Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Allah Aşkı

Hikâye edildiğine göre Zünnun'ül Mısrî (rehimehullahu) bir gün Mescid-i Haram'a girer, sütunlardan birinin altında çırılçıplak, yerde yatan hasta bir delikanlı görür, delikanlı yanık bir sesle inlemektedir. Bundan sonrasını Şeyh'in kendisinde dinleyelim:

«Yanına sokuldum, selâm verdim ve «ey delikanlı, sen kimsin» diye sordum. «Ben aşık bir garibim» diye cevap verdi. Ne demek istediğini anlamıştım, «ben de senin gibiyim» dedim.

Bu sırada ağlamaya başladı, onun ağlaması beni de ağlattı. Bana «sen de mi ağlıyorsun» diye sordu, «ben de senin gibiyim» diye karşılık verdim. Bunun üzerine daha yüksek bir sesle ağlamaya başladı ve gür, yüksek bir nara attı, hemencecik ruhunu teslim etti.

Elbisemi üzerine örttüm, kefen bulmak için yanından ayrıldım, kefen satın alıp dönünce onu yerinde bulamadım. Şaşkınlık içinde «sübhanel-lah» dedim. Bu sırada kulağıma gizli bir ses geldi, şöyle diyordu: «Ey Zün-nun! O öyle bir garibdir ki, onu dünyada şeytan aradı, bulamadı. Malik aradı/bulamadı, cennette Rıdvan aradı, o da bulamadı.» «O nerededir?» diye seslendim. Kulağıma şu cevap geldi: «Samimî muhabbeti, çok iba-det etmesi ve hatasından derhal tevbe etmesi sayesinde Muktedir Mâ-lik'in (ulu Allah'ın) yanında sadakat koltuğundadır (36).

Şeyhlerden birine «Allah'ı seven nasıl olur, alâmetleri nelerdir» di-ye sormuşlar, şu cevabı vermiş: «İnsanlarla az münasebet kurar, zama-nının çoğunu kendisi ile başbaşa geçirir, devamlı düşünme halindedir, çok az konuşur, bakar fakat görmez, çağrıldığında duymaz, kendisine söyleneni anlamaz, başına gelen belâya üzülmez, acıktığını hissetmez, vücudunun bir yeri çıplak kalsa farkına varmaz, kendisine ağır söz söy-lense korkmaz.

Yalnızlığında Allah'a nazar eder. O'nunla ünsiyet kurar, O'na yal-varır. Dünya ehliyle dünya işleri için hiç bir tartışmaya girişmez.

Ebu Türab al-Nahbaşî (rehimehullahu) Allah sevgisinin alâmetleri hakkında şu beyitleri söylemiştir:

«Sakın aldanma! Sevenin alâmetleri vardır.

Onun üzerinde sevgili tarafından armağan edilmiş nişanlar vardır.

Bunlardan biri ondan gelen belâdan haz duymasıdır.

Onun her yaptığına sevinmesidir.

Ondan gelen yokluk, makbul bir hediyedir.

Yoksulluk ise bir ikram, bir geçici ihsandır.

Delillerden biri, onun kararlı görmedir.

Sevgilisine itaat hususunda bütün kışkırtıcı kınamalara rağmen

Delillerden biri güler yüzlü görünmesidir.

Kalbinde sevgiliden gelen heyecan kaynaşır

Delillerden biri anlayışlı görünmesidir

Nazarında sevgi sahibi olan bir soranın sözüne karşı

Delillerden biri de tedirgin görünmesidir

Söylediği her sözü tartarak konuşan.

Kalplerin keşfi / www.ihya.info

paylaşım için sağol janves kardeşim çok manidar gerçekten.

Güzel paylaşımınız için teşekkürler.Allah razı olsun

Allah razı olsun....güzeldi paylaşımdı...


Menkıbeler

MollaCami.Com