitkinin toprak altındaki baş kısmı hem yenir ve hem de baharat olarak kullanılır Hoşa gitmeyen bir kokusu vardır Hadis-i Şeriflerde soğan ve sarımsağa “habis” hoşa gitmeyen şey denilmiştir Nitekim Peygamber AS: “Her kim şu kötü kokulu (habis) bitkiden (sarımsaktan) yerse, ağzının kokusu gidinceye kadar mescidimize gelmesin” buyurmuştur (Müslim Hadis 76) Yine bezer bir hadiste buna temas edilmiştir: “Her kim soğan veya sarımsak yiyecek olursa, (Kokusu gidinceye kadar) yanımıza ve mescidimize yakın olmasın, evinde otursun” (Buhârî, ezan 1/207)
Sarımsak, haşarat sokmalarında dövülüp macun haline getirildikten sonra yılan ve akrebin soktuğu yerlere merhem gibi sürülürse zehiri çeker ve vücudu ısıtır Bu sebeple soğuktan meydana gelen şişliklere karşı da panzehir olarak kullanılır Sarımsak şişkinliği giderir, hazma yardım eder Kan dolaşımı aksaklıklarını giderir İdrar ve balgam söktürür Kanser tümörlerinin büyümesini önler Sarımsak bal ile macun yapılır alaca hastalığının tedavisi için cilde sürülürse faydalıdır (İ Kayyim 345) Sarımsak koruyucu olup, gıdaların bozulmasını önler Hz Ali (r A), sarımsağın bir çok hastalık için şifa olduğunu söylemiştir (Müntehabü't-Tıbbı Nebevî li Ebî Nuaym vr 60b)
Sarımsağın zararlı tarafları da vardır Baş ağrısı yapar, dimağa ve gözlere zarar verir Görme gücünü ve cinsel arzuyu zayıflatır.


Sağlık Haberleri

MollaCami.Com