Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Her ilmin bir bileni vardır..

[color=green][font=Verdana]
Her ilmin bir bileni vardır..

Nakşi yolunun büyüklerinden Abdulhâlık Gücdevanî [k.s] [vefat: hicri 617, miladi 1220] gençlik yıllarında hocası Şeyh Sadreddin Efendi’den tefsir dersi alıyordu. Şu ayete geldiler:

“Rabbinize yalvara yakara ve gizlice dua edin. O haddi aşanları sevmez” Hocası ayetin tefsirini bitirince, Abdulhâlık Gücdüvanî, hocasına şunu sordu:


“Efendim! Bu ayette bahsedilen gizli dua ve zikir nasıl yapılır. Eğer insan zikir ve duayı açıkça yapsa insanlar görür ve işitir. Bunda gösteriş tehlikesi var. Eğer bu zikri kendi içinden yapacak olsa onu da şeytan fark eder. Çünkü hadis-i şerifte: “Kan damarları içinde kanın dolaşması gibi, şeytan da insanın içinde dolaşır.” Buyruluyor. İnsanlara ve şeytana fark ettirmeden Yüce ALLAH gizlice nasıl zikredilir?” Hocası soruyu hayranlıkla karşıladı ve:

“Evladım! Bu ledünni, ilahi bir ilimdir. ALLAHu Teala dilerse seni dostlarından birisi ile buluşturur, o sana bu gizli zikri öğretir.” Dedi. Abdulhalik Gücdüvanî [k.s] o dostu beklemeye başladı. Nihayet ALLAHu Teala kendisini önce Hz Hızır [a.s] ile ve daha sonra büyük arif Yusuf Hemadanî Hz.leri ile buluşturdu. Hz. Hızır [a.s] kendisine gizli yolla nefy u isbat [La ilahe illALLAH] zikrini öğretti. Hz. Yusuf Hemadânî [k.s] ise onun manevi terbiyesi ile meşgul oldu. Sonuçta onu insanları irşatla mezun etti.

Meşhur Hoca Ahmed Yesevî [k.s] de Yusuf Hemadanî’nin halifesi ve Abdulhalık Gücdevanî’nin yol arkadaşıdır. Bu iki büyük veli aynı kaynaktan terbiye almışlardır. Tarihte ve günümüzde Türklerin ekseriyeti bu iki koldan gelen manevi feyiz ve terbiye ile tanışmıştır.

Çok güzel bir paylaşım. Teşekkürler meymune.....



Çok güzeldi... :)

Rabbim şefaatlerini nasip buyursun..
güllerdeki ışıltı gibi...gönlümüzü aydınlatacak dostlarla buluştursun...


Rabbim şefaatlerini nasip buyursun..
güllerdeki ışıltı gibi...gönlümüzü aydınlatacak dostlarla buluştursun...


bu güzel ve içten duanıza binlerce kez aminnnn neyzen.lal kardeşim ;)

teşekkürler meymune kardeşim :)

bu güzel ve içten dualarınıza binlerce kez aminnnn .
hepinize ben teşekkür ediyorum .

Nakşi yolunun büyüklerinden Abdulhâlık Gücdevanî [k.s] [vefat: hicri 617, miladi 1220].........teşekkürler kardeşim. Gücdevani hz.nin malatyalı olduğunu.bir hoca efendi söylemişti.mevlam şefaatına nail eylesin,yolundan ayırmasın.

Gucdûvanî'nin hayatı hakkında bilinenler, kendisinden bir kaç asır sonra yazılan Nefehatü'l-Üns ve Reşahat aynu'l-hayat gibi tabakat ve bazı adab kitaplarında verilen pek sınırlı bilgilerden ibarettir.

Rivayete göre Abdulhalık Gucdûvanî, İmam Malik neslinden. Büyük Selçuklular döneminde Anadolu'nun Malatya'sından kalkıp Buhara'ya altı fersah (yaklaşık 35 km.) mesafedeki Gucdüvan köyü ne yerleşen bir ailenin çocuğu. Hace Abdulhalık bu köyde doğdu. Bu yüzden Gucdûvanî diye meşhur. Babası İmam Abdülcemil, zahir ve batın ilimlerinde derinliği olan ve menkıbelere göre Hızır'la sohbetlerde bulunan bir zat. Hatta oğlunun doğumunu müjdeleyen ve ona "Abdulhalık" adının verilmesini isteyen de Hızır (a.s)'dır. Annesinin de asil bir aileden ve beykızı olduğu kaydedilmektedir..

teşekkürler kardeşi....güzel oldu açıklamanız.


Rabbim şefaatlerini nasip buyursun..
güllerdeki ışıltı gibi...gönlümüzü aydınlatacak dostlarla buluştursun...

:) :) :) Aminnnnnn.


Tasavvufi

MollaCami.Com